31 Aralık 2018 Pazartesi

Pegasus Havayolları’nında World Cargo Solutions Dönemi Başlıyor


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2BPmv3N

Pegasus Havayolları’nında World Cargo Solutions Dönemi Başlıyor World Cargo Solutions DMCC, 1 Ocak 2019 tarihi itibarıyla Pegasus Havayolları’nın dünya çapındaki tüm kargo kapasitesinin pazarlamasını yürütecek. Pegasus Havayolları Kargo ve GSSA World Cargo Solutions (WCS), tüm kargo kapasite pazralamasını kapsayan küresel havacılık sektörünün önemli anlaşmalarından bir tanesini imzaladılar. Uzun süredir Pegasus Havayolları’nın kargo başkanlığını yapan Aydın Alpa yeni süreçte WCS’nin İş Geliştirme departmanına liderlik edecek. Düsseldorf merkezli WCS, 2015 yılında havayolu şirketlerinin kargo bölümünün eksiksiz ve kapsamlı yönetimini içeren toplam kargo yönetim hizmeti sağlamak üzere kuruldu.  

World Cargo Solutions DMCC, 1 Ocak 2019 tarihi itibarıyla Pegasus Havayolları’nın dünya çapındaki tüm kargo kapasitesinin pazarlamasını yürütecek.

Pegasus Havayolları Kargo ve GSSA World Cargo Solutions (WCS), tüm kargo kapasite pazralamasını kapsayan küresel havacılık sektörünün önemli anlaşmalarından bir tanesini imzaladılar.

Uzun süredir Pegasus Havayolları’nın kargo başkanlığını yapan Aydın Alpa yeni süreçte WCS’nin İş Geliştirme departmanına liderlik edecek.

Düsseldorf merkezli WCS, 2015 yılında havayolu şirketlerinin kargo bölümünün eksiksiz ve kapsamlı yönetimini içeren toplam kargo yönetim hizmeti sağlamak üzere kuruldu.

 



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2BPmv3N
via IFTTT

28 Aralık 2018 Cuma

İstanbul Havaliman’ından yeni seferler


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Q6AU0A

İstanbul Havaliman’ından yeni seferler İstanbul Havalimanı’ndan uçuş ağına eklenen yeni seferler #İstanbulHavalimanı’nın kapıları çok yakında yeni şehirlere açılacak! Sizin ilk rotanız hangisi olacak? #IstanbulAirport will soon open its doors to new cities! What will be your first destination? pic.twitter.com/sY7AhseOsy — İGA (@igairport) December 28, 2018 İstanbul Havalimanında büyük güne adım adım Nereye uçuyoruz?. Ankara,Antalya,İzmir,Trabzon,Adana,Gaziantep,Bakü, Ercan Satışa açılan, 10 Ocak ve devamında başlayacaklar? Diyarbakır,Kayseri,Hatay,Moskova,Frankfurt,Münih,Paris,Aşkaabat,Tiflis Web sitesinde fırsatlar bekliyor. — Bilal EKŞİ (@BilalEksiTHY) December 28, 2018 İstanbul Havalimanında yeni seferlerimizi açıyoruz. Mevcut uçuş noktalarımıza ilave olarak: Yurt dışına: (izinleri temin ederek) Moskova,Paris,Londra,Frankfurt,Münih,Kuveyt,Tiflis,Aşkaabat; Yurt içine :Diyarbakır,Kayseri,Hatay seferlerimizi kısa sürede satışa açıyoruz. pic.twitter.com/J9b5mPk6kh — Bilal EKŞİ (@BilalEksiTHY) December 27, 2018  

İstanbul Havalimanı’ndan uçuş ağına eklenen yeni seferler

 



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Q6AU0A
via IFTTT

QNB Finansbank ve Türk Hava Yolları’dan 5 Yıllık Anlaşma


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Ak136N

QNB Finansbank ve Türk Hava Yolları’dan 5 Yıllık Anlaşma Türkiye’nin bayrak taşıyıcı havayolu olan Türk Hava Yolları ile QNB Finansbank arasında Miles&Smiles Kredi Kartı anlaşması imzalandı Şirketten KAP’a şu açıklama yapıldı: Ortaklığımız ile QNB Finansbank A.Ş. arasında, Türk Hava Yolları A.O. Yolcu Programı THY Frequent Flyer Programı kapsamındaki THY FFP üyelerine yönelik Miles&Smiles Kredi Kartı verilmesi amacıyla 5 yıl süre ile devam edecek yeni bir işbirliği sözleşmesi imzalanmıştır. Kaynak http://bit.ly/2EUoiZi

Türkiye’nin bayrak taşıyıcı havayolu olan Türk Hava Yolları ile QNB Finansbank arasında Miles&Smiles Kredi Kartı anlaşması imzalandı

Şirketten KAP’a şu açıklama yapıldı:

Ortaklığımız ile QNB Finansbank A.Ş. arasında, Türk Hava Yolları A.O. Yolcu Programı THY Frequent Flyer Programı kapsamındaki THY FFP üyelerine yönelik Miles&Smiles Kredi Kartı verilmesi amacıyla 5 yıl süre ile devam edecek yeni bir işbirliği sözleşmesi imzalanmıştır.

Kaynak http://bit.ly/2EUoiZi



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Ak136N
via IFTTT

2019 İHRACATTA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE YENİLİK YILI OLACAK 2019 İHRACATTA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE YENİLİK YILI OLACAK Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Türkiye’nin küresel ticaretteki kahramanları olan ihracatçılar için 2019 yılının “İhracatta Sürdürülebilirlik ve Yenilik” yılı olacağını söyledi. Gülle, “Artık sadece ihracat rakamlarında sıçramaya değil, ağırlıklı olarak ihracat hacmimizde sürdürülebilir bir ivme yakalamaya odaklanmalıyız. Bu da, Ar-Ge ve tasarım üzerine projelerimizi sürdürürken, ithal girdisi yüksek olan ürünlerde yerli ve milli üretime olan desteğin arttırılması konusunda çalışmalarımıza yoğunlaşmaktan geçiyor. Türkiye olarak ihracatta başarımızın kalıcı olduğunu, yapacağımız yatırımlar ile tüm dünyaya göstermeliyiz. Bu anlamda, marka, tasarım ve Ar-Ge ile birlikte özellikle yazılım alanını kapsayan hizmet ihracatını geliştirmeye odaklanacağız. Nitekim hizmet ihracatı “yenilik” kısmında adından söz ettirecek. Yenilik anlamında değinilmesi gereken bir diğer konu da transit ticaret olacak” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle 2018 yılını değerlendirdi, 2019 yılına dair öngörülerini ve ihracatçıların gündemini açıkladı. Dünya ekonomisinin küresel ticaret savaşlarının gölgesinde 2018’i zor bir yıl olarak geçirdiğini söyleyen Gülle, “Türkiye bu dönemde stratejik ortak ve uzun soluklu bir müttefik olan ABD ile ağustos ayında doruğa ulaşan bir gerginlik, ardından ilişkilerde hızlı bir iyileşme ve sonrasında yeni bir diplomatik ilişki döneminin kapılarının aralandığı bir süreç yaşadı. Türkiye’nin ekonomi ve ticaret diplomasisinin saha neferleri olan ihracatçılarımız, tüm bu küresel gerginliklere rağmen 2018’de rekorlara koştu. Bu rekorlar sayesinde, Türkiye’nin 2018 yılındaki ekonomik büyümesinin 1.4 puanı; yani en az yarısı net ihracatımız sayesinde gerçekleşmiş olacak. 2019 yılında da büyüme hedefi olan yüzde 3.2’nin yine en az yarısı; 1,5-1,6 puanı net ihracattan gelecek. Bu nedenle, TİM ve Türkiye’nin küresel ticaretteki kahramanları olan ihracatçılarımız için, 2019 yılı “İhracatta Sürdürülebilirlik Yılı ve Yenilik” yılı olacak” dedi. “Yerli ve milli üretime desteği artıracağız” İhracatçıların hedefinin “Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye” olduğunu hatırlatan Gülle, “Bunu yakalamamız için 2018 ikinci çeyreğinden beri ihracatımızın yakaladığı pozitif büyüme trendini korumak ve daha da güçlendirmek adına, her türlü katkıyı sağlamayı hedefliyoruz. Artık sadece ihracat rakamlarında sıçramaya değil, ağırlıklı olarak ihracat hacmimizde sürdürülebilir bir ivme yakalamaya odaklanmalıyız. Bu da, Ar-Ge ve Tasarım üzerine projelerimizi sürdürürken, ithal girdisi yüksek olan ürünlerde yerli ve milli üretime olan desteğin arttırılması konusunda çalışmalarımıza yoğunlaşmaktan geçiyor. Türkiye olarak ihracatta başarımızın kalıcı olduğunu yapacağımız yatırımlar ile tüm dünyaya göstermeliyiz. Ticaret Bakanımız Sayın Pekcan’ın da geçtiğimiz günlerde dile getirdiği gibi yüksek teknolojili sanayi ürünlerinde, bu yılın ilk 9 ayında yüzde 3,3 olan büyüme oranını daha ileriye taşıyabilmeliyiz. Bu anlamda, marka, tasarım ve Ar-Ge ile birlikte, özellikle yazılım alanını kapsayan hizmet ihracatını geliştirmeye odaklanacağız. Nitekim hizmet ihracatı da “yenilik” kısmında adından söz ettirecek. Bu gün 44 milyar dolar seviyelerinde olan hizmet ihracatının 2019 yılında daha fazla yüzümüzü güldüreceğini düşünüyorum. Yenilik anlamında değinilmesi gereken bir diğer konu da “transit ticaret”. Mevcut transit rejimde, transit ticaretimizi kayıt altına almak mümkün olmadığı için bunu ithalat ve ihracat rakamlarında göremiyoruz. Bu yüzden ilk etapta transit ticaret istatistiklerinin ayrıca toplanması için Ticaret Bakanlığımız ile çalışma başlattık. Bu yeniliklerin 2019 yılında hayata geçeceğini öngörüyoruz. Bu anlamda, sürdürülebilir ihracat yanında yenilikler de getirerek, emin adımlar ile bizleri hedefimize doğru taşıyacak” şeklinde konuştu. “İhracat bu ülkenin tek çıkış kapısıdır” Gülle sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye olarak bölgemizde gerçek bir istikrar örneği göstererek, bu gün geçtiğimiz 16 yılda ortalama yüzde 5,7 büyüme ivmesi yakaladık. Satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 13.üncü ekonomisi konumuna geldik. Dünyanın tüm bölgelerinde, artık Türkiye markasını taşıyan ürünlerimiz var. Bizlere düşen, bu istikrarı Türkiye’nin ihracatçılarına yakışır şekilde sürdürebilmek. Bizler TİM ve ihracat ailesi olarak, verdiğimiz sözleri hayata geçirmek adına ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Çünkü biliyoruz ki, ihracat bu ülkenin tek çıkış kapısıdır. O kapıyı ardına kadar açıp hedeflerimize yürümek bizim olmazsa olmazımızdır. 2019, bu anlamda, Türkiye’nin ticaret diplomasisinin saha neferleri olan biz ihracatçılar için; ihracatımızda sürdürülebilirliği ve yenilikçiliğe, yeni yaklaşımlara, ihracat ailemize yeni üyeleri kazandırdığımız bir yıl olacak. Bu vesile ile 2019’un dünyaya, ülkemize, bölgemize, barış, huzur ve refah getirmesini temenni ediyor; ekonomimize başarı ve mutluluk getirmesini diliyorum.”

2019 İHRACATTA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE YENİLİK YILI OLACAK

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Türkiye’nin küresel ticaretteki kahramanları olan ihracatçılar için 2019 yılının “İhracatta Sürdürülebilirlik ve Yenilik” yılı olacağını söyledi. Gülle, “Artık sadece ihracat rakamlarında sıçramaya değil, ağırlıklı olarak ihracat hacmimizde sürdürülebilir bir ivme yakalamaya odaklanmalıyız. Bu da, Ar-Ge ve tasarım üzerine projelerimizi sürdürürken, ithal girdisi yüksek olan ürünlerde yerli ve milli üretime olan desteğin arttırılması konusunda çalışmalarımıza yoğunlaşmaktan geçiyor. Türkiye olarak ihracatta başarımızın kalıcı olduğunu, yapacağımız yatırımlar ile tüm dünyaya göstermeliyiz. Bu anlamda, marka, tasarım ve Ar-Ge ile birlikte özellikle yazılım alanını kapsayan hizmet ihracatını geliştirmeye odaklanacağız. Nitekim hizmet ihracatı “yenilik” kısmında adından söz ettirecek. Yenilik anlamında değinilmesi gereken bir diğer konu da transit ticaret olacak” dedi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle 2018 yılını değerlendirdi, 2019 yılına dair öngörülerini ve ihracatçıların gündemini açıkladı. Dünya ekonomisinin küresel ticaret savaşlarının gölgesinde 2018’i zor bir yıl olarak geçirdiğini söyleyen Gülle, “Türkiye bu dönemde stratejik ortak ve uzun soluklu bir müttefik olan ABD ile ağustos ayında doruğa ulaşan bir gerginlik, ardından ilişkilerde hızlı bir iyileşme ve sonrasında yeni bir diplomatik ilişki döneminin kapılarının aralandığı bir süreç yaşadı. Türkiye’nin ekonomi ve ticaret diplomasisinin saha neferleri olan ihracatçılarımız, tüm bu küresel gerginliklere rağmen 2018’de rekorlara koştu. Bu rekorlar sayesinde, Türkiye’nin 2018 yılındaki ekonomik büyümesinin 1.4 puanı; yani en az yarısı net ihracatımız sayesinde gerçekleşmiş olacak. 2019 yılında da büyüme hedefi olan yüzde 3.2’nin yine en az yarısı; 1,5-1,6 puanı net ihracattan gelecek. Bu nedenle, TİM ve Türkiye’nin küresel ticaretteki kahramanları olan ihracatçılarımız için, 2019 yılı “İhracatta Sürdürülebilirlik Yılı ve Yenilik” yılı olacak” dedi.

“Yerli ve milli üretime desteği artıracağız”

İhracatçıların hedefinin “Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye” olduğunu hatırlatan Gülle, “Bunu yakalamamız için 2018 ikinci çeyreğinden beri ihracatımızın yakaladığı pozitif büyüme trendini korumak ve daha da güçlendirmek adına, her türlü katkıyı sağlamayı hedefliyoruz. Artık sadece ihracat rakamlarında sıçramaya değil, ağırlıklı olarak ihracat hacmimizde sürdürülebilir bir ivme yakalamaya odaklanmalıyız. Bu da, Ar-Ge ve Tasarım üzerine projelerimizi sürdürürken, ithal girdisi yüksek olan ürünlerde yerli ve milli üretime olan desteğin arttırılması konusunda çalışmalarımıza yoğunlaşmaktan geçiyor. Türkiye olarak ihracatta başarımızın kalıcı olduğunu yapacağımız yatırımlar ile tüm dünyaya göstermeliyiz. Ticaret Bakanımız Sayın Pekcan’ın da geçtiğimiz günlerde dile getirdiği gibi yüksek teknolojili sanayi ürünlerinde, bu yılın ilk 9 ayında yüzde 3,3 olan büyüme oranını daha ileriye taşıyabilmeliyiz. Bu anlamda, marka, tasarım ve Ar-Ge ile birlikte, özellikle yazılım alanını kapsayan hizmet ihracatını geliştirmeye odaklanacağız. Nitekim hizmet ihracatı da “yenilik” kısmında adından söz ettirecek. Bu gün 44 milyar dolar seviyelerinde olan hizmet ihracatının 2019 yılında daha fazla yüzümüzü güldüreceğini düşünüyorum. Yenilik anlamında değinilmesi gereken bir diğer konu da “transit ticaret”. Mevcut transit rejimde, transit ticaretimizi kayıt altına almak mümkün olmadığı için bunu ithalat ve ihracat rakamlarında göremiyoruz. Bu yüzden ilk etapta transit ticaret istatistiklerinin ayrıca toplanması için Ticaret Bakanlığımız ile çalışma başlattık. Bu yeniliklerin 2019 yılında hayata geçeceğini öngörüyoruz. Bu anlamda, sürdürülebilir ihracat yanında yenilikler de getirerek, emin adımlar ile bizleri hedefimize doğru taşıyacak” şeklinde konuştu.

“İhracat bu ülkenin tek çıkış kapısıdır”

Gülle sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye olarak bölgemizde gerçek bir istikrar örneği göstererek, bu gün geçtiğimiz 16 yılda ortalama yüzde 5,7 büyüme ivmesi yakaladık. Satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 13.üncü ekonomisi konumuna geldik. Dünyanın tüm bölgelerinde, artık Türkiye markasını taşıyan ürünlerimiz var. Bizlere düşen, bu istikrarı Türkiye’nin ihracatçılarına yakışır şekilde sürdürebilmek. Bizler TİM ve ihracat ailesi olarak, verdiğimiz sözleri hayata geçirmek adına ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Çünkü biliyoruz ki, ihracat bu ülkenin tek çıkış kapısıdır. O kapıyı ardına kadar açıp hedeflerimize yürümek bizim olmazsa olmazımızdır. 2019, bu anlamda, Türkiye’nin ticaret diplomasisinin saha neferleri olan biz ihracatçılar için; ihracatımızda sürdürülebilirliği ve yenilikçiliğe, yeni yaklaşımlara, ihracat ailemize yeni üyeleri kazandırdığımız bir yıl olacak. Bu vesile ile 2019’un dünyaya, ülkemize, bölgemize, barış, huzur ve refah getirmesini temenni ediyor; ekonomimize başarı ve mutluluk getirmesini diliyorum.”



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2QXqUvV
via IFTTT

2019 İHRACATTA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE YENİLİK YILI OLACAK


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2QXqUvV

27 Aralık 2018 Perşembe

Milyonlarca Dolarlık Hammadde Kaynağını Çöpe Atıyoruz


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2ES6M7Z

Milyonlarca Dolarlık Hammadde Kaynağını Çöpe Atıyoruz Milyonlarca Dolarlık Hammadde Kaynağını Çöpe Atıyoruz Artan nüfus artışı ve sanayileşme doğal kaynakların tüketiminde artışa neden olurken tüm Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de sıfır atık bilincinin gelişmesini zorunlu kıldı. Bu süreçte kaynağında ayırma sayesinde milyonlarca dolar kazanabileceğimizi belirten IFAT Eurasia Proje Müdürü Namık Sarıgöl, “ Geri dönüştürülebilir ve enerjiye çevrilebilir atıklarımızı çöpten çıkararak ham madde ihtiyacımızı karşılayabiliriz. Geri dönüştürülebilir atıklardan ikincil ham madde üretilirken harcanan enerji, ham maddenin cevherden elde edilmesi sırasında harcanan enerjiden çok daha düşük. Etkili atık yönetimi enerji olarak da büyük avantajlar sağlıyor” dedi. Tüketim artıyor aynı oranda atık madde oranı da yükseliyor. Atıklar hayatımızda hep var olmaya devam edecek. Bu sorunun çözümü ise etkin bir atık yönetimi planlamasından geçiyor. Türkiye’de her yıl ortaya çıkan atığın beşte dördü geri dönüşümde kullanılmadan çöp olarak depolanıyor. Dünyada ise özellikle gelişmiş ülkelerde atıkların yarıdan fazlası geri dönüştürülerek defalarca kullanılıyor. Atık Yönetimi Evde Başlıyor Değerlendirilebilir atıkların geri kazanımı, hem ekonomi hem de çevre için büyük önem taşıyor. Bu atıkları değerlendirebilmek için, atıkların kaynağından ayrı toplamanın çok önemli olduğunu vurgulayan IFAT Proje Müdürü Namık Sarıgöl ” Ambalaj atığının organik atık ya benzerleri ile toplanması geri dönüşüm sürecini etkilerken maliyetin çoğalmasına sebep oluyor.” dedi. Ekonomiye 3, 5 Milyar Kaynak Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un geçtiğimiz ay verdiği bilgilere göre,‘Sıfır Atık’ projesinin hayata geçirildiği bir yılda 2, 2 milyon ton ambalaj atığı, 58 bin ton atık elektrikli ve elektronik eşya, 38 bin ton bitkisel ve 80 bin ton madeni atık yağ, 184 bin ton ömrünü tamamlamış lastiği kaynağında ayrı toplanarak geri kazandırıldı. Bütün bunlardan sadece bir yıl içinde ekonomiye 3,5 milyar kaynak sağladı. 28-30 Mart tarihlerinde düzenlenecek ‘IFAT Eurasia Çevre Teknolojileri Fuarı’ atık yönetimi ve geri dönüşüm konusunda yeni açılımlar sağlayacak”

Milyonlarca Dolarlık Hammadde Kaynağını Çöpe Atıyoruz

Artan nüfus artışı ve sanayileşme doğal kaynakların tüketiminde artışa neden olurken tüm Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de sıfır atık bilincinin gelişmesini zorunlu kıldı. Bu süreçte kaynağında ayırma sayesinde milyonlarca dolar kazanabileceğimizi belirten IFAT Eurasia Proje Müdürü Namık Sarıgöl, “ Geri dönüştürülebilir ve enerjiye çevrilebilir atıklarımızı çöpten çıkararak ham madde ihtiyacımızı karşılayabiliriz. Geri dönüştürülebilir atıklardan ikincil ham madde üretilirken harcanan enerji, ham maddenin cevherden elde edilmesi sırasında harcanan enerjiden çok daha düşük. Etkili atık yönetimi enerji olarak da büyük avantajlar sağlıyor” dedi.

Tüketim artıyor aynı oranda atık madde oranı da yükseliyor. Atıklar hayatımızda hep var olmaya devam edecek. Bu sorunun çözümü ise etkin bir atık yönetimi planlamasından geçiyor. Türkiye’de her yıl ortaya çıkan atığın beşte dördü geri dönüşümde kullanılmadan çöp olarak depolanıyor. Dünyada ise özellikle gelişmiş ülkelerde atıkların yarıdan fazlası geri dönüştürülerek defalarca kullanılıyor.

Atık Yönetimi Evde Başlıyor

Değerlendirilebilir atıkların geri kazanımı, hem ekonomi hem de çevre için büyük önem taşıyor. Bu atıkları değerlendirebilmek için, atıkların kaynağından ayrı toplamanın çok önemli olduğunu vurgulayan IFAT Proje Müdürü Namık Sarıgöl ” Ambalaj atığının organik atık ya benzerleri ile toplanması geri dönüşüm sürecini etkilerken maliyetin çoğalmasına sebep oluyor.” dedi.

Ekonomiye 3, 5 Milyar Kaynak

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un geçtiğimiz ay verdiği bilgilere göre,‘Sıfır Atık’ projesinin hayata geçirildiği bir yılda 2, 2 milyon ton ambalaj atığı, 58 bin ton atık elektrikli ve elektronik eşya, 38 bin ton bitkisel ve 80 bin ton madeni atık yağ, 184 bin ton ömrünü tamamlamış lastiği kaynağında ayrı toplanarak geri kazandırıldı. Bütün bunlardan sadece bir yıl içinde ekonomiye 3,5 milyar kaynak sağladı.

28-30 Mart tarihlerinde düzenlenecek ‘IFAT Eurasia Çevre Teknolojileri Fuarı’ atık yönetimi ve geri dönüşüm konusunda yeni açılımlar sağlayacak”



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2ES6M7Z
via IFTTT

Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İsterken Çökertmeyin


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2TeVVbs

Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İsterken Çökertmeyin Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İsterken Çökertmeyin Kış aylarının iyice kendini hissettirmesiyle birlikte vatandaşlar soluğu aktarlarda alıyor. Artan hastalıklarda birçoğumuz doktora gitmeyi tercih ederken aktarların yolunu tutan insanların sayısı azımsanacak gibi değil. Bitki çaylarının poşetli olanlarının alınması gerektiğini belirten Beslenme ve Fitoterapi Uzmanı Başak İnsel,” Bu ürünlerin analizleri yapılıyor. Aktarlardan bitki çayı kesinlikle alınmamalı. Bu çayların içlerinden solucan, salyangoz gibi benzeri canlılar çıkabiliyor. Mesela rezene diye nane çayı satıyorlar çünkü fark edilmiyor. Satılan papatyalarda tıbbi papatya değil bu sebeple işe yaramıyorlar” dedi. Havaların soğumasıyla birlikte grip, nezle gibi birçok hastalık için ilaçları kullanmayalar çözümü bitkilerde arıyor. Bağışıklık sistemini güçlendirmek isteyenlerin başvurduğu noktalardan biri olan aktarlarda ise satılan bitki çayları analizleri yapılmadığı için şifa değil adeta zehir saçıyor. Çünkü bu karışımların ölçüsü büyük önem taşıyor. Çörek Otunun Yağı Eve Gidene Kadar Uçuyor Son zamanlarda internette yayılmış ‘Bitkilerin faydaları” başlıklı yalan yanlış yazılar insanların kafasında karışıklıklar yaratırken gerçek bilginin gün yüzüne çıkmasına da engel oluyor.Yanlış bilinen birçok doğru olduğunu ifade eden Beslenme ve Fitoterapi Uzmanı “Örneğin çörek otu yağı uçucu olduğundan öğütüldükten sonra uçup gidiyor yani biz eve gelene kadar yağ gittiği için yararı da kalmıyor. Mide koruyucuları çok zararlı bunun yerine tıbbi naneyi su içine atarak tüketebiliriz akşamdan atıp sabaha kadar bekleteceğiz. Bu nanenin türü Mentha piperita yani tıbbi nane olmalı. Alırken içeriğine bakılmalı. Keten tohumu taze taze öğütülerek suyun içine koyulup 30 dakika bekledikten sonra tüketildiğinde kabızlığa çözüm olur. Halk arasında bilinen yoğurdun içine keten tohumu atmak yanlış bir uygulama” ifadelerini kullandı.  

Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İsterken Çökertmeyin

Kış aylarının iyice kendini hissettirmesiyle birlikte vatandaşlar soluğu aktarlarda alıyor. Artan hastalıklarda birçoğumuz doktora gitmeyi tercih ederken aktarların yolunu tutan insanların sayısı azımsanacak gibi değil. Bitki çaylarının poşetli olanlarının alınması gerektiğini belirten Beslenme ve Fitoterapi Uzmanı Başak İnsel,” Bu ürünlerin analizleri yapılıyor. Aktarlardan bitki çayı kesinlikle alınmamalı. Bu çayların içlerinden solucan, salyangoz gibi benzeri canlılar çıkabiliyor. Mesela rezene diye nane çayı satıyorlar çünkü fark edilmiyor. Satılan papatyalarda tıbbi papatya değil bu sebeple işe yaramıyorlar” dedi.

Havaların soğumasıyla birlikte grip, nezle gibi birçok hastalık için ilaçları kullanmayalar çözümü bitkilerde arıyor. Bağışıklık sistemini güçlendirmek isteyenlerin başvurduğu noktalardan biri olan aktarlarda ise satılan bitki çayları analizleri yapılmadığı için şifa değil adeta zehir saçıyor. Çünkü bu karışımların ölçüsü büyük önem taşıyor.

Çörek Otunun Yağı Eve Gidene Kadar Uçuyor

Son zamanlarda internette yayılmış ‘Bitkilerin faydaları” başlıklı yalan yanlış yazılar insanların kafasında karışıklıklar yaratırken gerçek bilginin gün yüzüne çıkmasına da engel oluyor.Yanlış bilinen birçok doğru olduğunu ifade eden Beslenme ve Fitoterapi Uzmanı “Örneğin çörek otu yağı uçucu olduğundan öğütüldükten sonra uçup gidiyor yani biz eve gelene kadar yağ gittiği için yararı da kalmıyor. Mide koruyucuları çok zararlı bunun yerine tıbbi naneyi su içine atarak tüketebiliriz akşamdan atıp sabaha kadar bekleteceğiz. Bu nanenin türü Mentha piperita yani tıbbi nane olmalı. Alırken içeriğine bakılmalı. Keten tohumu taze taze öğütülerek suyun içine koyulup 30 dakika bekledikten sonra tüketildiğinde kabızlığa çözüm olur. Halk arasında bilinen yoğurdun içine keten tohumu atmak yanlış bir uygulama” ifadelerini kullandı.

 



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2TeVVbs
via IFTTT

Eğlence Olsun Diye 13 Milyar Dolar Harcıyoruz


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Q5txWW

Eğlence Olsun Diye 13 Milyar Dolar Harcıyoruz Son zamanların en gözde yatırım alanlarından biri haline gelen hızlı değişikliklerin yaşandığı eğlence sektörü her geçen gün daha fazla büyüyor. Sadece çocuklarla kalmayıp her yaştan insana hitap etmesi sebebiyle dünyanın en çok kazandıran sektörünün büyüklüğü Dünya’da 2 trilyon iken Türkiye’de 13 milyar dolar. Türkiye’nin sektörde en hızlı büyüyen 9 ülke arasında olması sebebiyle rakamın daha da artabileceğini ifade eden Tureks Uluslararası Fuarcılık Genel Müdürü Nergis Aslan, “Ülkemizin potansiyeli çok yüksek.Yerli ve yabancı yarımcıların bu iş koluna ilgisi çok yüksek. 14- 16 Şubat tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek ATRAX fuarı, bu konuda yeni açılımlar sağlarken Türkiye’de sektörün gelişimine de katkı yapacak” dedi. Eğlence deyince aklımıza ilk gelen spor müsabakaları, yemek programları ve müzikli mekanlar gibi bir takım aktiviteler eğlence sektörünü ifade etmiyor. Sektör aslında kendi içinde dinamiklerini barındıran çok büyük bir dünya. İş hacmi potansiyelinin yüksek olduğu sektör keşfedilmeyi bekleyen birçok kolu ile de yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor. Bu kapsamda ülkemizde 7. Kez düzenlenecek Eğlence, Etkinlik, Park-Rekreasyon Fuarı ATRAX19, 50 ülkeden 10 bin ziyaretçi ağırlamayı hedeflerken sektöre yeni bir soluk getirecek. Yeni Nesil Ekonomiciliğin Beklentisi: Mutlu Şehirler Eğlence parklarından çocuk oyun gruplarına, jetonlu oyun makinelerinden tırmanma duvarı ekipmanlarına, hareket simülatörlerinden ses ışık sahne sistemlerine kadar etkinlik ve eğlence sektörüne dair A’dan Z’ye her şeyin yer aldığı fuar gerek yurt içi gerekse yurt dışında dikkatleri üzerine çekiyor. Her sene başka bir tema ile ziyaretçilerini karşılayan fuar, bu yıl yeni nesil ekonomiciliğin beklentileri arasında yer alan ‘Mutlu Şehirler’ teması ile kapılarını açacak. Organizasyonda ayrıca, Türkiye’de eğlence, etkinlik ve rekreasyon sektörünün ilk ve tek yarışması “Shining Star Awards 2019 – Eğlence, Etkinlik ve Rekreasyon Ödülleri” bu yıl 6. kez organize ediliyor. Başarılı çalışmaların ön plana çıkarıldığı yarışmada 16 farklı kategoride gerçekleşen başvurular, sektörün uzman kişilerinden oluşan jüri tarafından incelenerek15 Şubat Cuma gecesi görkemli bir tören ile ödüllendirilecek.

Son zamanların en gözde yatırım alanlarından biri haline gelen hızlı değişikliklerin yaşandığı eğlence sektörü her geçen gün daha fazla büyüyor. Sadece çocuklarla kalmayıp her yaştan insana hitap etmesi sebebiyle dünyanın en çok kazandıran sektörünün büyüklüğü Dünya’da 2 trilyon iken Türkiye’de 13 milyar dolar. Türkiye’nin sektörde en hızlı büyüyen 9 ülke arasında olması sebebiyle rakamın daha da artabileceğini ifade eden Tureks Uluslararası Fuarcılık Genel Müdürü Nergis Aslan, “Ülkemizin potansiyeli çok yüksek.Yerli ve yabancı yarımcıların bu iş koluna ilgisi çok yüksek. 14- 16 Şubat tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek ATRAX fuarı, bu konuda yeni açılımlar sağlarken Türkiye’de sektörün gelişimine de katkı yapacak” dedi.

Eğlence deyince aklımıza ilk gelen spor müsabakaları, yemek programları ve müzikli mekanlar gibi bir takım aktiviteler eğlence sektörünü ifade etmiyor. Sektör aslında kendi içinde dinamiklerini barındıran çok büyük bir dünya. İş hacmi potansiyelinin yüksek olduğu sektör keşfedilmeyi bekleyen birçok kolu ile de yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor. Bu kapsamda ülkemizde 7. Kez düzenlenecek Eğlence, Etkinlik, Park-Rekreasyon Fuarı ATRAX19, 50 ülkeden 10 bin ziyaretçi ağırlamayı hedeflerken sektöre yeni bir soluk getirecek.

Yeni Nesil Ekonomiciliğin Beklentisi: Mutlu Şehirler

Eğlence parklarından çocuk oyun gruplarına, jetonlu oyun makinelerinden tırmanma duvarı ekipmanlarına, hareket simülatörlerinden ses ışık sahne sistemlerine kadar etkinlik ve eğlence sektörüne dair A’dan Z’ye her şeyin yer aldığı fuar gerek yurt içi gerekse yurt dışında dikkatleri üzerine çekiyor. Her sene başka bir tema ile ziyaretçilerini karşılayan fuar, bu yıl yeni nesil ekonomiciliğin beklentileri arasında yer alan ‘Mutlu Şehirler’ teması ile kapılarını açacak. Organizasyonda ayrıca, Türkiye’de eğlence, etkinlik ve rekreasyon sektörünün ilk ve tek yarışması “Shining Star Awards 2019 – Eğlence, Etkinlik ve Rekreasyon Ödülleri” bu yıl 6. kez organize ediliyor. Başarılı çalışmaların ön plana çıkarıldığı yarışmada 16 farklı kategoride gerçekleşen başvurular, sektörün uzman kişilerinden oluşan jüri tarafından incelenerek15 Şubat Cuma gecesi görkemli bir tören ile ödüllendirilecek.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Q5txWW
via IFTTT

Akıllı topraksız tarım girişimi ForFarming Tarvenn’den yatırım aldı


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2EQG4wz

200 Bin’den Fazla Ticari Uyuşmazlık Çözülecek


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Ajs76m

Akıllı topraksız tarım girişimi ForFarming Tarvenn’den yatırım aldı Akıllı topraksız tarım girişimi ForFarming Tarvenn’den yatırım aldı Ev, depo, ofis gibi kapalı alanlarda sebze, meyve ve çiçek yetiştirmenize olanak sağlayan IOT tabanlı tarım teknolojileri girişimi ForFarming 1,4 milyon TL değerleme ile ilk yatırımını Tarvenn’den aldı. ForFarming, çevreye duyarlı yerel çiftliklerin kurulmasını ve dikey tarım tekniğiyle herkesin; taze, zirai ilaçsız ürünlere hızlı, kolay ve düşük maliyetle ulaşmasını amaçlıyor. İstanbul Ticaret Odası (İTO) iştiraki olan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) çatısı altındaki girişimlerden biri olan ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri A.Ş. (İSBAK) tarafından da desteklenen ForFarming girişimi, bireylerin ve gıda sektöründe faaliyet gösteren firmaların kendi ürünlerini üretebileceği akıllı topraksız tarım çözümleri sunuyor. Tarıma elverişsiz atıl alanları verimli ve katkısız bitki yetiştirilebilen alanlara dönüştürebilen girişim, geliştirdiği yazılım ve kullandığı sensörler aracılığıyla her bitki tipi için gereken su ve besin miktarlarını otomatik olarak belirliyor ve farklı spektrumda aydınlatma sağlayabiliyor. Böylece akıllı telefon veya bilgisayar üzerinden kontrol edilebilir bir ortamda sağlıklı ve katkısız ürünleri daha verimli şekilde üretmenizi sağlıyor. Daha az su, daha fazla ürün Kullandığı algoritma sayesinde her bitki tipi için gereken su ve besin miktarlarını otomatik olarak belirleyebilen ForFarming, bitkilere ait tüm verileri sensörler yardımıyla ölçülerek ForFarming sunucularına aktarıyor. Ortama ilişkin tüm sensör verilerini anlık olarak kaydediyor, raporluyor ve takip etmenizi sağlıyor. Kullanıcılar böylelikle 7/24 sistemlerini akıllı telefonlar, PC ve MAC bilgisayarlar ile izleyip kontrol edebiliyor. Kullandığı akıllı soket teknolojisi sayesinde ise toprak ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Her bitki tipinin farklı renk ve şiddette bir aydınlatmaya ihtiyacı olduğundan ForFarming tüm spektrumda aydınlatma sağlıyor. ForFarming, mevsim ve iklim koşullarından bağımsız bir şekilde, geleneksel tarıma göre %95 daha az su kullanarak %70 daha fazla mahsul üretimi sağlıyor. Daha hızlı hasat döngüsüyle zamandan tasarruf sağlayan girişim, kent tarımıyla lojistik maliyetlerinin azaltılmasına ve daha az çevresel zarara olanak tanıyor. “Katkısız, sağlıklı ve taze ürünlere ulaşmanızı sağlıyoruz” ForFarming Kurucusu Levent Atlas; “Dünyada ve ülkemizde sürekli artan nüfus ve daralan tarım alanları nedeniyle sağlıklı ve taze ürünlere ulaşma imkanımız her geçen gün daha da azalıyor. Biz tarım ve teknolojiyi bir araya getirerek, bireylerin ve gıda sektöründe faaliyet gösteren firmaların daha taze, daha sağlıklı ve katkısız sebze ve meyveleri daha verimli şekilde üretebilmelerini sağlıyoruz. Tarvenn’den aldığımız yatırım ve stratejik destek ile daha da güçlendik, müşteri potansiyelimizi arttırdık ve kurumsallaşma yolunda adımlar attık” dedi. Kurumlar için ‘Ticari’, çocuklar için ‘Farmi’ Otel, restoran ve gıda sektöründe faaliyet gösteren firmaların potansiyel müşterileri olduğunu belirten ForFarming Kurucusu Levent Atlas; “Tarıma elverişsiz atıl alanları verimli ve katkısız bitki yetiştirilebilen alanlara dönüştürmek amacıyla yola çıktık. Kullandığımız teknolojinin gücü ile kısa sürede yurtiçi ve yurtdışından gelen taleplere cevap verir duruma geldik” dedi. “ForFarming Ticari” çözümü ile farklı kurum ve kuruluşlar için özel projeler geliştirdiklerini ifade eden Atlas, yıl boyu diledikleri yerde taze ürünler yetiştirebilen kurumların lojistik maliyetlerini düşürdüğünü ve daha verimli bir şekilde ihtiyacı olan ürünleri yetiştirebildiğini ifade ediyor. Okullarda uygulamaya aldıkları eğitim odaklı çözümleri “Farmi”den bahseden Levent Atlas, “Okullara sunduğumuz Farmi eğitim kitlerimizle çocuklarımıza erken yaşta tarım ve teknolojiyi öğretiyoruz. Sağlıklı besinleri kendilerinin üretmesini sağlayarak onları güzel bir geleceğe hazırlıyoruz. Hem teknoloji altyapısını hem de tarımı öğreterek onlara sorumluluk bilinci kazandırıyoruz” dedi. “Topraksız tarıma ilgi artıyor” Türkiye tarımına büyük katkı sağlayacaklarını vurgulayan Tarvenn CEO’su Mustafa Kopuk; “Artan nüfus ve azalan tarım alanları nedeniyle katkısız ürünlere ulaşım her geçen gün daha maliyetli ve zor hale geliyor. Bu nedenle dünyada topraksız tarıma ilgi artıyor. ForFarming, tarım ve teknolojiyi birleştirerek dilediğiniz yerde, dilediğiniz mevsimde taze ürünler yetiştirmenizi ve tüketebilmenizi sağlıyor. Kısa sürede sadece yurtiçinde değil uluslararası alanda da başarı elde etmeyi hedefliyoruz” dedi.

Akıllı topraksız tarım girişimi ForFarming Tarvenn’den yatırım aldı

Ev, depo, ofis gibi kapalı alanlarda sebze, meyve ve çiçek yetiştirmenize olanak sağlayan IOT tabanlı tarım teknolojileri girişimi ForFarming 1,4 milyon TL değerleme ile ilk yatırımını Tarvenn’den aldı. ForFarming, çevreye duyarlı yerel çiftliklerin kurulmasını ve dikey tarım tekniğiyle herkesin; taze, zirai ilaçsız ürünlere hızlı, kolay ve düşük maliyetle ulaşmasını amaçlıyor.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) iştiraki olan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) çatısı altındaki girişimlerden biri olan ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri A.Ş. (İSBAK) tarafından da desteklenen ForFarming girişimi, bireylerin ve gıda sektöründe faaliyet gösteren firmaların kendi ürünlerini üretebileceği akıllı topraksız tarım çözümleri sunuyor. Tarıma elverişsiz atıl alanları verimli ve katkısız bitki yetiştirilebilen alanlara dönüştürebilen girişim, geliştirdiği yazılım ve kullandığı sensörler aracılığıyla her bitki tipi için gereken su ve besin miktarlarını otomatik olarak belirliyor ve farklı spektrumda aydınlatma sağlayabiliyor. Böylece akıllı telefon veya bilgisayar üzerinden kontrol edilebilir bir ortamda sağlıklı ve katkısız ürünleri daha verimli şekilde üretmenizi sağlıyor.

Daha az su, daha fazla ürün

Kullandığı algoritma sayesinde her bitki tipi için gereken su ve besin miktarlarını otomatik olarak belirleyebilen ForFarming, bitkilere ait tüm verileri sensörler yardımıyla ölçülerek ForFarming sunucularına aktarıyor. Ortama ilişkin tüm sensör verilerini anlık olarak kaydediyor, raporluyor ve takip etmenizi sağlıyor. Kullanıcılar böylelikle 7/24 sistemlerini akıllı telefonlar, PC ve MAC bilgisayarlar ile izleyip kontrol edebiliyor. Kullandığı akıllı soket teknolojisi sayesinde ise toprak ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Her bitki tipinin farklı renk ve şiddette bir aydınlatmaya ihtiyacı olduğundan ForFarming tüm spektrumda aydınlatma sağlıyor. ForFarming, mevsim ve iklim koşullarından bağımsız bir şekilde, geleneksel tarıma göre %95 daha az su kullanarak %70 daha fazla mahsul üretimi sağlıyor. Daha hızlı hasat döngüsüyle zamandan tasarruf sağlayan girişim, kent tarımıyla lojistik maliyetlerinin azaltılmasına ve daha az çevresel zarara olanak tanıyor.

“Katkısız, sağlıklı ve taze ürünlere ulaşmanızı sağlıyoruz”

ForFarming Kurucusu Levent Atlas; “Dünyada ve ülkemizde sürekli artan nüfus ve daralan tarım alanları nedeniyle sağlıklı ve taze ürünlere ulaşma imkanımız her geçen gün daha da azalıyor. Biz tarım ve teknolojiyi bir araya getirerek, bireylerin ve gıda sektöründe faaliyet gösteren firmaların daha taze, daha sağlıklı ve katkısız sebze ve meyveleri daha verimli şekilde üretebilmelerini sağlıyoruz. Tarvenn’den aldığımız yatırım ve stratejik destek ile daha da güçlendik, müşteri potansiyelimizi arttırdık ve kurumsallaşma yolunda adımlar attık” dedi.

Kurumlar için ‘Ticari’, çocuklar için ‘Farmi’

Otel, restoran ve gıda sektöründe faaliyet gösteren firmaların potansiyel müşterileri olduğunu belirten ForFarming Kurucusu Levent Atlas; “Tarıma elverişsiz atıl alanları verimli ve katkısız bitki yetiştirilebilen alanlara dönüştürmek amacıyla yola çıktık. Kullandığımız teknolojinin gücü ile kısa sürede yurtiçi ve yurtdışından gelen taleplere cevap verir duruma geldik” dedi.

“ForFarming Ticari” çözümü ile farklı kurum ve kuruluşlar için özel projeler geliştirdiklerini ifade eden Atlas, yıl boyu diledikleri yerde taze ürünler yetiştirebilen kurumların lojistik maliyetlerini düşürdüğünü ve daha verimli bir şekilde ihtiyacı olan ürünleri yetiştirebildiğini ifade ediyor.

Okullarda uygulamaya aldıkları eğitim odaklı çözümleri “Farmi”den bahseden Levent Atlas, “Okullara sunduğumuz Farmi eğitim kitlerimizle çocuklarımıza erken yaşta tarım ve teknolojiyi öğretiyoruz. Sağlıklı besinleri kendilerinin üretmesini sağlayarak onları güzel bir geleceğe hazırlıyoruz. Hem teknoloji altyapısını hem de tarımı öğreterek onlara sorumluluk bilinci kazandırıyoruz” dedi.

“Topraksız tarıma ilgi artıyor”

Türkiye tarımına büyük katkı sağlayacaklarını vurgulayan Tarvenn CEO’su Mustafa Kopuk; “Artan nüfus ve azalan tarım alanları nedeniyle katkısız ürünlere ulaşım her geçen gün daha maliyetli ve zor hale geliyor. Bu nedenle dünyada topraksız tarıma ilgi artıyor. ForFarming, tarım ve teknolojiyi birleştirerek dilediğiniz yerde, dilediğiniz mevsimde taze ürünler yetiştirmenizi ve tüketebilmenizi sağlıyor. Kısa sürede sadece yurtiçinde değil uluslararası alanda da başarı elde etmeyi hedefliyoruz” dedi.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2EQG4wz
via IFTTT

200 Bin’den Fazla Ticari Uyuşmazlık Çözülecek 200 Bin’den Fazla Ticari Uyuşmazlık Çözülecek Hukuk sistemi gelişmiş ülkelerde yaygın olarak uygulanan alternatif uyuşmazlık çözümü ‘Arabuluculuk’ ülkemizde de 1 Ocak tarihinden itibaren ticari davalarda zorunlu hale geliyor. Yeni yıl ile birlikte ülke genelinde görev yapan 9 bin 410 arabulucu, yılda yaklaşık 200 bin’den fazla alacak ve tazminata ilişkin ticari uyuşmazlığı, dava açılmadan çözüme kavuşturacak. Yargının iş gücünün azalacağına dikkat çeken Arabulucu Av.Sevda Şahin İhsanoğlu, “Paranın ödenmesi ve tazminata ilişkin davalar 8 hafta içinde sonlandırılacak” dedi. Yıllardır farklı toplum ve kültürlerde uygulanan arabulucuk sistemi yeni yıl ile beraber ülkemizde de zorunlu hale geliyor. Herkesin kafasında bir soru işareti olan arabuluculuk, aralarında davaya konu olmuş veya olabilecek bir uyuşmazlık olan kişilerin meseleyi bir arabulucu eşliğinde karşılıklı olarak müzakere ederek çözüme kavuşturdukları bir süreç olarak karşımıza çıkıyor. Arabuluculuk Birçok Avantajı Beraberinde Getiriyor Türkiye’de sadece en az beş yıllık mesleki deneyimi olan hukuk fakültesi mezunlarının olabileceği arabuluculuk için Adalet Bakanlığı siciline kayıtlı Bakanlıkça lisanslanan eğitim kurumlarından teorik ve pratik en az kırk sekiz saat eğitim alınması gerekiyor. Ülkemizde daha fazla arabulucuya ihtiyaç olduğunu dile getiren Arabulucu Av.Sevda Şahin İhsanoğlu, “Bu sistem hukuki anlamada hem devlete hem de halka kolaylık sağlayacak. Arabulucuk birçok avantajı beraberinde getiriyor. Sağladığı faydaların birkaçını söyle sıralayabiliriz; insanlar arasındaki ilişkiyi korur, çabuk çözüm sağlar daha ekonomik ve gizli olarak yürütülür” ifadelerini kullandı.  

200 Bin’den Fazla Ticari Uyuşmazlık Çözülecek

Hukuk sistemi gelişmiş ülkelerde yaygın olarak uygulanan alternatif uyuşmazlık çözümü ‘Arabuluculuk’ ülkemizde de 1 Ocak tarihinden itibaren ticari davalarda zorunlu hale geliyor. Yeni yıl ile birlikte ülke genelinde görev yapan 9 bin 410 arabulucu, yılda yaklaşık 200 bin’den fazla alacak ve tazminata ilişkin ticari uyuşmazlığı, dava açılmadan çözüme kavuşturacak. Yargının iş gücünün azalacağına dikkat çeken Arabulucu Av.Sevda Şahin İhsanoğlu, “Paranın ödenmesi ve tazminata ilişkin davalar 8 hafta içinde sonlandırılacak” dedi.

Yıllardır farklı toplum ve kültürlerde uygulanan arabulucuk sistemi yeni yıl ile beraber ülkemizde de zorunlu hale geliyor. Herkesin kafasında bir soru işareti olan arabuluculuk, aralarında davaya konu olmuş veya olabilecek bir uyuşmazlık olan kişilerin meseleyi bir arabulucu eşliğinde karşılıklı olarak müzakere ederek çözüme kavuşturdukları bir süreç olarak karşımıza çıkıyor.

Arabuluculuk Birçok Avantajı Beraberinde Getiriyor

Türkiye’de sadece en az beş yıllık mesleki deneyimi olan hukuk fakültesi mezunlarının olabileceği arabuluculuk için Adalet Bakanlığı siciline kayıtlı Bakanlıkça lisanslanan eğitim kurumlarından teorik ve pratik en az kırk sekiz saat eğitim alınması gerekiyor. Ülkemizde daha fazla arabulucuya ihtiyaç olduğunu dile getiren Arabulucu Av.Sevda Şahin İhsanoğlu, “Bu sistem hukuki anlamada hem devlete hem de halka kolaylık sağlayacak. Arabulucuk birçok avantajı beraberinde getiriyor. Sağladığı faydaların birkaçını söyle sıralayabiliriz; insanlar arasındaki ilişkiyi korur, çabuk çözüm sağlar daha ekonomik ve gizli olarak yürütülür” ifadelerini kullandı.

 



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Ajs76m
via IFTTT

PTT ile HAVELSAN Arasında e-Dönüşüm İşbirliği HAVELSAN’ın e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter gibi e-Dönüşüm uygulamaları PTT tarafından sağlanacak.   Türkiye’nin iki güzide kurumu Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT A.Ş.) ile HAVELSAN, 26 Aralık 2018 tarihinde e-Dönüşüm uygulamaları ile ilgili bir işbirliği protokolü imzaladı. İki kurum arasında e-Fatura ve e-Arşiv Fatura özel entegratörlük hizmetleri ile e-Defter uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirleyen protokole PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik ile HAVELSAN Genel Müdürü ve CEO’su Ahmet Hamdi Atalay imza attı. Söz konusu protokole göre, HAVELSAN’ın e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter gibi e-Dönüşüm uygulamaları PTT A.Ş. tarafından sağlanacak.   PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik, protokol imza töreninde yaptığı konuşmada Türkiye’nin iki millî kuruluşu arasındaki işbirliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 178 yıllık köklü bir geçmişi bulunan PTT A.Ş.’nin günümüzde geniş kapsamlı ürün ve hizmetler sunduğunu ifade eden Genel Müdür Bozgeyik, bu çerçevede kurumlarla yaptıkları işbirliklerine büyük önem verdiklerini kaydetti. Elektronik hizmetler ve teknoloji başta olmak üzere HAVELSAN ile her türlü işbirliğine hazır olduklarını belirten Kenan Bozgeyik, birlikte marka projeler geliştirilebileceğini söyledi.   HAVELSAN Genel Müdürü ve CEO’su Ahmet Hamdi Atalay ise HAVELSAN’ın yazılım alanında ulaştığı noktaya işaret etti. Teknolojiyi üretmenin yanı sıra ihraç etmenin de büyük önem taşıdığını vurgulayan Genel Müdür Atalay, HAVELSAN’ın bu konuda da çalışmalar yürüttüğünü ifade etti. PTT A.Ş. ile yapacakları her türlü işbirliğinin kendileri açısından çok kıymetli olduğunu kaydeden Ahmet Hamdi Atalay, e-Dönüşüm uygulamaları ile ilgili protokolden de büyük memnuniyet duyduklarını söyledi.   HAVELSAN Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Şenol’un da yer aldığı protokol imza töreninde iki kurum arasında teknoloji çalışma grubu oluşturulması yönünde görüş birliğine varılırken, protokolün hayırlı ve uğurlu olması temennisinde bulunuldu.

HAVELSAN’ın e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter gibi e-Dönüşüm uygulamaları

PTT tarafından sağlanacak.

 

Türkiye’nin iki güzide kurumu Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT A.Ş.) ile HAVELSAN, 26 Aralık 2018 tarihinde e-Dönüşüm uygulamaları ile ilgili bir işbirliği protokolü imzaladı. İki kurum arasında e-Fatura ve e-Arşiv Fatura özel entegratörlük hizmetleri ile e-Defter uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirleyen protokole PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik ile HAVELSAN Genel Müdürü ve CEO’su Ahmet Hamdi Atalay imza attı. Söz konusu protokole göre, HAVELSAN’ın e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter gibi e-Dönüşüm uygulamaları PTT A.Ş. tarafından sağlanacak.

 

PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik, protokol imza töreninde yaptığı konuşmada Türkiye’nin iki millî kuruluşu arasındaki işbirliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 178 yıllık köklü bir geçmişi bulunan PTT A.Ş.’nin günümüzde geniş kapsamlı ürün ve hizmetler sunduğunu ifade eden Genel Müdür Bozgeyik, bu çerçevede kurumlarla yaptıkları işbirliklerine büyük önem verdiklerini kaydetti. Elektronik hizmetler ve teknoloji başta olmak üzere HAVELSAN ile her türlü işbirliğine hazır olduklarını belirten Kenan Bozgeyik, birlikte marka projeler geliştirilebileceğini söyledi.

 

HAVELSAN Genel Müdürü ve CEO’su Ahmet Hamdi Atalay ise HAVELSAN’ın yazılım alanında ulaştığı noktaya işaret etti. Teknolojiyi üretmenin yanı sıra ihraç etmenin de büyük önem taşıdığını vurgulayan Genel Müdür Atalay, HAVELSAN’ın bu konuda da çalışmalar yürüttüğünü ifade etti. PTT A.Ş. ile yapacakları her türlü işbirliğinin kendileri açısından çok kıymetli olduğunu kaydeden Ahmet Hamdi Atalay, e-Dönüşüm uygulamaları ile ilgili protokolden de büyük memnuniyet duyduklarını söyledi.

 

HAVELSAN Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Şenol’un da yer aldığı protokol imza töreninde iki kurum arasında teknoloji çalışma grubu oluşturulması yönünde görüş birliğine varılırken, protokolün hayırlı ve uğurlu olması temennisinde bulunuldu.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2EMPlF0
via IFTTT

PTT ile HAVELSAN Arasında e-Dönüşüm İşbirliği


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2EMPlF0

25 Aralık 2018 Salı

PİLOTLAR YENİ YÖNETİMİ SEÇTİ PİLOTLAR YENİ YÖNETİMİ SEÇTİ… TALPA Olağan Genel Kurulu 25 Aralık Salı günü (09:00-18:00) saatleri arasında Atatürk Havalimanı Ali Sürmen Konferans salonunda gerçekleştirildi. Katılımın ve enerjinin yüksek olduğu Genel Kurulda Beyaz liste ile THY Kaptan Pilotu Murat Hüseyin Ersoy 965 geçerli oyun kullanıldığı seçimde 504 oy alarak (TALP Türkiye Havayolu Pilotları Derneği’ne 3 yıllık icra edeceği 11’inci dönem başkanı olarak seçildi. Olağan Genel Kurul sonucunun derneğimize ve havacılık camiasına hayırlı olmasını diliyoruz. TALPA PİLOTLAR YENİ YÖNETİMİ SEÇTİ… pic.twitter.com/fNFJnR8UV2 — Talpa (@talpa_org) December 25, 2018

PİLOTLAR YENİ YÖNETİMİ SEÇTİ…

TALPA Olağan Genel Kurulu 25 Aralık Salı günü (09:00-18:00) saatleri arasında Atatürk Havalimanı Ali Sürmen Konferans salonunda gerçekleştirildi.

Katılımın ve enerjinin yüksek olduğu Genel Kurulda Beyaz liste ile THY Kaptan Pilotu Murat Hüseyin Ersoy 965 geçerli oyun kullanıldığı seçimde 504 oy alarak (TALP

Türkiye Havayolu Pilotları Derneği’ne 3 yıllık icra edeceği 11’inci dönem başkanı olarak seçildi.

Olağan Genel Kurul sonucunun derneğimize ve havacılık camiasına hayırlı olmasını diliyoruz.

TALPA



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Q2fnpw
via IFTTT

PİLOTLAR YENİ YÖNETİMİ SEÇTİ


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2Q2fnpw

Titanic Hotels’e TİM’den büyük ödül


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2AgVjL6

Air France Maliyetlere Rağmen Yılı Olumlu Kapatıyor


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2AhTNbF

Titanic Hotels’e TİM’den büyük ödül Titanic Hotels, Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından düzenlenen İhracat Şampiyonları Ödül Töreni’nde konaklama hizmetleri kategorisinde 2.’lik ödülünün sahibi oldu Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) 21 Aralık’da düzenlediği ödül töreni Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle gerçekleşti.  Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Araştırması kapsamında, Titanic Hotels 2017 yılı konaklama hizmetleri ihracatı kategorisinde 2.’lik ödülünün sahibi oldu. Ödülünü Ticaret Bakanımız Sn. Ruhsar Pekcan ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sn. Zehra Zümrük Selçuk’un elinden alan Titanic Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aygün; “Aldığımız ödüller bizleri motive edici etkiye sahip. Ülkemizin geleceğine inanarak yatırımlarımıza hız kesmeden önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz” dedi. Dünyanın en çok tercih edilen destinasyonlarındaki 3 resort, 10 şehir oteli ile dünya standartlarında hizmet sunan Titanic Hotels, Antalya’da bulunan Titanic Deluxe Golf Belek, Titanic Beach Lara ile Bodrum’da bulunan Titanic Deluxe Bodrum’la resort hotelleri hizmeti sunuyor. İstanbul’daki Titanic Business Golden Horn, Titanic Business Kartal, Titanic Port Bakırköy, Titanic City Taksim, Titanic Comfort Şişli, Titanic Downtown Beyoğlu ve Almanya’da bulunan  Titanic Comfort Mitte, Titanic Gendarmenmarkt Berlin, Titanic Chaussee Berlin ile şehir hotelleri hizmeti sunuyor. BeFine Sports&SPA ile otellerinde fitness ve spa hizmetlerini bir arada yürüten Titanic Hotels, bünyesinde İtalyan mutfağı, ızgara ve Anadolu lezzetlerinden oluşan 3 farklı konseptte restoran bulunduruyor. Pascarella Cafe&Bistro,  Hasır A la Carte, Beef Grill Clup By Hasır öne çıkan restoranları arasında yer alıyor. Titanic Hotels 2016 yılı konaklama hizmetleri ihracatı kategorisinde 3.’lük ödülünün sahibi olmuştu.

Titanic Hotels, Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından düzenlenen İhracat Şampiyonları Ödül Töreni’nde konaklama hizmetleri kategorisinde 2.’lik ödülünün sahibi oldu

Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) 21 Aralık’da düzenlediği ödül töreni Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle gerçekleşti.  Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Araştırması kapsamında, Titanic Hotels 2017 yılı konaklama hizmetleri ihracatı kategorisinde 2.’lik ödülünün sahibi oldu. Ödülünü Ticaret Bakanımız Sn. Ruhsar Pekcan ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sn. Zehra Zümrük Selçuk’un elinden alan Titanic Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aygün; “Aldığımız ödüller bizleri motive edici etkiye sahip. Ülkemizin geleceğine inanarak yatırımlarımıza hız kesmeden önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz” dedi.

Dünyanın en çok tercih edilen destinasyonlarındaki 3 resort, 10 şehir oteli ile dünya standartlarında hizmet sunan Titanic Hotels, Antalya’da bulunan Titanic Deluxe Golf Belek, Titanic Beach Lara ile Bodrum’da bulunan Titanic Deluxe Bodrum’la resort hotelleri hizmeti sunuyor. İstanbul’daki Titanic Business Golden Horn, Titanic Business Kartal, Titanic Port Bakırköy, Titanic City Taksim, Titanic Comfort Şişli, Titanic Downtown Beyoğlu ve Almanya’da bulunan  Titanic Comfort Mitte, Titanic Gendarmenmarkt Berlin, Titanic Chaussee Berlin ile şehir hotelleri hizmeti sunuyor. BeFine Sports&SPA ile otellerinde fitness ve spa hizmetlerini bir arada yürüten Titanic Hotels, bünyesinde İtalyan mutfağı, ızgara ve Anadolu lezzetlerinden oluşan 3 farklı konseptte restoran bulunduruyor. Pascarella Cafe&Bistro,  Hasır A la Carte, Beef Grill Clup By Hasır öne çıkan restoranları arasında yer alıyor. Titanic Hotels 2016 yılı konaklama hizmetleri ihracatı kategorisinde 3.’lük ödülünün sahibi olmuştu.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2AgVjL6
via IFTTT

Air France Maliyetlere Rağmen Yılı Olumlu Kapatıyor Air France-KLM Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi: “Yakıt maliyetindeki artışa ve ilk yarıdaki sosyal çalkantının etkisine rağmen, yılı olumlu bir şekilde kapatacağız” Dünyanın lider havayolu şirketlerinden Air France-KLM Grubu’nun Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi, havayolu şirketi için geçen yılın verimli geçtiğini, 99 milyon yolcu ve 1,7 milyar Euro işletme geliri ile sağladıkları yüzde 42 oranındaki büyümeye istinaden bu yılı da olumlu bir şekilde kapatacaklarını açıkladı. Salemi, 2018 yılı ilk yarısında KLM için yüzde 80’in üzerinde bir doluluk oranı yakaladıklarını, yakıt maliyetindeki artışa ve ilk yarıdaki sosyal çalkantının etkisine rağmen, yılı olumlu bir şekilde kapatacaklarının mesajını verdi.   Filosunu yenilemeye, ürün ve hizmetlerini geliştirmeye devam eden Air France-KLM Grubu kurduğu güçlü ortaklıklarla küresel ticari ittifaklarını da artırıyor. Şu anda 2019’da yürürlüğe girecek olan Virgin Atlantic ve Delta Havayolları ile beraber en büyük Kuzey Atlantik ortak girişimini inşa etmeye hazırlanan Air France-KLM, bu iş birliği ile özellikle Londra’dan Londra’ya, Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki konumunu güçlendireceğini belirtti. Air France-KLM Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi, Delta ve China Eastern Hava Yolları’nın Air France-KLM Grubu’ndan hisse aldığını belirterek, “Air France-KLM, küresel ittifaklarını güçlendiriyor. Virgin Atlantic ve Delta Air Lines ile beraber en büyük Kuzey Atlantik Ortak Girişimi’ni, 2019 yılında faaliyete başlayacak şekilde inşa ediyor. Bu, bizim Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki konumumuzu özellikle Londra’dan ve Londra’ya olan uçuşlarımızda güçlendirecektir. Delta ve China Eastern Havayolları; Air France-KLM Grubu’ndan hisse almıştır. Bu durum, sahip olduğumuz uzun vadeli ortak vizyonu doğrulamaktadır. Havayolu endüstrisinin konsolide edilmesi bir zorunluluktur ve Air France-KLM’nin, bir tarafta Delta ve diğer tarafta China Eastern Havayolları olmak üzere küresel bir ittifak sisteminin Avrupa ayağı olduğu açıkça ortadadır” dedi. Avrupa düzeyinde yolcuların yüzde 55’ini erkek, yüzde 45’ini kadınlar oluşturuyor Avrupa düzeyinde yolcuların yüzde 55’ini erkek, yüzde 45’ini kadınların oluşturduğunu söyleyen Salemi, daha çok seyahat eden yaş aralığının ise 45-54 arasında olduğuna dikkat çekti. Türk müşterilerinin yüzde 50’sinden fazlası 116 ülkedeki 314 varış noktasından birine iş veya tatil amaçlı aktarma yaptığını söyleyen Salemi, “Türkiye’deki gelirimizin yüzde 30’dan fazlasını iş amaçlı yapılan seyahat oluşturmaktadır. Geri kalan kısmı tatiller amaçlı yapılan seyahatlerden gelmektedir” şeklinde konuştu.   Salemi: “Ayrıcalıklı transfer hizmeti sunan ilk Avrupalı havayolu şirketiyiz” Tamamen müşteri odaklı bir havayolu şirketi olduklarını belirten Air France-KLM Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi, “Gerçekleştirmiş olduğumuz her girişim, her yatırım müşteri odaklıdır. Bu bizim geleceğimizin temelidir. Geride bıraktığımız yıllarda, müşterilerimize yakın olma stratejimiz doğrultusunda yatırımlarımızı hayli artırdık. Yeni uçaklar daha modern ve rahat koltuklar, bütün ağınıza genişlettiğimiz Wi-Fi, yeni bekleme salonlarını örnek olarak verebiliriz. Bunların dışında ise müşteri yolculuğunun dijitalleştirilmesi ile müşterileri gerektiğinde bilgilendirmek, ihtiyaçlarını öngörmek, deneyimini zenginleştirmek ve sosyal medyayı kullanarak daha kolay etkileşime temel önceliklerimizdir. Türkiye’de ise farklı olarak BMW ülke distribütörü Borusan Otomotiv ile yaptığımız yerel bir anlaşma sayesinde First Class & Business Class yolcularımıza BMW 7 Serisi ile havalimanına ve havalimanından olmak üzere ayrıcalıklı bir transfer hizmeti sunuyoruz. Bu ayrıcalıklı hizmeti sunan ilk Avrupalı havayolu şirketi olduğumuzu duyurmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi. www.airfrance.com   Air France-KLM Hakkında: Güçlü Avrupa temeline sahip küresel lider Air France-KLM Grubu’nun ana faaliyet alanları yolcu taşıma, yük taşıma ve hava taşıtı bakım işlemlerinden oluşmaktadır. Air France-KLM Avrupa’dan kalkışlarda uluslararası yolcu taşıma trafiğinde küresel lider konumundadır. Air France, KLM Royal Dutch Airlines, Joon, Transavia ve HOP! Air France’den oluşan beş markası ile 2018 yılında müşterilerine 116 ülkede 314 noktayı kapsayan geniş bir uçuş ağı sağlamaktadır. Halihazırda çalışır durumda olan 537 uçaktan oluşan filosu ve 2017 yılında taşınan 98.7 milyon yolcu sayısı ile Air France-KLM ağırlıklı olarak Paris-Charles de Gaulle ve Amsterdam-Schiphol’de bulunan merkezinden günlük olarak yaklaşık 2.300 uçuş gerçekleştirmektedir. Sık seyahat edenlere özel olarak tasarlanmış Flying Blue programı 15 milyon üyesi ile Avrupa’da en çok tercih edilen programların başında gelmektedir. Air France-KLM ve ortakları Delta Air Lines ve Alitalia günlük bazda gerçekleştirdiği 270’den fazla uçuş ile en büyük Atlantik ötesi ortak girişimi işletmektedir. Ayrıca, Air France-KLM 20 üye havayolu şirketinden oluşan, müşterilerine 177 ülkede 1.070’den fazla noktada 16.000’in üzerinde günlük uçuş ile küresel bir ağ sunan SkyTeam ittifakının bir üyesidir.

Air France-KLM Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi:

“Yakıt maliyetindeki artışa ve ilk yarıdaki sosyal çalkantının etkisine rağmen, yılı olumlu bir şekilde kapatacağız”

Dünyanın lider havayolu şirketlerinden Air France-KLM Grubu’nun Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi, havayolu şirketi için geçen yılın verimli geçtiğini, 99 milyon yolcu ve 1,7 milyar Euro işletme geliri ile sağladıkları yüzde 42 oranındaki büyümeye istinaden bu yılı da olumlu bir şekilde kapatacaklarını açıkladı. Salemi, 2018 yılı ilk yarısında KLM için yüzde 80’in üzerinde bir doluluk oranı yakaladıklarını, yakıt maliyetindeki artışa ve ilk yarıdaki sosyal çalkantının etkisine rağmen, yılı olumlu bir şekilde kapatacaklarının mesajını verdi.

 

Filosunu yenilemeye, ürün ve hizmetlerini geliştirmeye devam eden Air France-KLM Grubu kurduğu güçlü ortaklıklarla küresel ticari ittifaklarını da artırıyor. Şu anda 2019’da yürürlüğe girecek olan Virgin Atlantic ve Delta Havayolları ile beraber en büyük Kuzey Atlantik ortak girişimini inşa etmeye hazırlanan Air France-KLM, bu iş birliği ile özellikle Londra’dan Londra’ya, Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki konumunu güçlendireceğini belirtti.

Air France-KLM Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi, Delta ve China Eastern Hava Yolları’nın Air France-KLM Grubu’ndan hisse aldığını belirterek, “Air France-KLM, küresel ittifaklarını güçlendiriyor. Virgin Atlantic ve Delta Air Lines ile beraber en büyük Kuzey Atlantik Ortak Girişimi’ni, 2019 yılında faaliyete başlayacak şekilde inşa ediyor. Bu, bizim Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki konumumuzu özellikle Londra’dan ve Londra’ya olan uçuşlarımızda güçlendirecektir. Delta ve China Eastern Havayolları; Air France-KLM Grubu’ndan hisse almıştır. Bu durum, sahip olduğumuz uzun vadeli ortak vizyonu doğrulamaktadır. Havayolu endüstrisinin konsolide edilmesi bir zorunluluktur ve Air France-KLM’nin, bir tarafta Delta ve diğer tarafta China Eastern Havayolları olmak üzere küresel bir ittifak sisteminin Avrupa ayağı olduğu açıkça ortadadır” dedi.

Avrupa düzeyinde yolcuların yüzde 55’ini erkek, yüzde 45’ini kadınlar oluşturuyor

Avrupa düzeyinde yolcuların yüzde 55’ini erkek, yüzde 45’ini kadınların oluşturduğunu söyleyen Salemi, daha çok seyahat eden yaş aralığının ise 45-54 arasında olduğuna dikkat çekti. Türk müşterilerinin yüzde 50’sinden fazlası 116 ülkedeki 314 varış noktasından birine iş veya tatil amaçlı aktarma yaptığını söyleyen Salemi, “Türkiye’deki gelirimizin yüzde 30’dan fazlasını iş amaçlı yapılan seyahat oluşturmaktadır. Geri kalan kısmı tatiller amaçlı yapılan seyahatlerden gelmektedir” şeklinde konuştu.

 

Salemi: “Ayrıcalıklı transfer hizmeti sunan ilk Avrupalı havayolu şirketiyiz”

Tamamen müşteri odaklı bir havayolu şirketi olduklarını belirten Air France-KLM Doğu Akdeniz Bölgesi Genel Müdürü Jérome Salemi, “Gerçekleştirmiş olduğumuz her girişim, her yatırım müşteri odaklıdır. Bu bizim geleceğimizin temelidir. Geride bıraktığımız yıllarda, müşterilerimize yakın olma stratejimiz doğrultusunda yatırımlarımızı hayli artırdık. Yeni uçaklar daha modern ve rahat koltuklar, bütün ağınıza genişlettiğimiz Wi-Fi, yeni bekleme salonlarını örnek olarak verebiliriz. Bunların dışında ise müşteri yolculuğunun dijitalleştirilmesi ile müşterileri gerektiğinde bilgilendirmek, ihtiyaçlarını öngörmek, deneyimini zenginleştirmek ve sosyal medyayı kullanarak daha kolay etkileşime temel önceliklerimizdir. Türkiye’de ise farklı olarak BMW ülke distribütörü Borusan Otomotiv ile yaptığımız yerel bir anlaşma sayesinde First Class & Business Class yolcularımıza BMW 7 Serisi ile havalimanına ve havalimanından olmak üzere ayrıcalıklı bir transfer hizmeti sunuyoruz. Bu ayrıcalıklı hizmeti sunan ilk Avrupalı havayolu şirketi olduğumuzu duyurmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

www.airfrance.com

 

Air France-KLM Hakkında:

Güçlü Avrupa temeline sahip küresel lider Air France-KLM Grubu’nun ana faaliyet alanları yolcu taşıma, yük taşıma ve hava taşıtı bakım işlemlerinden oluşmaktadır. Air France-KLM Avrupa’dan kalkışlarda uluslararası yolcu taşıma trafiğinde küresel lider konumundadır. Air France, KLM Royal Dutch Airlines, Joon, Transavia ve HOP! Air France’den oluşan beş markası ile 2018 yılında müşterilerine 116 ülkede 314 noktayı kapsayan geniş bir uçuş ağı sağlamaktadır. Halihazırda çalışır durumda olan 537 uçaktan oluşan filosu ve 2017 yılında taşınan 98.7 milyon yolcu sayısı ile Air France-KLM ağırlıklı olarak Paris-Charles de Gaulle ve Amsterdam-Schiphol’de bulunan merkezinden günlük olarak yaklaşık 2.300 uçuş gerçekleştirmektedir. Sık seyahat edenlere özel olarak tasarlanmış Flying Blue programı 15 milyon üyesi ile Avrupa’da en çok tercih edilen programların başında gelmektedir. Air France-KLM ve ortakları Delta Air Lines ve Alitalia günlük bazda gerçekleştirdiği 270’den fazla uçuş ile en büyük Atlantik ötesi ortak girişimi işletmektedir. Ayrıca, Air France-KLM 20 üye havayolu şirketinden oluşan, müşterilerine 177 ülkede 1.070’den fazla noktada 16.000’in üzerinde günlük uçuş ile küresel bir ağ sunan SkyTeam ittifakının bir üyesidir.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2AhTNbF
via IFTTT

SİNGAPUR HAVA YOLLARI’NIN İLK A350-900 ORTA MENZİLLİ UÇAĞI ADELAIDE’A UÇTU


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2SklDLw

SİNGAPUR HAVA YOLLARI’NIN İLK A350-900 ORTA MENZİLLİ UÇAĞI ADELAIDE’A UÇTU SİNGAPUR HAVA YOLLARI’NIN İLK A350-900 ORTA MENZİLLİ UÇAĞI ADELAIDE’a UÇTU Uçak, yeni bölgesel Business ve Economy Class kabin ürünlerini özelliklerini içermektedir. Thales AVANT uçak içi eğlence sistemine sahip ilk SIA uçağı.   Singapur Hava Yolları’nın (SIA) Singapur’dan Adelaide’a ilk seferini yapan yeni Airbus A350-900 orta menzilli uçağı 18 Aralık günü hizmete başladı.   Uçak, SQ279 olarak hizmete girdi. Singapur’dan 17 Aralık 2018 tarihinde yerel saatle saat 23.34’te havalandı ve 18 Aralık 2018 yerel saatle 08.15’te Adelaide’a ulaştı. SQ278 dönüş uçuşu yerel saatle saat 10.45’te havalandı ve yerel saatle saat 15.30’da Singapur’a vardı.   Yakın zamanda SIA Boeing 787-10 uçuşlarında lansmanı yapılan yeni bölgesel Business Class ve Economy Class kabin ürünleri ile A350-900 orta menzilli Business Class kabinde, herbir yolcu için  koridora doğrudan erişim sağlayan 1-2-1 sıralamayla 40 adet koltuk yer alırken, Economy Class kabinde, konforlu 3-3-3 sıralamayla 263 koltuk bulunmaktadır.   Yeni Business Class   Yeni orta menzilli Business Class koltuklar Stelia Aerospace tarafından imal edildi. Doğrudan 76’’ tam düz yatak şeklinde eğilebilen herbir koltukla, yolcular, en kısa mesafelerde bile daha rahat bir şekilde dinlenebiliyorlar. Yükseltilebilen ve alçaltılabilen katlanabilir kolluklarıyla birlikte herbir koltuk 26’’ ‘e kadar ulaşabilmekte.   Kişisel eşyalar için geniş saklama alanı, koltuk içi güç kaynağı ve USB portları bulunan bir business panel, ayarlanabilir aydınlatma yoğunluğu özelliği olan entegre bir okuma ışığı ve bir kişisel 17’’ tam ekran yüksek çözünürlüklü dokunmatik monitör gibi başka özellikleri de içermektedir.   Yeni Economy Class   Yeni Economy Class koltuklar RECARO tarafından tasarlanmış ve imal edilmiş olup aynı zamanda yolculara geliştirilmiş bir uçak içi deneyim sunmakta.   Her koltukta, çok daha fazla rahatlama sağlayan ergonomik tasarımlı çevreleyici  arkalık ve daha fazla boyun desteği sağlamak amacıyla katlanabilir kanatları olan altı aşama ayarlanabilir başlık yer almakta.   Economy Class yolcuları aynı zamanda kişisel 11.6’’ tam ekran yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekran monitörleri aracılığıyla geliştirilmiş eğlence deneyiminin tadını çıkarabilirler.   Economy Class yolcuları için dahil edilen diğer özelliklerin arasında küçük şahsi eşyalar için saklama alanı, ceket asma çengeli, USB port ve koltuk içi güç kaynağı da yer almakta.   Uçak içi Eğlence   A350-900 orta menzilli SIA uçuşlarında ilk olarak, en yeni Thales AVANT uçak içi eğlence sistemi de yer almakta. Bu sistem, yolcuları, Singapur Hava Yolları myKrisWorld eğlencesi ile daha büyük bir hareket kabiliyeti, 1,800’den fazla film, TV şovu, müzik programları ve oyunlarla başbaşa bırakan, isteğe bağlı bir deneyim ve navigasyon seçenekleri sunan yeni bir kullanıcı arayüzü ile tasarlanmıştır.   KrisFlyer üyeleri, tercihlerini kişiselleştirebildikleri, kaydedebildikleri ve sonraki uçuşlar için çalma listeleri oluşturabildikleri gibi, içeriği işaretleyip, yeniden ulaşabilirken, tercihleri baz alınarak kişisel içerik tavsiyeleri alabilir ve geçmişi görüntüleyebilirler. KrisFlyer üyeleri ve Business Class yolcuları ilave uçak içi eğlence içerik tercihlerine de erişebileceklerdir.   Ayrıca, yolcular, yeni  A350-900’lerde SITONAIR aracılığıyla sunulan bağlantı sistemine sahip Inmarsat GX Aviation’s broadband yüksek hız uçak içi WiFi hizmetine de ulaşabilecekler.   Adelaide sonrasında, A350-900 orta menzilli uçak, gerekli onaylara bağlı olarak, 7 Ocak 2019 tarihinden itibaren Brisbane’a sefer yapacaktır.   A350-900 uçağı, daha yüksek tavanlar, daha geniş pencereler, daha fazla alan ve konfor sağlayan ekstra geniş bir gövde ile jetlag hissini azaltmaya yönelik bir aydınlatmaya sahiptir.   SIA, 7 adet ultra uzun mesafe, 21 uzun mesafe ve 2 adet orta menzilli dahil, 30 tanesi uçuşa başlamış olmak kaydıyla toplamda 67 adet A350-900 uçak siparişi vermiştir.  

SİNGAPUR HAVA YOLLARI’NIN İLK A350-900 ORTA MENZİLLİ UÇAĞI ADELAIDE’a UÇTU

  • Uçak, yeni bölgesel Business ve Economy Class kabin ürünlerini özelliklerini içermektedir.
  • Thales AVANT uçak içi eğlence sistemine sahip ilk SIA uçağı.

 

Singapur Hava Yolları’nın (SIA) Singapur’dan Adelaide’a ilk seferini yapan yeni Airbus A350-900 orta menzilli uçağı 18 Aralık günü hizmete başladı.

 

Uçak, SQ279 olarak hizmete girdi. Singapur’dan 17 Aralık 2018 tarihinde yerel saatle saat 23.34’te havalandı ve 18 Aralık 2018 yerel saatle 08.15’te Adelaide’a ulaştı. SQ278 dönüş uçuşu yerel saatle saat 10.45’te havalandı ve yerel saatle saat 15.30’da Singapur’a vardı.

 

Yakın zamanda SIA Boeing 787-10 uçuşlarında lansmanı yapılan yeni bölgesel Business Class ve Economy Class kabin ürünleri ile A350-900 orta menzilli Business Class kabinde, herbir yolcu için  koridora doğrudan erişim sağlayan 1-2-1 sıralamayla 40 adet koltuk yer alırken, Economy Class kabinde, konforlu 3-3-3 sıralamayla 263 koltuk bulunmaktadır.

 

Yeni Business Class

 

Yeni orta menzilli Business Class koltuklar Stelia Aerospace tarafından imal edildi. Doğrudan 76’’ tam düz yatak şeklinde eğilebilen herbir koltukla, yolcular, en kısa mesafelerde bile daha rahat bir şekilde dinlenebiliyorlar. Yükseltilebilen ve alçaltılabilen katlanabilir kolluklarıyla birlikte herbir koltuk 26’’ ‘e kadar ulaşabilmekte.

 

Kişisel eşyalar için geniş saklama alanı, koltuk içi güç kaynağı ve USB portları bulunan bir business panel, ayarlanabilir aydınlatma yoğunluğu özelliği olan entegre bir okuma ışığı ve bir kişisel 17’’ tam ekran yüksek çözünürlüklü dokunmatik monitör gibi başka özellikleri de içermektedir.

 

Yeni Economy Class

 

Yeni Economy Class koltuklar RECARO tarafından tasarlanmış ve imal edilmiş olup aynı zamanda yolculara geliştirilmiş bir uçak içi deneyim sunmakta.

 

Her koltukta, çok daha fazla rahatlama sağlayan ergonomik tasarımlı çevreleyici  arkalık ve daha fazla boyun desteği sağlamak amacıyla katlanabilir kanatları olan altı aşama ayarlanabilir başlık yer almakta.

 

Economy Class yolcuları aynı zamanda kişisel 11.6’’ tam ekran yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekran monitörleri aracılığıyla geliştirilmiş eğlence deneyiminin tadını çıkarabilirler.

 

Economy Class yolcuları için dahil edilen diğer özelliklerin arasında küçük şahsi eşyalar için saklama alanı, ceket asma çengeli, USB port ve koltuk içi güç kaynağı da yer almakta.

 

Uçak içi Eğlence

 

A350-900 orta menzilli SIA uçuşlarında ilk olarak, en yeni Thales AVANT uçak içi eğlence sistemi de yer almakta. Bu sistem, yolcuları, Singapur Hava Yolları myKrisWorld eğlencesi ile daha büyük bir hareket kabiliyeti, 1,800’den fazla film, TV şovu, müzik programları ve oyunlarla başbaşa bırakan, isteğe bağlı bir deneyim ve navigasyon seçenekleri sunan yeni bir kullanıcı arayüzü ile tasarlanmıştır.

 

KrisFlyer üyeleri, tercihlerini kişiselleştirebildikleri, kaydedebildikleri ve sonraki uçuşlar için çalma listeleri oluşturabildikleri gibi, içeriği işaretleyip, yeniden ulaşabilirken, tercihleri baz alınarak kişisel içerik tavsiyeleri alabilir ve geçmişi görüntüleyebilirler. KrisFlyer üyeleri ve Business Class yolcuları ilave uçak içi eğlence içerik tercihlerine de erişebileceklerdir.

 

Ayrıca, yolcular, yeni  A350-900’lerde SITONAIR aracılığıyla sunulan bağlantı sistemine sahip Inmarsat GX Aviation’s broadband yüksek hız uçak içi WiFi hizmetine de ulaşabilecekler.

 

Adelaide sonrasında, A350-900 orta menzilli uçak, gerekli onaylara bağlı olarak, 7 Ocak 2019 tarihinden itibaren Brisbane’a sefer yapacaktır.

 

A350-900 uçağı, daha yüksek tavanlar, daha geniş pencereler, daha fazla alan ve konfor sağlayan ekstra geniş bir gövde ile jetlag hissini azaltmaya yönelik bir aydınlatmaya sahiptir.

 

SIA, 7 adet ultra uzun mesafe, 21 uzun mesafe ve 2 adet orta menzilli dahil, 30 tanesi uçuşa başlamış olmak kaydıyla toplamda 67 adet A350-900 uçak siparişi vermiştir.

 



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2SklDLw
via IFTTT

Emirates ve Güney Afrika Havayolları, Stratejik Ortaklıklarını Genişletti


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2AeNPIL

Emirates ve Güney Afrika Havayolları, Stratejik Ortaklıklarını Genişletti Emirates ve Güney Afrika Havayolları, Stratejik Ortaklıklarını Genişletti Emirates Havayolu ve Güney Afrika Havayolları imzaladıkları yeni anlaşma ile daha önceki anlaşmalarını genişleterek, ortak uçuşlar ile birlikte yeni destinasyonlara hizmet verme konusunda büyük bir adım atmış oldular   Dünyanın en büyük uluslararası havayolu şirketi olan Emirates ve Güney Afrika’nın popüler havayolu şirketi olan Güney Afrika Havayolları, uçuş paylaşımı anlaşmalarında yapılan iyileştirmelerle birlikte hem Emirates hem de Güney Afrika Havayolları yolcuları için yeni destinasyonların açılmasını sağlayan, stratejik iş birliklerini daha da genişletiyor.   Güney Afrika Havayolları ve Emirates, şu anda hükümet onayı bekleyen, geliştirilmiş bir ticari ortaklık anlaşması imzaladı ve buna göre, iki şirket arasındaki ilişki, 1997’den beri aralarında, başarılı bir şekilde yürütülmekte olan ortak uçuş anlaşması sayesinde, ticari ve müşterilere yönelik geniş bir ağda, daha da pekişerek güçlenmiş olacak.   Güney Afrika Havayolları CEO’su Vuyani Jarana konuya dair yaptığı açıklamada: “Bu sözleşme, stratejimizin yerine getirilmesi ve ticari faaliyetlerimizin dönüştürülmesi bakımından, önemli bir adımın atıldığını ortaya koyuyor. Karşılıklı fayda sağlayan, geliştirilmiş bir ilişki içerisinde, aramızdaki sinerjileri keşfetmemize ve güçlendirmemize imkân tanıyacak. Bizim ve Emirates ’in küresel ağı birbirini tamamlıyor. Ortaklığımızın genişletilmesi, yolculara yönelik geri dönüş planımızın uygulamasında odaklanılan kilit alanları daha da güçlendirecek,” dedi.   Emirates Havayolu Başkanı Sir Tim Clark ise: “Güney Afrika Havayolları ile onlarca yıldır süregelen ilişkimizi, tam bir kararlılıkla sürdürüyoruz ve uçuş paylaşımı sözleşmemizde, önümüzdeki dönemde yapılacak olan genişletme, heyecan verici bir gelişme ve Güney Afrika’daki tarihimizde de önemli bir mihenk taşıdır.”   “Dubai üzerinden çok sayıda şehre ve Güney Afrika’da daha fazla noktaya olan bağlantılarla ilgili daha fazla seçenek, esneklik ve kolaylık sunarak hem Güney Afrika Havayolları hem de Emirates yolcuları için daha fazla ulaşım imkânı sağlayan uçuş paylaşımı sözleşmesi ile, büyük bir başarı elde ettik. Sözleşmemizin kapsamının genişletilmesi, Güney Afrika Havayolları ile olan güçlü bağlar ve paylaşımın yanı sıra, söz konusu şirketler ve onların yolcuları için kazanımlar ve daha fazla başarı elde edilmesine imkân tanıyacağına dair inancımızı ortaya koyuyor” dedi.   Sadece 2017/18 dönemindeki bir yıllık süreçte, Emirates ve Güney Afrika Havayolları arasında yapılan uçuş paylaşımı sözleşmesi sayesinde, yaklaşık 90,000 yolcu, kusursuz seyahat ve daha fazla bağlantı imkanından faydalandı. Emirates, Güney Afrika’daki faaliyetlerine, 1995 yılında, Dubai ve Johannesburg arasında düzenlediği uçuşlarla başlamıştı. Güney Afrika Havayolları ve Emirates arasındaki ilişki ise, 20 yıl öncesine, paylaşım sözleşmesini yaptığı ve Güney Afrika Havayolları’nın, Emirates’ in Dubai’ye olan uçuşlarında yer almaya başladığı 1997 senesine dayanıyor.   İki şirket; kusursuz bağlantı imkanını sağlamak ve yolcu akışlarını daha da iyileştirmek üzere, küresel ağlarında, yolculara erişim noktalarında, kargo hizmetlerinde ve uçuş tarifelerinde daha fazla sinerji oluşturmak üzere çalışmalar yürütecek. Bağlantı hizmeti, gözde bölgesel pazarlara özel önem verilerek, Johannesburg üzerinden olan bağlantıların düzenlenmesi ile geliştirilecek.   Sık uçan yolculara yönelik programların ve Emirates’in Skywards ve Güney Afrika Havayolları’nın Voyager programlarının geliştirilmesine yönelik planlar da yeni sözleşmeye dahil edildi. Emirates, 2000 yılında, Voyager ortağı oldu. Bu, Voyager üyelerinin, Emirates tarafından gerçekleştirilen uçuşlardan Mil kazanarak kullanabilmesi anlamına geliyor; aynı şekilde, Skywards üyeleri de Güney Afrika Havayolları tarafından gerçekleştirilen uçuşlardan Mil kazanarak kullanabiliyor.   İki şirket, ortak iş birliğine yönelik başka alanlarda da ayrı ayrı çalışmalar gerçekleştirecek ve birçok havacılık fonksiyonu dahilindeki en iyi uygulamaları, birbiriyle paylaşacak.   Emirates Güney Afrika’da Emirates, Güney Afrika’daki faaliyetlerine, 1995 yılında, Johannesburg’a düzenlediği uçuşlarla başladı ve o zamandan beri, Cape Town ve Durban’a olan uçuşlarla, ülkedeki varlığını arttırdı. Emirates, Johannesburg’a uçan ikonik A380 ile birlikte, Güney Afrika’ya, (dördü Johannesburg, üçü Cape Town ve biri Durban’a olmak üzere) sekiz günlük uçuş gerçekleştiriyor.   2016 yılında, Emirates’in, Güney Afrika ekonomisine olan etkisi üzerine yapılan bir araştırmada, Emirates Group’un toplam ekonomik katkısının, 2014/15 dönemi itibarıyla 417 milyon dolara ulaştığını ve 12,989 istihdam desteği sağladığını ortaya koydu. Emirates, o zamandan beri, Güney Afrika’ya olan uçuşlarındaki koltuk kapasitesini, günlük 2,572’den 3,101’e yükseltti ve bu da ekonomi ve istihdam üzerindeki Emirates etkisini daha da arttırmış oldu.   Emirates, dünyanın her yerinden gelen, iş ve eğlence için seyahat eden yolcuları, Güney Afrika’da seyahat edecekleri noktaya, Dubai’deki merkezinden ulaştırıyor. 2017/18 döneminde, Emirates, Güney Afrika’daki üç destinasyonuna ve bu destinasyonlardan, 1,7 milyondan fazla yolcu ve deniz ürünleri, meyve ve sebze, taze ve dondurulmuş et ürünleri, şarap, ilaç ve altın da dahil, 61,800 tonun üzerinde, yüksek değeri olan kargo taşıması gerçekleştirdi. 250 pilot ve 500 kabin ekibi üyesi ile birlikte, 1,000’den fazla Güney Afrika vatandaşı, Emirates Group tarafından istihdam ediliyor.   Emirates hakkında: Dünyanın en hızlı büyüyen havayolu şirketlerinden Emirates, bugüne kadar 500’ün üzerinde uluslararası ödül kazandı. Emirates, yolcularını altı kıtada, 85 ülkede 157 noktaya taşıyor. Emirates, İstanbul Atatürk ve İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanlarından haftada toplam 18 uçuş gerçekleştiriyor.

Emirates ve Güney Afrika Havayolları, Stratejik Ortaklıklarını Genişletti

Emirates Havayolu ve Güney Afrika Havayolları imzaladıkları yeni anlaşma ile daha önceki anlaşmalarını genişleterek, ortak uçuşlar ile birlikte yeni destinasyonlara hizmet verme konusunda büyük bir adım atmış oldular

 

Dünyanın en büyük uluslararası havayolu şirketi olan Emirates ve Güney Afrika’nın popüler havayolu şirketi olan Güney Afrika Havayolları, uçuş paylaşımı anlaşmalarında yapılan iyileştirmelerle birlikte hem Emirates hem de Güney Afrika Havayolları yolcuları için yeni destinasyonların açılmasını sağlayan, stratejik iş birliklerini daha da genişletiyor.

 

Güney Afrika Havayolları ve Emirates, şu anda hükümet onayı bekleyen, geliştirilmiş bir ticari ortaklık anlaşması imzaladı ve buna göre, iki şirket arasındaki ilişki, 1997’den beri aralarında, başarılı bir şekilde yürütülmekte olan ortak uçuş anlaşması sayesinde, ticari ve müşterilere yönelik geniş bir ağda, daha da pekişerek güçlenmiş olacak.

 

Güney Afrika Havayolları CEO’su Vuyani Jarana konuya dair yaptığı açıklamada: “Bu sözleşme, stratejimizin yerine getirilmesi ve ticari faaliyetlerimizin dönüştürülmesi bakımından, önemli bir adımın atıldığını ortaya koyuyor. Karşılıklı fayda sağlayan, geliştirilmiş bir ilişki içerisinde, aramızdaki sinerjileri keşfetmemize ve güçlendirmemize imkân tanıyacak. Bizim ve Emirates ’in küresel ağı birbirini tamamlıyor. Ortaklığımızın genişletilmesi, yolculara yönelik geri dönüş planımızın uygulamasında odaklanılan kilit alanları daha da güçlendirecek,” dedi.

 

Emirates Havayolu Başkanı Sir Tim Clark ise: “Güney Afrika Havayolları ile onlarca yıldır süregelen ilişkimizi, tam bir kararlılıkla sürdürüyoruz ve uçuş paylaşımı sözleşmemizde, önümüzdeki dönemde yapılacak olan genişletme, heyecan verici bir gelişme ve Güney Afrika’daki tarihimizde de önemli bir mihenk taşıdır.”

 

Dubai üzerinden çok sayıda şehre ve Güney Afrika’da daha fazla noktaya olan bağlantılarla ilgili daha fazla seçenek, esneklik ve kolaylık sunarak hem Güney Afrika Havayolları hem de Emirates yolcuları için daha fazla ulaşım imkânı sağlayan uçuş paylaşımı sözleşmesi ile, büyük bir başarı elde ettik. Sözleşmemizin kapsamının genişletilmesi, Güney Afrika Havayolları ile olan güçlü bağlar ve paylaşımın yanı sıra, söz konusu şirketler ve onların yolcuları için kazanımlar ve daha fazla başarı elde edilmesine imkân tanıyacağına dair inancımızı ortaya koyuyor” dedi.

 

Sadece 2017/18 dönemindeki bir yıllık süreçte, Emirates ve Güney Afrika Havayolları arasında yapılan uçuş paylaşımı sözleşmesi sayesinde, yaklaşık 90,000 yolcu, kusursuz seyahat ve daha fazla bağlantı imkanından faydalandı. Emirates, Güney Afrika’daki faaliyetlerine, 1995 yılında, Dubai ve Johannesburg arasında düzenlediği uçuşlarla başlamıştı. Güney Afrika Havayolları ve Emirates arasındaki ilişki ise, 20 yıl öncesine, paylaşım sözleşmesini yaptığı ve Güney Afrika Havayolları’nın, Emirates’ in Dubai’ye olan uçuşlarında yer almaya başladığı 1997 senesine dayanıyor.

 

İki şirket; kusursuz bağlantı imkanını sağlamak ve yolcu akışlarını daha da iyileştirmek üzere, küresel ağlarında, yolculara erişim noktalarında, kargo hizmetlerinde ve uçuş tarifelerinde daha fazla sinerji oluşturmak üzere çalışmalar yürütecek. Bağlantı hizmeti, gözde bölgesel pazarlara özel önem verilerek, Johannesburg üzerinden olan bağlantıların düzenlenmesi ile geliştirilecek.

 

Sık uçan yolculara yönelik programların ve Emirates’in Skywards ve Güney Afrika Havayolları’nın Voyager programlarının geliştirilmesine yönelik planlar da yeni sözleşmeye dahil edildi. Emirates, 2000 yılında, Voyager ortağı oldu. Bu, Voyager üyelerinin, Emirates tarafından gerçekleştirilen uçuşlardan Mil kazanarak kullanabilmesi anlamına geliyor; aynı şekilde, Skywards üyeleri de Güney Afrika Havayolları tarafından gerçekleştirilen uçuşlardan Mil kazanarak kullanabiliyor.

 

İki şirket, ortak iş birliğine yönelik başka alanlarda da ayrı ayrı çalışmalar gerçekleştirecek ve birçok havacılık fonksiyonu dahilindeki en iyi uygulamaları, birbiriyle paylaşacak.

 

Emirates Güney Afrika’da

Emirates, Güney Afrika’daki faaliyetlerine, 1995 yılında, Johannesburg’a düzenlediği uçuşlarla başladı ve o zamandan beri, Cape Town ve Durban’a olan uçuşlarla, ülkedeki varlığını arttırdı. Emirates, Johannesburg’a uçan ikonik A380 ile birlikte, Güney Afrika’ya, (dördü Johannesburg, üçü Cape Town ve biri Durban’a olmak üzere) sekiz günlük uçuş gerçekleştiriyor.

 

2016 yılında, Emirates’in, Güney Afrika ekonomisine olan etkisi üzerine yapılan bir araştırmada, Emirates Group’un toplam ekonomik katkısının, 2014/15 dönemi itibarıyla 417 milyon dolara ulaştığını ve 12,989 istihdam desteği sağladığını ortaya koydu. Emirates, o zamandan beri, Güney Afrika’ya olan uçuşlarındaki koltuk kapasitesini, günlük 2,572’den 3,101’e yükseltti ve bu da ekonomi ve istihdam üzerindeki Emirates etkisini daha da arttırmış oldu.

 

Emirates, dünyanın her yerinden gelen, iş ve eğlence için seyahat eden yolcuları, Güney Afrika’da seyahat edecekleri noktaya, Dubai’deki merkezinden ulaştırıyor. 2017/18 döneminde, Emirates, Güney Afrika’daki üç destinasyonuna ve bu destinasyonlardan, 1,7 milyondan fazla yolcu ve deniz ürünleri, meyve ve sebze, taze ve dondurulmuş et ürünleri, şarap, ilaç ve altın da dahil, 61,800 tonun üzerinde, yüksek değeri olan kargo taşıması gerçekleştirdi. 250 pilot ve 500 kabin ekibi üyesi ile birlikte, 1,000’den fazla Güney Afrika vatandaşı, Emirates Group tarafından istihdam ediliyor.

 

Emirates hakkında:

Dünyanın en hızlı büyüyen havayolu şirketlerinden Emirates, bugüne kadar 500’ün üzerinde uluslararası ödül kazandı. Emirates, yolcularını altı kıtada, 85 ülkede 157 noktaya taşıyor. Emirates, İstanbul Atatürk ve İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanlarından haftada toplam 18 uçuş gerçekleştiriyor.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2AeNPIL
via IFTTT

İGA’dan bir yıl içinde ikinci sermaye artırımı 5 ay sonra yeni artırımla sermaye, 7 milyar 368 milyon TL oldu… İstanbul Havalimanı’nın yapımını ve 25 yıllığına işletmesini üstlenen İGA, sermayesini 6 milyar 240 milyon TL’den 7 milyar 368 milyon TL’ye yükselterek aynı yıl içerisinde ikinci kez sermaye artırımına gitti. Bu son sermaye artırımı ile İGA’nın kurulduğu günden bu yana ortakların katkısı 1,7 milyar Avro’yu aştı. Türkiye’nin dünya sivil havacılığına armağanı olan İstanbul Havalimanı’nın yapımını ve işletmesini üstlenen İGA Havalimanları İşletmesi A.Ş., 2018 içerisinde ikinci defa sermaye artırımına gitti. İGA Havalimanı İşletmesi, 20 Aralık 2018 tarihli Genel Kurulu’nda alınan karar ile 6 milyar 240 milyon TL olan sermayesini 1 milyar 128 milyon TL artırarak, 7 milyar 368 milyon TL’ye çıkardı. Bu artırımla İGA ortaklarının şirkete sağlamış olduğu sermaye katkısı 1 milyar 791 milyon Avro’nun üzerine çıkmış oldu. İGA Havalimanı İşletmesi’nin Temmuz 2018’de 1 milyar 790 milyon TL olarak artırılan sermayesi, yeni yapılan 1 milyar 128 milyon TL’lik artırımla aynı yıl içerisinde toplamda 2 milyar 918 milyon TL artışla bir rekora imza attı. Bu sermaye artırımın yabancı para cinsinden karşılığı ise 535 milyon 567 bin Avro oldu. İGA’nın sermayesi, Türkiye’nin en büyük şirketleriyle aynı seviyeye yükseldi! İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu, aynı yıl içerisinde ikinci defa rekor seviyede sermaye artırımına gittiklerini belirterek; “İstanbul Havalimanı, Türkiye’nin geleceği adına hayata geçirilen en önemli projelerden birisidir. İstanbul’u dünyanın havacılık merkezi yapma hedefiyle çıktığımız bu yolda hissedarlarımız, Türkiye ekonomisine olan güvenlerini, bu yıl içinde ikinci kez sermaye artırarak göstermiştir. Havalimanımızın tam kapasiteyle hizmete girmesine sayılı günler kaldı. Tüm hazırlıklarımız tamamlanmış durumda. 29 Ekim’den bu yana 66 bin kişi havalimanımızdan uçtu. Büyük taşınmanın ardından İstanbul Havalimanı ile hem ülkemiz hem de bölgemiz için yeni bir dönem başlayacak. 2018 yılının ilk 6 ayında İstanbul’daki mevcut 2 havalimanından uçan yolcu sayısı 49 milyona yaklaştı. İnanıyorum ki; biz 70 milyonluk yolcu hedefimize önümüzdeki 1 yıl içerisinde ulaşacağız. Şu an İGA’nın sermayesi, Türkiye’nin en büyük şirketleriyle aynı seviyeye yükselmiş durumda. İşletme dönemimizle birlikte İGA olarak gerek istihdam tarafında gerekse ciromuzla ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağız” diye konuştu.

5 ay sonra yeni artırımla sermaye, 7 milyar 368 milyon TL oldu…

İstanbul Havalimanı’nın yapımını ve 25 yıllığına işletmesini üstlenen İGA, sermayesini 6 milyar 240 milyon TL’den 7 milyar 368 milyon TL’ye yükselterek aynı yıl içerisinde ikinci kez sermaye artırımına gitti. Bu son sermaye artırımı ile İGA’nın kurulduğu günden bu yana ortakların katkısı 1,7 milyar Avro’yu aştı.

Türkiye’nin dünya sivil havacılığına armağanı olan İstanbul Havalimanı’nın yapımını ve işletmesini üstlenen İGA Havalimanları İşletmesi A.Ş., 2018 içerisinde ikinci defa sermaye artırımına gitti.

İGA Havalimanı İşletmesi, 20 Aralık 2018 tarihli Genel Kurulu’nda alınan karar ile 6 milyar 240 milyon TL olan sermayesini 1 milyar 128 milyon TL artırarak, 7 milyar 368 milyon TL’ye çıkardı. Bu artırımla İGA ortaklarının şirkete sağlamış olduğu sermaye katkısı 1 milyar 791 milyon Avro’nun üzerine çıkmış oldu.

İGA Havalimanı İşletmesi’nin Temmuz 2018’de 1 milyar 790 milyon TL olarak artırılan sermayesi, yeni yapılan 1 milyar 128 milyon TL’lik artırımla aynı yıl içerisinde toplamda 2 milyar 918 milyon TL artışla bir rekora imza attı. Bu sermaye artırımın yabancı para cinsinden karşılığı ise 535 milyon 567 bin Avro oldu.

İGA’nın sermayesi, Türkiye’nin en büyük şirketleriyle aynı seviyeye yükseldi!

İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu, aynı yıl içerisinde ikinci defa rekor seviyede sermaye artırımına gittiklerini belirterek; “İstanbul Havalimanı, Türkiye’nin geleceği adına hayata geçirilen en önemli projelerden birisidir. İstanbul’u dünyanın havacılık merkezi yapma hedefiyle çıktığımız bu yolda hissedarlarımız, Türkiye ekonomisine olan güvenlerini, bu yıl içinde ikinci kez sermaye artırarak göstermiştir. Havalimanımızın tam kapasiteyle hizmete girmesine sayılı günler kaldı. Tüm hazırlıklarımız tamamlanmış durumda. 29 Ekim’den bu yana 66 bin kişi havalimanımızdan uçtu. Büyük taşınmanın ardından İstanbul Havalimanı ile hem ülkemiz hem de bölgemiz için yeni bir dönem başlayacak. 2018 yılının ilk 6 ayında İstanbul’daki mevcut 2 havalimanından uçan yolcu sayısı 49 milyona yaklaştı. İnanıyorum ki; biz 70 milyonluk yolcu hedefimize önümüzdeki 1 yıl içerisinde ulaşacağız. Şu an İGA’nın sermayesi, Türkiye’nin en büyük şirketleriyle aynı seviyeye yükselmiş durumda. İşletme dönemimizle birlikte İGA olarak gerek istihdam tarafında gerekse ciromuzla ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağız” diye konuştu.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2LFq9Sp
via IFTTT

İGA’dan bir yıl içinde ikinci sermaye artırımı


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2LFq9Sp

Setur online çekiliş kampanyası ile ödül kazanan talihliler hediyelerine kavuştu


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2EReVtg

Setur online çekiliş kampanyası ile ödül kazanan talihliler hediyelerine kavuştu Setur online çekiliş kampanyası ile ödül kazanan talihliler hediyelerine kavuştu Setur’un web sitesi ve mobil uygulaması üzerinden yapılan rezervasyonlar için düzenlediği çekilişin büyük ödülü 2018 model Fiat 500’ü kazanan Batıkan Güzeller, aracını Setur’dan teslim aldı. Türkiye’nin önde gelen turizm şirketlerinden Setur’un online ve mobil uygulaması üzerinden hizmet verdiği müşterileri arasında düzenlediği çekilişin kazananları hediyelerine kavuştu. Çekilişin en büyük hediyesi olan 2018 model Fiat 500 S6 Lounge 1.2 Fire 69 HP Dualogic Tutku Kırmızı renkli aracı İzmir’den kazanan Batıkan Güzeller, aracını Setur Suadiye şubesinde Setur Turizmden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Tomruk’tan teslim aldı. Setur’un çekilişinde ayrıca 2 kişi Beko Quatro UHD 4K TV, 10 kişi Beko 4W LED TV ve 10 kişi de 500 TL değerinde Setur hediye çeki kazandı. 14 Kasım’da Hürriyet Gazetesi’nde yayımlanan çekiliş sonuçlarının ardından kazanan talihliler hediyelerine kavuştular. SETUR HAKKINDA 1965 yılında Koç Holding şirketlerinden biri olarak kurulan Setur, turizm alanında yurt içi ve yurt dışına dönük tur operatörlüğü ile otel satışı, IATA uçak bileti satışı, vize hizmetleri, kongre ve seminer organizasyonları, outgoing ve yurt dışı eğitim başlıklarında hizmetler sunuyor. 2001 yılında Türkiye’nin en büyük online kurumsal seyahat portalı BookinTurkey.com’u bünyesine alan Setur, 2017 yılında bu platformu Seturbiz.com ismiyle yenileyerek dijital alanda da önemli bir atılım gerçekleştirdi. Setur’un 50 yılı aşkın sektör tecrübesi ve üstün hizmet kalitesiyle, kişiye özel deneyim ve macera seyahatleri sunmak üzere hayata geçirdiği markası SeturSelect, müşterilerine unutulmaz tatil deneyimleri sağlıyor. Duty Free işletmeciliğinde Türkiye’nin en köklü ve en yaygın markası olan Setur Duty Free, tüm yurda yayılan havalimanları, kara sınır kapıları ve deniz limanlarında yaklaşık 15 bin metrekarelik alanda, 20 bölge 49 mağazasıyla gümrüksüz satış mağazaları işletmeciliği yapmaya devam ediyor.1990 yılında kurulan Setair filosunda ise 14 yolcu kapasiteli 2 adet ultra uzun menzilli 2017 Model Falcon 8X ve 2015 Model Falcon 7X tipi jet, 9 yolcu kapasiteli 2 adet çift motorlu Leonardo (Agusta Westland) AW139 tipi helikopter ve 1 adet 8 yolcu kapasiteli Cessna Grand Caravan C208 tipi deniz uçağı bulunuyor.

Setur online çekiliş kampanyası ile ödül kazanan talihliler hediyelerine kavuştu

Setur’un web sitesi ve mobil uygulaması üzerinden yapılan rezervasyonlar için düzenlediği çekilişin büyük ödülü 2018 model Fiat 500’ü kazanan Batıkan Güzeller, aracını Setur’dan teslim aldı.

Türkiye’nin önde gelen turizm şirketlerinden Setur’un online ve mobil uygulaması üzerinden hizmet verdiği müşterileri arasında düzenlediği çekilişin kazananları hediyelerine kavuştu. Çekilişin en büyük hediyesi olan 2018 model Fiat 500 S6 Lounge 1.2 Fire 69 HP Dualogic Tutku Kırmızı renkli aracı İzmir’den kazanan Batıkan Güzeller, aracını Setur Suadiye şubesinde Setur Turizmden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Tomruk’tan teslim aldı.

Setur’un çekilişinde ayrıca 2 kişi Beko Quatro UHD 4K TV, 10 kişi Beko 4W LED TV ve 10 kişi de 500 TL değerinde Setur hediye çeki kazandı. 14 Kasım’da Hürriyet Gazetesi’nde yayımlanan çekiliş sonuçlarının ardından kazanan talihliler hediyelerine kavuştular.

SETUR HAKKINDA

1965 yılında Koç Holding şirketlerinden biri olarak kurulan Setur, turizm alanında yurt içi ve yurt dışına dönük tur operatörlüğü ile otel satışı, IATA uçak bileti satışı, vize hizmetleri, kongre ve seminer organizasyonları, outgoing ve yurt dışı eğitim başlıklarında hizmetler sunuyor. 2001 yılında Türkiye’nin en büyük online kurumsal seyahat portalı BookinTurkey.com’u bünyesine alan Setur, 2017 yılında bu platformu Seturbiz.com ismiyle yenileyerek dijital alanda da önemli bir atılım gerçekleştirdi. Setur’un 50 yılı aşkın sektör tecrübesi ve üstün hizmet kalitesiyle, kişiye özel deneyim ve macera seyahatleri sunmak üzere hayata geçirdiği markası SeturSelect, müşterilerine unutulmaz tatil deneyimleri sağlıyor.

Duty Free işletmeciliğinde Türkiye’nin en köklü ve en yaygın markası olan Setur Duty Free, tüm yurda yayılan havalimanları, kara sınır kapıları ve deniz limanlarında yaklaşık 15 bin metrekarelik alanda, 20 bölge 49 mağazasıyla gümrüksüz satış mağazaları işletmeciliği yapmaya devam ediyor.1990 yılında kurulan Setair filosunda ise 14 yolcu kapasiteli 2 adet ultra uzun menzilli 2017 Model Falcon 8X ve 2015 Model Falcon 7X tipi jet, 9 yolcu kapasiteli 2 adet çift motorlu Leonardo (Agusta Westland) AW139 tipi helikopter ve 1 adet 8 yolcu kapasiteli Cessna Grand Caravan C208 tipi deniz uçağı bulunuyor.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2EReVtg
via IFTTT

24 Aralık 2018 Pazartesi

​Yeni yılı bembeyaz dişlerle karşılayın Yeni yılı bembeyaz dişlerle karşılayın Yılbaşına sayılı günler kaldı. Kendinize en sağlıklı yeni yıl hediyesini verin ve güzel bir gülümseme için pırıl pırıl bembeyaz dişlere kavuşun. Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Dişlerini beyazlatan hastalarımız, daha sağlıklı ve çekici bir görünüm kazandıkları gibi, kendilerine güvenleri de artıyor ve kesinlikle daha çok gülümsüyorlar” diyor. “Yeni yılı bembeyaz dişlerle karşılamak zor değil” diyen Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Dişlerde renklenme gülüşümüzün güzelliğini ve çekiciliğini olumsuz yönde etkiler. Diş lekelenmesi ve renklenmesi; ağız hijyeninin yetersizliği, kafein, şekerli, asitli ve renkli gıdalar, sigara, puro gibi tütün ürünlerinin tüketimi ve yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan bir görüntüdür” diyerek uyarıyor. DAHA ÇEKİCİ VE SAĞLIKLI BİR GÖRÜNÜM Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Renklenmiş ve doğuştan koyu renkli olan dişleri, estetik diş hekimliğinde son yılların en gözde trendi olan ‘Teeth Bleeching’ dediğimiz diş beyazlatma sistemi ile sekiz tona kadar açmak ve daha beyaz, daha ışıltılı dişlere sahip olmak mümkün. Diş beyazlatma işlemi sonucunda hastalarımız daha güzel bir gülümseyiş, daha sağlıklı ve çekici bir görünüm kazandıkları gibi, kendilerine güvenleri artıyor ve kesinlikle daha çok gülümsüyorlar” diyor. ÖZEL BEYAZLATMA JELLERİ KULLANILIR Diş Hekimi Pertev Kökdemir, son dönemde kadın hastalarda olduğu gibi erkek hastalar arasında da oldukça popüler olan ‘Diş Beyazlatma’ uygulamasını şu sözlerle anlatıyor: “Estetik diş hekimliğinin son derece güvenli bir uygulaması olan diş beyazlatma, diğer adıyla bleeching işlemi ofis ve ev uygulamaları olmak üzere iki şekilde yapılır. Öncelikle klinikte, diş hekimi kontrolünde, hastaya diş eti, dudak ve yumuşak dokuları korumak için özel jel ve ekartörler uygulanır. Daha sonra dişlerin beyazlamasını sağlayan özel beyazlatma jelleri sürülür ve beyazlatma işlemine başlanır. Yaklaşık 40 dakika-1 saat boyunca beyazlatma işlemi devam eder ve gerekirse seans tekrarı yapılarak istenilen beyazlığa ulaşılır. Bu işlem ofis beyazlatmasıdır. GEÇİCİ BİR HASSASİYET OLUŞABİLİR Diş beyazlığının devamı ve renklenmenin geri dönüşümünü engellemek amacıyla ya da ‘ev beyazlatması’ yapmak isteyen hastalar için her hastaya özel, alt ve üst çene dişleri için plaklar hazırlanır ve hastaya bu plaklara sürüp evde uygulaması için özel beyazlatma ajanları verilir. Bu uygulama ev beyazlatmasıdır. Diş beyazlatma işlemi özellikle hekim kontrolünde uygulandığında son derece güvenli bir uygulamadır. Uygulama esnasında dişlerde geçici olarak hassasiyet görülebilir. Bu hassasiyet kalıcı değildir.” Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Beyazlatma uygulaması hekim kontrolünde yapıldığında dişlere ve diş etlerine hiçbir şekilde zarar vermez” diyor.

Yeni yılı bembeyaz dişlerle karşılayın

Yılbaşına sayılı günler kaldı. Kendinize en sağlıklı yeni yıl hediyesini verin ve güzel bir gülümseme için pırıl pırıl bembeyaz dişlere kavuşun.

Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Dişlerini beyazlatan hastalarımız, daha sağlıklı ve çekici bir görünüm kazandıkları gibi, kendilerine güvenleri de artıyor ve kesinlikle daha çok gülümsüyorlar” diyor.

“Yeni yılı bembeyaz dişlerle karşılamak zor değil” diyen Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Dişlerde renklenme gülüşümüzün güzelliğini ve çekiciliğini olumsuz yönde etkiler. Diş lekelenmesi ve renklenmesi; ağız hijyeninin yetersizliği, kafein, şekerli, asitli ve renkli gıdalar, sigara, puro gibi tütün ürünlerinin tüketimi ve yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan bir görüntüdür” diyerek uyarıyor.

DAHA ÇEKİCİ VE SAĞLIKLI BİR GÖRÜNÜM

Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Renklenmiş ve doğuştan koyu renkli olan dişleri, estetik diş hekimliğinde son yılların en gözde trendi olan ‘Teeth Bleeching’ dediğimiz diş beyazlatma sistemi ile sekiz tona kadar açmak ve daha beyaz, daha ışıltılı dişlere sahip olmak mümkün. Diş beyazlatma işlemi sonucunda hastalarımız daha güzel bir gülümseyiş, daha sağlıklı ve çekici bir görünüm kazandıkları gibi, kendilerine güvenleri artıyor ve kesinlikle daha çok gülümsüyorlar” diyor.

ÖZEL BEYAZLATMA JELLERİ KULLANILIR

Diş Hekimi Pertev Kökdemir, son dönemde kadın hastalarda olduğu gibi erkek hastalar arasında da oldukça popüler olan ‘Diş Beyazlatma’ uygulamasını şu sözlerle anlatıyor:

“Estetik diş hekimliğinin son derece güvenli bir uygulaması olan diş beyazlatma, diğer adıyla bleeching işlemi ofis ve ev uygulamaları olmak üzere iki şekilde yapılır. Öncelikle klinikte, diş hekimi kontrolünde, hastaya diş eti, dudak ve yumuşak dokuları korumak için özel jel ve ekartörler uygulanır. Daha sonra dişlerin beyazlamasını sağlayan özel beyazlatma jelleri sürülür ve beyazlatma işlemine başlanır. Yaklaşık 40 dakika-1 saat boyunca beyazlatma işlemi devam eder ve gerekirse seans tekrarı yapılarak istenilen beyazlığa ulaşılır. Bu işlem ofis beyazlatmasıdır.

GEÇİCİ BİR HASSASİYET OLUŞABİLİR

Diş beyazlığının devamı ve renklenmenin geri dönüşümünü engellemek amacıyla ya da ‘ev beyazlatması’ yapmak isteyen hastalar için her hastaya özel, alt ve üst çene dişleri için plaklar hazırlanır ve hastaya bu plaklara sürüp evde uygulaması için özel beyazlatma ajanları verilir. Bu uygulama ev beyazlatmasıdır. Diş beyazlatma işlemi özellikle hekim kontrolünde uygulandığında son derece güvenli bir uygulamadır. Uygulama esnasında dişlerde geçici olarak hassasiyet görülebilir. Bu hassasiyet kalıcı değildir.”

Diş Hekimi Pertev Kökdemir, “Beyazlatma uygulaması hekim kontrolünde yapıldığında dişlere ve diş etlerine hiçbir şekilde zarar vermez” diyor.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2V4uEu1
via IFTTT