İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN TERMİNAL BİNASI 10 YAŞINDA İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN TERMİNAL BİNASI 10 YAŞINDA Türkiye’nin ikinci, Avrupa’nın ise 12’nci büyük havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 31 Ekim 2009 tarihinde hizmete açtığı mevcut terminal binasında bugüne kadar geçen 10 yıllık süreçte yaklaşık 240 milyon yolcuyu ağırladı. 10 yılda yolcu sayısını 6 kat artıran İSG, bu hızlı büyümeye cevap verebilmek için şimdi de yeni bir terminal binası inşa ederek toplam yolcu kapasitesini senelik 65 milyona çıkarmayı hedefliyor. Türkiye’nin ikinci, Avrupa’nın ise 12’nci büyük havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nın terminal işletmecisi İSG tarafından 31 Ekim 2009 tarihinde hizmete sokulan terminal binası, 10 yılını geride bırakıyor. Türk sivil havacılığının en önemli yatırımlarından biri olan Sabiha Gökçen Havalimanı terminali geride bıraktığımız 10 yılda yaklaşık 240 milyon misafire ev sahipliği yaptı. 2009 yılı sonunda 6.6 milyon yolcuyu ağırlayan Sabiha Gökçen Havalimanı, 10 yılda yolcu sayısını 6 kat artırarak 2019 yılı sonunda 36 milyon yolcuya ulaşmayı hedefliyor. Geride kalan 10 yıllık sürede 2009-2015 yılları arasında ard arda 7 sene Avrupa’nın en hızlı büyüyen havalimanı olma ünvanını da elde eden Sabiha Gökçen Havalimanı, yine bu 10 yıllık süre zarfında yurtiçinde ve yurtdışında onlarca ödülün de sahibi oldu. Hizmete girdiği 2009 yılında 34 milyon yıllık yolcu kapasitesi bulunan yolcu terminali, 31 Temmuz 2018 tarihinde hizmete giren iç hatlar ek binası ile birlikte bu kapasitesini yıllık 41 milyona çıkarırken, toplam terminal alanı da 205 bin metrekareye ulaştı İç hatlar yolcu sayısı açısından Türkiye’de ilk sırada bulunan Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan halen yurtiçinde ve yurtdışında toplam 170 ayrı noktaya uçuş yapılıyor. Öte yandan Sabiha Gökçen Havalimanı terminal binası 8.0 şiddetinde bir depreme dayanıklı olarak inşa edildi. Terminal binası bu özelliği sayesinde dünyaca ünlü bilim dergisi Popular Science tarafından dünyada depreme en dayanıklı ve en güvenli 5 binadan biri seçildi. Sabiha Gökçen Havalimanı terminal işletmecisi İSG, 2011 yılında Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından aldığı sertifika ile Türkiye’nin ilk engelsiz havalimanı kuruluşu olma özelliğine de sahip. Sabiha Gökçen Havalimanı işletmecisi İSG’nin CEO’su Ersel Göral, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “İstanbul’un dünyaya açılan kapısı Sabiha Gökçen Havalimanı terminal binasının 10 yılı rekorlar, başarılar ve ödüllerle dolu. Bundan sonraki süreçte tüm bu başarıların üstüne yenilerini eklemeyi ve yepyeni başarı hikâyeleri yazmayı amaçlıyoruz. İstanbul Havalimanı’nın açılması ve Atatürk Havalimanı’nın kapanması ile birlikte artık İstanbul’un şehir havalimanı kimliğine kavuştuk. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da misafirlerimizi sevdiklerine ve hayallerine yakınlaştırmaya devam edeceğiz” dedi. Sabiha Gökçen yolcularına zaman ve konfor kazandıracak yeni teknolojilere yatırım yapmayı sürdürdüklerini belirten Göral, şu bilgileri verdi: “Güvenlik girişinden itibaren check-in, pasaport kontrolü ve gate bölgelerinde hayata geçirdiğimiz teknolojik ve inovatif yatırımlarla misafirlerimize artık daha hızlı ve daha güvenli seyahat imkânı sunuyoruz. İstanbul’un şehir havalimanı olarak, artan yolcu sayımıza en iyi şekilde hizmet verebilmek açısından bizim için büyük önem arz eden ikinci pistimizin ve metro bağlantısının 2020 yılında hizmete girmesini heyecan ve sabırsızlıkla bekliyoruz. Tüm bunların yanında 2020 yılında önemli bir başka hedefimiz de, yolcu kapasitemizi yıllık 41 milyondan 65 milyona çıkartacak olan yeni terminal binamızın temelini atmak olacak. İSG olarak Türkiye’nin 2023 vizyonuna uygun şekilde, sadece yurtiçinde değil, yurtdışında da Türkiye’nin güçlü bir havacılık markası olmak için çalışmalarımız aralıksız devam edecek.”

İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN TERMİNAL BİNASI 10 YAŞINDA

Türkiye’nin ikinci, Avrupa’nın ise 12’nci büyük havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 31 Ekim 2009 tarihinde hizmete açtığı mevcut terminal binasında bugüne kadar geçen 10 yıllık süreçte yaklaşık 240 milyon yolcuyu ağırladı. 10 yılda yolcu sayısını 6 kat artıran İSG, bu hızlı büyümeye cevap verebilmek için şimdi de yeni bir terminal binası inşa ederek toplam yolcu kapasitesini senelik 65 milyona çıkarmayı hedefliyor.

Türkiye’nin ikinci, Avrupa’nın ise 12’nci büyük havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nın terminal işletmecisi İSG tarafından 31 Ekim 2009 tarihinde hizmete sokulan terminal binası, 10 yılını geride bırakıyor. Türk sivil havacılığının en önemli yatırımlarından biri olan Sabiha Gökçen Havalimanı terminali geride bıraktığımız 10 yılda yaklaşık 240 milyon misafire ev sahipliği yaptı. 2009 yılı sonunda 6.6 milyon yolcuyu ağırlayan Sabiha Gökçen Havalimanı, 10 yılda yolcu sayısını 6 kat artırarak 2019 yılı sonunda 36 milyon yolcuya ulaşmayı hedefliyor.

Geride kalan 10 yıllık sürede 2009-2015 yılları arasında ard arda 7 sene Avrupa’nın en hızlı büyüyen havalimanı olma ünvanını da elde eden Sabiha Gökçen Havalimanı, yine bu 10 yıllık süre zarfında yurtiçinde ve yurtdışında onlarca ödülün de sahibi oldu. Hizmete girdiği 2009 yılında 34 milyon yıllık yolcu kapasitesi bulunan yolcu terminali, 31 Temmuz 2018 tarihinde hizmete giren iç hatlar ek binası ile birlikte bu kapasitesini yıllık 41 milyona çıkarırken, toplam terminal alanı da 205 bin metrekareye ulaştı İç hatlar yolcu sayısı açısından Türkiye’de ilk sırada bulunan Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan halen yurtiçinde ve yurtdışında toplam 170 ayrı noktaya uçuş yapılıyor.

Öte yandan Sabiha Gökçen Havalimanı terminal binası 8.0 şiddetinde bir depreme dayanıklı olarak inşa edildi. Terminal binası bu özelliği sayesinde dünyaca ünlü bilim dergisi Popular Science tarafından dünyada depreme en dayanıklı ve en güvenli 5 binadan biri seçildi. Sabiha Gökçen Havalimanı terminal işletmecisi İSG, 2011 yılında Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından aldığı sertifika ile Türkiye’nin ilk engelsiz havalimanı kuruluşu olma özelliğine de sahip.

Sabiha Gökçen Havalimanı işletmecisi İSG’nin CEO’su Ersel Göral, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

“İstanbul’un dünyaya açılan kapısı Sabiha Gökçen Havalimanı terminal binasının 10 yılı rekorlar, başarılar ve ödüllerle dolu. Bundan sonraki süreçte tüm bu başarıların üstüne yenilerini eklemeyi ve yepyeni başarı hikâyeleri yazmayı amaçlıyoruz. İstanbul Havalimanı’nın açılması ve Atatürk Havalimanı’nın kapanması ile birlikte artık İstanbul’un şehir havalimanı kimliğine kavuştuk. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da misafirlerimizi sevdiklerine ve hayallerine yakınlaştırmaya devam edeceğiz” dedi.

Sabiha Gökçen yolcularına zaman ve konfor kazandıracak yeni teknolojilere yatırım yapmayı sürdürdüklerini belirten Göral, şu bilgileri verdi:

“Güvenlik girişinden itibaren check-in, pasaport kontrolü ve gate bölgelerinde hayata geçirdiğimiz teknolojik ve inovatif yatırımlarla misafirlerimize artık daha hızlı ve daha güvenli seyahat imkânı sunuyoruz. İstanbul’un şehir havalimanı olarak, artan yolcu sayımıza en iyi şekilde hizmet verebilmek açısından bizim için büyük önem arz eden ikinci pistimizin ve metro bağlantısının 2020 yılında hizmete girmesini heyecan ve sabırsızlıkla bekliyoruz. Tüm bunların yanında 2020 yılında önemli bir başka hedefimiz de, yolcu kapasitemizi yıllık 41 milyondan 65 milyona çıkartacak olan yeni terminal binamızın temelini atmak olacak. İSG olarak Türkiye’nin 2023 vizyonuna uygun şekilde, sadece yurtiçinde değil, yurtdışında da Türkiye’nin güçlü bir havacılık markası olmak için çalışmalarımız aralıksız devam edecek.”

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/321zgmP
via IFTTT

Avrupa’dan 5G uyarısı

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/34dTvPz

Avrupa’dan 5G uyarısı Avrupa Birliği, 5G teknolojisinin karşılaşabileceği siber risklerle ilgili uyarıda bulundu 3G ve 4G teknolojilerinden sonra 5G mobil şebekelerinin hayata geçirilmesine yönelik küresel hazırlıklar, bilişim ve telekomünikasyon dünyasının en önemli gündem konularından biri. Ancak teknoloji karmaşık ve taraf sayısı çok fazla. Siber güvenlik kuruluşu ESET’in paylaştığı bilgiye göre, Avrupa Birliği 5G’yi mercek altına aldı ve bu teknolojiyle ilgili siber risk uyarılarında bulundu. 5G yani 5. nesil mobil telekomünikasyon hizmeti ile dördüncü nesil teknolojinin yaklaşık 10 katı daha hızlı veri iletimi sağlanması hedefleniyor. Fakat, 3G ve 4G şebekelerinden yapılacak geçiş, birçok riski barındıran ve teknolojik anlamda karmaşık bir iş olarak öne çıkıyor. Konu, Avrupa ülkelerinin de sıcak gündeminde yer alırken, Avrupa Komisyonu ile Avrupa Ağ ve Bilgi Güvenliği Ajansı (ENISA), 5G ağlardaki siber güvenlik sorunlarının değerlendirildiği bir rapor yayınladı. Kaygı duyulan senaryolar Raporda olası riskler ele alınıyor ve hatta, 5G dünyasını yönetmenin zorlu olabileceğini değerlendiren bazı senaryolara yer veriliyor. AB üyesi ülkelerin kaygı duydukları senaryolar arasında 5G şebekelerinin yerel ya da küresel olarak çökmesi, akışın ya da verilerin gizlice izlenmesi, değiştirilmesi veya yönlendirilmesi, ayrıca dijital altyapılar ve bilgi sistemlerinin yok edilmesi ya da değiştirilmesi yer alıyor. Acil yardım hizmetleri ve ilk müdahale ekipleri gibi temel alanları etkileyecek bir kesintiye neden olacak karmaşık bir saldırı, böylesi bir senaryoya örnek olarak veriliyor. İnsan hatası, bilgisayar korsanları, suç örgütleri… Antivirüs ve internet güvenliği kuruluşu ESET’in dikkat çektiği raporda, geleceğin 5G altyapısına saldıracak ana tehdit aktörleri ve bunların motivasyon kaynakları da kategoriler halinde sunuluyor. Tehditler arasında insan hatası sonucu çıkan durumların yanı sıra bireysel bilgisayar korsanları, politik amaçlı hackerlerden oluşan gruplar, organize suç örgütleri, siber teröristler ya da devlet destekli aktörlerin yol açacağı olaylar bulunuyor. Saldırı yüzeyi genişliyor AB’nin üstesinden gelmesi gereken güvenlik sorunları arasında üçüncü parti tedarikçilerin şebelere erişimi ve üçüncü parti sistemlerin kullanımı var. Raporun işaret ettiği gibi, teknolojik değişiklikler tehdit aktörleri için genel saldırı yüzeyini genişletiyor ve olası giriş noktalarının sayısını artırıyor. Bunun kısmen nedeni şebekelerin daha az merkezi bir mimariye sahip olmaları ve 5G donanımında artan yazılım kullanımıdır. Dolayısıyla özellikle tedarikçilerin bireysel risk profillerini ve genel olarak tedarik zincirini değerlendirmenin önemi, AB’nin işaret ettiği başka bir unsur olarak raporda dikkat çekiyor.

Avrupa Birliği, 5G teknolojisinin karşılaşabileceği siber risklerle ilgili uyarıda bulundu

3G ve 4G teknolojilerinden sonra 5G mobil şebekelerinin hayata geçirilmesine yönelik küresel hazırlıklar, bilişim ve telekomünikasyon dünyasının en önemli gündem konularından biri. Ancak teknoloji karmaşık ve taraf sayısı çok fazla. Siber güvenlik kuruluşu ESET’in paylaştığı bilgiye göre, Avrupa Birliği 5G’yi mercek altına aldı ve bu teknolojiyle ilgili siber risk uyarılarında bulundu.

5G yani 5. nesil mobil telekomünikasyon hizmeti ile dördüncü nesil teknolojinin yaklaşık 10 katı daha hızlı veri iletimi sağlanması hedefleniyor. Fakat, 3G ve 4G şebekelerinden yapılacak geçiş, birçok riski barındıran ve teknolojik anlamda karmaşık bir iş olarak öne çıkıyor.

Konu, Avrupa ülkelerinin de sıcak gündeminde yer alırken, Avrupa Komisyonu ile Avrupa Ağ ve Bilgi Güvenliği Ajansı (ENISA), 5G ağlardaki siber güvenlik sorunlarının değerlendirildiği bir rapor yayınladı.

Kaygı duyulan senaryolar

Raporda olası riskler ele alınıyor ve hatta, 5G dünyasını yönetmenin zorlu olabileceğini değerlendiren bazı senaryolara yer veriliyor. AB üyesi ülkelerin kaygı duydukları senaryolar arasında 5G şebekelerinin yerel ya da küresel olarak çökmesi, akışın ya da verilerin gizlice izlenmesi, değiştirilmesi veya yönlendirilmesi, ayrıca dijital altyapılar ve bilgi sistemlerinin yok edilmesi ya da değiştirilmesi yer alıyor.

Acil yardım hizmetleri ve ilk müdahale ekipleri gibi temel alanları etkileyecek bir kesintiye neden olacak karmaşık bir saldırı, böylesi bir senaryoya örnek olarak veriliyor.

İnsan hatası, bilgisayar korsanları, suç örgütleri…

Antivirüs ve internet güvenliği kuruluşu ESET’in dikkat çektiği raporda, geleceğin 5G altyapısına saldıracak ana tehdit aktörleri ve bunların motivasyon kaynakları da kategoriler halinde sunuluyor. Tehditler arasında insan hatası sonucu çıkan durumların yanı sıra bireysel bilgisayar korsanları, politik amaçlı hackerlerden oluşan gruplar, organize suç örgütleri, siber teröristler ya da devlet destekli aktörlerin yol açacağı olaylar bulunuyor.

Saldırı yüzeyi genişliyor

AB’nin üstesinden gelmesi gereken güvenlik sorunları arasında üçüncü parti tedarikçilerin şebelere erişimi ve üçüncü parti sistemlerin kullanımı var. Raporun işaret ettiği gibi, teknolojik değişiklikler tehdit aktörleri için genel saldırı yüzeyini genişletiyor ve olası giriş noktalarının sayısını artırıyor.

Bunun kısmen nedeni şebekelerin daha az merkezi bir mimariye sahip olmaları ve 5G donanımında artan yazılım kullanımıdır. Dolayısıyla özellikle tedarikçilerin bireysel risk profillerini ve genel olarak tedarik zincirini değerlendirmenin önemi, AB’nin işaret ettiği başka bir unsur olarak raporda dikkat çekiyor.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/34dTvPz
via IFTTT

SHG Airshow’ un “vazgeçilmezlerini”, Gyrocopterin Hocalarını kaybetti

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/34bn6sR

SHG Airshow’ un “vazgeçilmezlerini”, Gyrocopterin Hocalarını kaybetti KKTC Geçitkale Havaalanı’nda Hava Sporları Federasyonu’na ait bir eğitim uçağı düştü. Eğitim uçağındaki deneyimli pilot Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya yaşamını yitirdi Geçitkale’deki uçak kazasında yaşamını yitiren deneyimli pilot Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya, 2015 yılında helikoptere benzeyen gyrocopter (gyroplane) adındaki hava araçlarıyla bir ilki gerçekleştirmişti. Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya, gyrokopterle İstanbul’dan KKTC’ye uçmuşlardı. Polis Basın Subaylığından yapılan açıklamada, saat 12.50 sularında meydana gelen olayda, uçağın eğitim uçuşu sırasında henüz tespit edilemeyen sebeple Gazimağusa’daki Geçitkale Havaalanı pisti yakınlarında düştüğü kaydedildi. Polis, uçakta bulunan Serkan Özcezarlı (46) ve Hakan Çetinkaya‘nın (46) yaşamını yitirdiğini açıkladı. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, kazanın ardından başsağlığı ve taziye mesajı yayımladı.

KKTC Geçitkale Havaalanı’nda Hava Sporları Federasyonu’na ait bir eğitim uçağı düştü. Eğitim uçağındaki deneyimli pilot Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya yaşamını yitirdi

Geçitkale’deki uçak kazasında yaşamını yitiren deneyimli pilot Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya,  2015 yılında helikoptere benzeyen gyrocopter (gyroplane) adındaki hava araçlarıyla bir ilki gerçekleştirmişti.

Serkan  Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya, gyrokopterle İstanbul’dan KKTC’ye uçmuşlardı.

Polis Basın Subaylığından yapılan açıklamada, saat 12.50 sularında meydana gelen olayda, uçağın eğitim uçuşu sırasında henüz tespit edilemeyen sebeple Gazimağusa’daki Geçitkale Havaalanı pisti yakınlarında düştüğü kaydedildi.

Polis, uçakta bulunan Serkan Özcezarlı (46) ve Hakan Çetinkaya‘nın (46) yaşamını yitirdiğini açıkladı.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, kazanın ardından başsağlığı ve taziye mesajı yayımladı.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/34bn6sR
via IFTTT

flydubai 10. Yılını Kutladı!

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2JuGtp2

flydubai 10. Yılını Kutladı! flydubai 10. Yılını Kutladı! 2010 yılından bu yana Dubai-İstanbul arası karşılıklı seferlerini sürdüren flydubai Havayolları, globalde 10. Türkiye’de ise 9. yılını İstanbul’da acenteleriyle kutladı. Kurulduğu günden bu yana 50 milyon yolcu taşıyan havayolu şirketi, 2020 yılına dair planlarını iş ortaklarıyla da paylaştı. Bu sene globalde 10., Türkiye’de ise 9. yılını kutlayan flydubai, yoğun bir yaz sezonunun ardından Türkiye’deki acenteleriyle bir araya geldi. Nisan 2019 itibarıyla flydubai Havayolları’nın Türkiye Resmi Temsilcisi olan istyatur’un organize ettiği geceye katılan 100’ü aşkın acente, yoğun geçecek kış dönemi için enerji toplarken şirketin beklentilerine ve iş planlarına dair gelişmeleri birinci ağızdan dinledi. Gecede flydubai GSA (Türkiye Genel Satış Acentesi) Müdürü Şebnem Bilgin, 24 saatte Dubai vizesi hizmetinden Holidays by flydubai ve Emirates Skywords sadakat programına kadar birçok yenilikten bahsetti. 2010 yılından bu yana Dubai Uluslararası Havaalanı ve Sabiha Gökçen Havaalanı arasında uçuşlarını sürdüren flydubai, haftanın 7 günü karşılıklı seferler gerçekleştiriyor. flydubai yolcularına özel Dubai’ye 24 saatte vize! Yeni dönemde acentelere sunulan hizmet ve olanakların genişletileceği müjdesini veren flydubai GSA (Genel Satış Acentesi) Müdürü Şebnem Bilgin, “Acentelerimiz “Holidays by flydubai” programıyla, uçuş gerçekleştirilen birbirinden güzel destinasyonlarda yer alan 15 binin üzerinde seçkin otele ulaşabilecek. 2019 itibariyle Kilimanjaro, Katmandu, Zanzibar gibi egzotik noktaları da uçuş ağına eklememizle uçuştan konaklamaya kadar uçtan uca hizmet vereceğiz” dedi. Şebnem Bilgin ayrıca, “istyatur bünyesinde yer alan ve Dubai vizesi başvuruları konusunda yetkilendirilen vize ekibimiz bulunuyor. Bu ekip flydubai Havayollarını tercih eden yolcular için vize başvuru aşamasında istenen evrakları, pasaport kopyası, fotoğraf ve başvuru formuyla en aza indiriyor. Böylece Dubai vizesini yolcularımız 24 saatte alabiliyor” ifadelerini kullandı. flydubai yolcuları Emirates’in uçuş ağından faydalanabiliyor flydubai ile Emirates Havayolları’nın interline ortaklık anlaşmasını hatırlatan Bilgin, “flydubai bu sayede 80’den fazla uçuş noktasına ulaşmanızı sağlıyor. Emirates ve flydubai yolcuları çok segmentli uçuşlarda birbirlerinin uçuş ağından uygun fiyatlarla faydalanabiliyor. Ayrıca her iki havayolu şirketi, ortak müşteri sadakat programı Emirates Skywords ile yolcularına tüm avantajları sunuyor. flydubai ailesi olarak acente ağımız sayesinde yolcularımıza sunduğumuz hizmet ve imkanları yaygınlaştırmayı; vize alımında sağladığımız profesyonel ve hızlı destek ile işlemleri kolaylaştırarak, yolcu sayımızı artırmayı hedefliyoruz.” Canlı müzik eşliğinde düzenlenen geceye katılanlar arasında yapılan çekilişte 2 talihliye flydubai ile gidiş dönüş Dubai uçak bileti ve 2 gece konaklama hediye edildi. Kazananlara hediyeleri flydubai Havayolları GSA’i İstyatur’un CEO‘su Emrah Gülşan tarafından verildi. Bilgi İçin: flydubai GSA istyatur | sebnem.bilgin@istyatur.com | +90 850 241 1 110

flydubai 10. Yılını Kutladı!

2010 yılından bu yana Dubai-İstanbul arası karşılıklı seferlerini sürdüren flydubai Havayolları, globalde 10. Türkiye’de ise 9. yılını İstanbul’da acenteleriyle kutladı. Kurulduğu günden bu yana 50 milyon yolcu taşıyan havayolu şirketi, 2020 yılına dair planlarını iş ortaklarıyla da paylaştı.

Bu sene globalde 10., Türkiye’de ise 9. yılını kutlayan flydubai, yoğun bir yaz sezonunun ardından Türkiye’deki acenteleriyle bir araya geldi. Nisan 2019 itibarıyla flydubai Havayolları’nın Türkiye Resmi Temsilcisi olan istyatur’un organize ettiği geceye katılan 100’ü aşkın acente, yoğun geçecek kış dönemi için enerji toplarken şirketin beklentilerine ve iş planlarına dair gelişmeleri birinci ağızdan dinledi. Gecede flydubai GSA (Türkiye Genel Satış Acentesi) Müdürü Şebnem Bilgin, 24 saatte Dubai vizesi hizmetinden Holidays by flydubai ve Emirates Skywords sadakat programına kadar birçok yenilikten bahsetti. 2010 yılından bu yana Dubai Uluslararası Havaalanı ve Sabiha Gökçen Havaalanı arasında uçuşlarını sürdüren flydubai, haftanın 7 günü karşılıklı seferler gerçekleştiriyor.

flydubai yolcularına özel Dubai’ye 24 saatte vize!

Yeni dönemde acentelere sunulan hizmet ve olanakların genişletileceği müjdesini veren flydubai GSA (Genel Satış Acentesi) Müdürü Şebnem Bilgin, “Acentelerimiz “Holidays by flydubai” programıyla, uçuş gerçekleştirilen birbirinden güzel destinasyonlarda yer alan 15 binin üzerinde seçkin otele ulaşabilecek. 2019 itibariyle Kilimanjaro, Katmandu, Zanzibar gibi egzotik noktaları da uçuş ağına eklememizle uçuştan konaklamaya kadar uçtan uca hizmet vereceğiz” dedi. Şebnem Bilgin ayrıca, “istyatur bünyesinde yer alan ve Dubai vizesi başvuruları konusunda yetkilendirilen vize ekibimiz bulunuyor. Bu ekip flydubai Havayollarını tercih eden yolcular için vize başvuru aşamasında istenen evrakları, pasaport kopyası, fotoğraf ve başvuru formuyla en aza indiriyor. Böylece Dubai vizesini yolcularımız 24 saatte alabiliyor” ifadelerini kullandı.

flydubai yolcuları Emirates’in uçuş ağından faydalanabiliyor

flydubai ile Emirates Havayolları’nın interline ortaklık anlaşmasını hatırlatan Bilgin, “flydubai bu sayede 80’den fazla uçuş noktasına ulaşmanızı sağlıyor. Emirates ve flydubai yolcuları çok segmentli uçuşlarda birbirlerinin uçuş ağından uygun fiyatlarla faydalanabiliyor. Ayrıca her iki havayolu şirketi, ortak müşteri sadakat programı Emirates Skywords ile yolcularına tüm avantajları sunuyor. flydubai ailesi olarak  acente ağımız sayesinde yolcularımıza sunduğumuz hizmet ve imkanları yaygınlaştırmayı; vize alımında sağladığımız profesyonel ve hızlı destek ile işlemleri kolaylaştırarak, yolcu sayımızı artırmayı hedefliyoruz.”

Canlı müzik eşliğinde düzenlenen geceye katılanlar arasında yapılan çekilişte 2 talihliye flydubai ile gidiş dönüş Dubai uçak bileti ve 2 gece konaklama hediye edildi. Kazananlara hediyeleri flydubai Havayolları GSA’i İstyatur’un CEO‘su Emrah Gülşan tarafından verildi.

Bilgi İçin:  flydubai GSA istyatur | sebnem.bilgin@istyatur.com | +90 850 241 1 110

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2JuGtp2
via IFTTT