Rolls-Royce, Siemens eAircraft ile havacılıkta daha aktif rol alacak

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2IsBHrV

Corendon İzmir Acenteleriyle Özel Bir Davette Bir Araya Geldi

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2L1iKhP

BELUGA BALİNALARI İZLANDA’YA SAĞ SALİM VARDI!

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2WVgGyR

Rolls-Royce, Siemens eAircraft ile havacılıkta daha aktif rol alacak ROLLS-ROYCE, SIEMENS’İN ELEKTRİKLİ VE HİBRİT-ELEKTRİKLİ HAVACILIK PROPÜLSİYON BÖLÜMÜNÜ SATIN ALARAK ELEKTRİFİKASYON STRATEJİSİNİ GÜÇLENDİRDİ Rolls-Royce, elektrifikasyon stratejisini geliştirmek ve havacılığın “üçüncü çağında” daha aktif rol almak üzere Siemens’in elektrikli ve hibrit-elektrikli havacılık propülsiyon faaliyetlerini (eAircraft işletmesi) satın almak için anlaşma imzaladı. Satış işleminin 2019 sonunda tamamlanması bekleniyor. Almanya ve Macaristan merkezli eAircraft işletmesi, havacılık endüstrisi için tam elektrikli ve hibrit-elektrikli propülsiyon çözümleri geliştiren 180 civarında uzman elektrik tasarımcısı ve mühendisiyle çalışıyor. Rolls-Royce ve eAircraft ekibi daha önce, uçuş sırasında bölgesel uçakları çalıştırmak için gerekli hibrit-elektrik propülsiyonu sergileyecek E-Fan X test uçağı projesi için çalışmışlardı. Rolls-Royce Elektrik Departmanı Direktörü Rob Watson “Elektrifikasyon, havacılığı, gaz türbinlerinin piston motorların yerini alması kadar önemli ölçüde etkileyecek. Gökyüzüne daha sessiz ve daha temiz hava taşımacılığının yeni bir sınıfını getirecek olan, havacılığın üçüncü çağının şafağındayız. Elektrifikasyonda öncülük stratejimizi gerçekleştirirken çok önemli adımlar attık. Bu adımlar, portföyümüze stratejik becerileri ve teknolojiyi de ekleyerek havacılıktaki çalışmalarımızı hızlandıracak nitelikte ve uzmanlığımızı artırıyor. Hibrit güç ve propülsiyon sistemlerinden oluşan bir ürün yelpazesi geliştiriyoruz. Rolls-Royce’a katılacak yeni iş arkadaşlarımıza merhaba demeyi ve yeni teknolojilere ve çözümlere öncülük etmek için onlarla birlikte çalışmayı dört gözle bekliyorum.” dedi. Rolls-Royce Teknoloji Kurulu Başkanı Paul Stein ise, “CO2 emisyon hedeflerine ulaşırken hava taşımacılığı için artan talebi karşılamak üzere havacılık endüstrisi, giderek daha çevre dostu teknolojiler ve uygulamalar geliştiriyor. Uçuşun elektrifikasyonu, Rolls-Royce’un havacılığı daha sürdürülebilir hale getirme taahhüdünün yalnızca bir parçası: Gaz türbinlerimizin yakıt verimliliğini artırmaya devam ediyor, çevre dostu ve sürdürülebilir havacılık yakıtlarının gelişimini destekliyor ve havacılığın elektrifikasyonunun peşinden gidiyoruz.” şeklinde konuştu ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Şuna inanıyoruz ki saf elektrikli veya tamamen elektrikli propülsiyon, yakın gelecekte daha küçük uçakları çalıştırırken, daha büyük uçaklar, elektrifikasyonu gaz türbini evrimleriyle birleştiren hibrit-elektrikli çözümlere bağlı kalacak. Ek olarak, grubumuzun teknolojik portföyü, hibrit-elektrikli trenlerin ve mikro-şebekelerin geliştirilmesiyle giderek daha elektrikli hale gelirken, bu dünya standartlarında ekibin kapasitesi, gelecekte Rolls-Royce’un önemli bir parçası olacak.” Hem Rolls-Royce hem Siemens, toplumun yararına yönelik CO2 emisyonu azaltımının ulusal ve uluslararası hedeflerini desteklemedeki önemi konusunda mutabık olduğu için, Rolls-Royce, Siemens’le çalışmak için gün sayıyor. EVTOL’lar (hibrit elektrikli dikey kalkış ve iniş araçları), genel havacılık uçakları ve hibrit helikopterleri, daha küçük taşıma platformlarında kullanabilecek hibrit propülsiyon sisteminin başarılı saha testleriyle, uçuşun elektrifikasyonunda önemli ilerlemeler kaydettik. Bu testler hem 2021’deki deneysel test uçuşlarının önünü açıyor hem de dünyanın en kapsamlı hibrit havacılık türbin motor geliştirme ve entegrasyon programlarından birinin parçası. Saha testleri, yüksek ölçüde başarılı bir motor olan ve geliştirildiği günden bu yana 170 çeşidin üzerinde sabit kanatlı askeri, sivil uçak ve helikopterleri çalıştıran Rolls-Royce M250 gaz türbini için gerçekleştirildi. Bu türbin, motorun dahili batarya sistemini şarj eden bir turbo-jeneratör olarak seri hibrit konfigürasyonunda çalışıyor. Rolls-Royce M250, uçağın itme gücünün, bir motor ve elektrikli sistem kombinasyonuyla çalıştığı paralel bir hibrit sisteme sahip. Turbo elektrik modundayken ise motorun itme gücü ve uçağın diğer güç ihtiyaçları için de elektrik gücü tedarik eden saf bir turbo-jeneratör olarak çalışıyor. Rolls-Royce 2018’de böyle bir hibrit sisteminden güç alabilecek EVTOL konseptinin lansmanı yapmıştı. Aynı zamanda, ACCEL girişiminin bir parçası olarak da tam elektrikli uçuş alanında dünya hız rekorunu kıracak bir test uçağı geliştirmek için çalışmalarını sürdürüyor.

ROLLS-ROYCE, SIEMENS’İN ELEKTRİKLİ VE HİBRİT-ELEKTRİKLİ HAVACILIK PROPÜLSİYON BÖLÜMÜNÜ SATIN ALARAK ELEKTRİFİKASYON STRATEJİSİNİ GÜÇLENDİRDİ

Rolls-Royce, elektrifikasyon stratejisini geliştirmek ve havacılığın “üçüncü çağında” daha aktif rol almak üzere Siemens’in elektrikli ve hibrit-elektrikli havacılık propülsiyon faaliyetlerini (eAircraft işletmesi) satın almak için anlaşma imzaladı. Satış işleminin 2019 sonunda tamamlanması bekleniyor.

Almanya ve Macaristan merkezli eAircraft işletmesi, havacılık endüstrisi için tam elektrikli ve hibrit-elektrikli propülsiyon çözümleri geliştiren 180 civarında uzman elektrik tasarımcısı ve mühendisiyle çalışıyor. Rolls-Royce ve eAircraft ekibi daha önce, uçuş sırasında bölgesel uçakları çalıştırmak için gerekli hibrit-elektrik propülsiyonu sergileyecek E-Fan X test uçağı projesi için çalışmışlardı.

Rolls-Royce Elektrik Departmanı Direktörü Rob Watson “Elektrifikasyon, havacılığı, gaz türbinlerinin piston motorların yerini alması kadar önemli ölçüde etkileyecek. Gökyüzüne daha sessiz ve daha temiz hava taşımacılığının yeni bir sınıfını getirecek olan, havacılığın üçüncü çağının şafağındayız. Elektrifikasyonda öncülük stratejimizi gerçekleştirirken çok önemli adımlar attık. Bu adımlar, portföyümüze stratejik becerileri ve teknolojiyi de ekleyerek havacılıktaki çalışmalarımızı hızlandıracak nitelikte ve uzmanlığımızı artırıyor. Hibrit güç ve propülsiyon sistemlerinden oluşan bir ürün yelpazesi geliştiriyoruz. Rolls-Royce’a katılacak yeni iş arkadaşlarımıza merhaba demeyi ve yeni teknolojilere ve çözümlere öncülük etmek için onlarla birlikte çalışmayı dört gözle bekliyorum.” dedi.

Rolls-Royce Teknoloji Kurulu Başkanı Paul Stein ise, “CO₂ emisyon hedeflerine ulaşırken hava taşımacılığı için artan talebi karşılamak üzere havacılık endüstrisi, giderek daha çevre dostu teknolojiler ve uygulamalar geliştiriyor. Uçuşun elektrifikasyonu, Rolls-Royce’un havacılığı daha sürdürülebilir hale getirme taahhüdünün yalnızca bir parçası: Gaz türbinlerimizin yakıt verimliliğini artırmaya devam ediyor, çevre dostu ve sürdürülebilir havacılık yakıtlarının gelişimini destekliyor ve havacılığın elektrifikasyonunun peşinden gidiyoruz.” şeklinde konuştu ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Şuna inanıyoruz ki saf elektrikli veya tamamen elektrikli propülsiyon, yakın gelecekte daha küçük uçakları çalıştırırken, daha büyük uçaklar, elektrifikasyonu gaz türbini evrimleriyle birleştiren hibrit-elektrikli çözümlere bağlı kalacak. Ek olarak, grubumuzun teknolojik portföyü, hibrit-elektrikli trenlerin ve mikro-şebekelerin geliştirilmesiyle giderek daha elektrikli hale gelirken, bu dünya standartlarında ekibin kapasitesi, gelecekte Rolls-Royce’un önemli bir parçası olacak.”

Hem Rolls-Royce hem Siemens, toplumun yararına yönelik CO₂ emisyonu azaltımının ulusal ve uluslararası hedeflerini desteklemedeki önemi konusunda mutabık olduğu için, Rolls-Royce, Siemens’le çalışmak için gün sayıyor.

EVTOL’lar (hibrit elektrikli dikey kalkış ve iniş araçları), genel havacılık uçakları ve hibrit helikopterleri, daha küçük taşıma platformlarında kullanabilecek hibrit propülsiyon sisteminin başarılı saha testleriyle, uçuşun elektrifikasyonunda önemli ilerlemeler kaydettik. Bu testler hem 2021’deki deneysel test uçuşlarının önünü açıyor hem de dünyanın en kapsamlı hibrit havacılık türbin motor geliştirme ve entegrasyon programlarından birinin parçası.

Saha testleri, yüksek ölçüde başarılı bir motor olan ve geliştirildiği günden bu yana 170 çeşidin üzerinde sabit kanatlı askeri, sivil uçak ve helikopterleri çalıştıran Rolls-Royce M250 gaz türbini için gerçekleştirildi. Bu türbin, motorun dahili batarya sistemini şarj eden bir turbo-jeneratör olarak seri hibrit konfigürasyonunda çalışıyor. Rolls-Royce M250, uçağın itme gücünün, bir motor ve elektrikli sistem kombinasyonuyla çalıştığı paralel bir hibrit sisteme sahip. Turbo elektrik modundayken ise motorun itme gücü ve uçağın diğer güç ihtiyaçları için de elektrik gücü tedarik eden saf bir turbo-jeneratör olarak çalışıyor.

Rolls-Royce 2018’de böyle bir hibrit sisteminden güç alabilecek EVTOL konseptinin lansmanı yapmıştı. Aynı zamanda, ACCEL girişiminin bir parçası olarak da tam elektrikli uçuş alanında dünya hız rekorunu kıracak bir test uçağı geliştirmek için çalışmalarını sürdürüyor.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2IsBHrV
via IFTTT

Corendon İzmir Acenteleriyle Özel Bir Davette Bir Araya Geldi Corendon İzmir Acenteleriyle Özel Bir Davette Bir Araya Geldi Corendon Airlines, İzmir ve çevre illerdeki acenteleriyle Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer’in ev sahipliğinde gerçekleşen bir kokteylde buluştu. Corendon Airlines, İzmir ve çevre illerde faaliyet gösteren seyahat acenteleri ve basın mensuplarını Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer’in ev sahipliğinde gerçekleşen bir kokteylde ağırladı. 19 Haziran akşamı Swissôtel Büyük Efes’de düzenlenen kokteylde Karaer, Corendon’un Haziran ayında başlayan İzmir-Avrupa uçuşlarının yanı sıra 2019-2020 kış dönemi programı hakkında detaylı bilgi verdi. Kokteylde kısa bir konuşma yapan Karaer, Corendon’un İzmir’deki ilk uçuşlarına verdikleri destekten ötürü geceye katılan tüm acentelere teşekkür ederek sözlerine başladı. Karaer, “2005 yılında kurduğumuz Corendon Airlines olarak ilk kez bu yaz bir uçağımızı Adnan Menderes Havalimanı’na base ederek Avrupa’dan İzmir’e direkt uçuşlar düzenlemeye başladık. Beklentimizin ötesinde ilgi gören ilk uçuşlarımızdan aldığımız motivasyon ile İzmir’deki hedeflerimizi büyütüyoruz. 2019-2020 kışı boyunca da Avrupa’nın 7 meydanından İzmir’e düzenleyeceğimiz uçuşların programını açıkladık. 2020 yazında da meydan sayımızı ve base ettiğimiz uçak sayısını arttırarak İzmir turizmine daha da fazla katkı sağlamak niyetindeyiz.” şeklinde konuştu. Gecede sahne alan Buzuki’nin ustası Orhan Osman ve orkestrası Corendon Airlines’ın misafirlerine unutulmaz bir yaz akşamı yaşattı. Hollanda’da kurulan bir Türk markası olan Corendon Airlines, geceye katılan misafirlerine Hollanda’nın Intermediair GroepHolland firmasına logosunun renginde özel olarak ürettirdiği Corendon Lalesinin soğanlarından hediye etti. Corendon Airlines’ın İzmir’den gerçekleştirdiği direkt uçuşların planlaması ise şu şekilde sıralanıyor: 1 Haziran 2019 – 31 Ekim 2019 tarihleri arasında: Köln: Salı, Cuma, Pazar Düsseldorf: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi Frankfurt: Salı, Cuma Hannover: Cuma, Cumartesi Hamburg: Çarşamba, Pazar Maastricht/Aachen: Perşembe, Pazar Münih: Pazartesi, Cumartesi Stuttgart: Salı, Cuma Münster: Salı 1 Kasım 2019 – 2 Nisan 2020: Köln: Salı, Cuma Düsseldorf: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi Frankfurt: Salı, Cuma Hannover: Perşembe, Pazar Hamburg: Pazar Münih: Pazartesi, Cumartesi Stuttgart: Salı, Cuma

Corendon İzmir Acenteleriyle Özel Bir Davette Bir Araya Geldi

Corendon Airlines, İzmir ve çevre illerdeki acenteleriyle Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer’in ev sahipliğinde gerçekleşen bir kokteylde buluştu.

Corendon Airlines, İzmir ve çevre illerde faaliyet gösteren seyahat acenteleri ve basın mensuplarını Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer’in ev sahipliğinde gerçekleşen bir kokteylde ağırladı. 19 Haziran akşamı Swissôtel Büyük Efes’de düzenlenen kokteylde Karaer, Corendon’un Haziran ayında başlayan İzmir-Avrupa uçuşlarının yanı sıra 2019-2020 kış dönemi programı hakkında detaylı bilgi verdi.

Kokteylde kısa bir konuşma yapan Karaer, Corendon’un İzmir’deki ilk uçuşlarına verdikleri destekten ötürü geceye katılan tüm acentelere teşekkür ederek sözlerine başladı. Karaer, “2005 yılında kurduğumuz Corendon Airlines olarak ilk kez bu yaz bir uçağımızı Adnan Menderes Havalimanı’na base ederek Avrupa’dan İzmir’e direkt uçuşlar düzenlemeye başladık. Beklentimizin ötesinde ilgi gören ilk uçuşlarımızdan aldığımız motivasyon ile İzmir’deki hedeflerimizi büyütüyoruz. 2019-2020 kışı boyunca da Avrupa’nın 7 meydanından İzmir’e düzenleyeceğimiz uçuşların programını açıkladık. 2020 yazında da meydan sayımızı ve base ettiğimiz uçak sayısını arttırarak İzmir turizmine daha da fazla katkı sağlamak niyetindeyiz.” şeklinde konuştu.

Gecede sahne alan Buzuki’nin ustası Orhan Osman ve orkestrası Corendon Airlines’ın misafirlerine unutulmaz bir yaz akşamı yaşattı. Hollanda’da kurulan bir Türk markası olan Corendon Airlines, geceye katılan misafirlerine Hollanda’nın Intermediair GroepHolland firmasına logosunun renginde özel olarak ürettirdiği Corendon Lalesinin soğanlarından hediye etti.

Corendon Airlines’ın İzmir’den gerçekleştirdiği direkt uçuşların planlaması ise şu şekilde sıralanıyor:

1 Haziran 2019 – 31 Ekim 2019 tarihleri arasında:

Köln: Salı, Cuma, Pazar

Düsseldorf: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi

Frankfurt: Salı, Cuma

Hannover: Cuma, Cumartesi

Hamburg: Çarşamba, Pazar

Maastricht/Aachen: Perşembe, Pazar

Münih: Pazartesi, Cumartesi

Stuttgart: Salı, Cuma

Münster: Salı

1 Kasım 2019 – 2 Nisan 2020:

Köln: Salı, Cuma

Düsseldorf: Pazartesi, Perşembe, Cumartesi

Frankfurt: Salı, Cuma

Hannover: Perşembe, Pazar

Hamburg: Pazar

Münih: Pazartesi, Cumartesi

Stuttgart: Salı, Cuma

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2L1iKhP
via IFTTT

BELUGA BALİNALARI İZLANDA’YA SAĞ SALİM VARDI! CARGOLUX, DÜNYANIN İLK BELUGA BALİNASI BARINAĞINA GİDECEK OLAN LITTLE GREY VE LITTLE WHITE’I İZLANDA’YA SAĞ SALİM GÖTÜRDÜ SEA LIFE TRUST beluga balinaları Little Grey ve Little White’ın Çin’den İzlanda’ya olan 6.000 millik yolculuktan sonra güvenli biçimde varış noktalarına ulaştığını doğrulamaktan mutluluk duyuyor. Cargolux Havayolları tarafından gerçekleştirilen uçuşun ardından Little Grey ve Little White’ın sağlığı iyi durumda ve bundan sonraki aşamada tutsaklıktan dünyadaki ilk beluga balinalarına özel açık su barınağına taşınmalarının destansı hikayesi devam edecek. Nisan ayındaki sert hava koşullarının ardından taşıma işlemi Haziran ayına ertelenmişti. Bu girişim yıllar içindeki tutsak balina ve yunus bakımı ve koruması alanındaki en büyük gelişmelerden birini teşkil ediyor ve memeli deniz hayvanlarına yönelik olarak türünün ilk örneğini oluşturuyor. Önceden tutsak olan Little Grey ve Little White adlarındaki iki balina Çin’den başlayan 6.000 millik uçak yolculuğu sonrasında İzlanda’ya sağ salim ulaştı. İkili bundan sonra yolculuklarının son aşamasında bir kamyon ve ardından feribotla dünyanın ilk açık su beluga balinası barınağına götürülecekler. SEA LIFE TRUST bugün Little Grey ve Little White’ın tarihi yolculuklarının ilk ayağını tamamlayarak Keflavik Havaalanı’na (İzlanda’nın Uluslararası Havaalanı) vardıklarını doğruladı. Cargolux Havayolları’nın sponsor olduğu uçuşta uçak yerel saatle saat [8:30 – 9:30] arasında iniş yaptı. Balinalar şu anda yeni evlerine, yani İzlanda’nın güney kıyısında bulunan Westman Adalarından biri olan Heimaey’deki doğal bir koyda bulunan büyük barınağa götürülecekler. İki beluga fiziksel özelliklerine tam olarak uyan özel tasarlanmış kaldırma kayışlarıyla kaldırıldı ve daha sonra özel tasarım konteynerlere yerleştirildiler. Changfeng Ocean World’den Şanghay Pu Dong Havaalanı’na kamyonla yapılan yolculuktan sonra balinalar özel markalı Cargolux kargo uçağına taşındılar. Prosedür başarıyla gerçekleştirildi ve uçak Şanghay’dan hareket etti [kalkış zamanına uygun olarak yerel saatle 5:30’da*]. 11.30-12 saat süren yolculuk boyunca güvenli ve rahat olmalarını sağlamak adına Little Grey ve Little White bakım ekipleri tarafından sürekli izlendi. Uçakta uçuş güvenliği gerekliliklerine uyulmasını sağlamanın yanı sıra balinaların sağlığını güvence altına almak adına ayrıca bir Cargolux mühendisi ve deniz memelileri taşımacılığında deneyim sahibi küresel veteriner uzmanlardan oluşan bir ekip de hazırda bulundu. SEA LIFE Trust Başkanı Andy Bool: “Little Grey ve Little White’ın İzlanda’ya sağ salim ulaşmış olmasından büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu karmaşık ve aynı zamanda ilham verici bir proje ve balinaların yeni evlerine götürülmeye hazır olmalarını sağlamak için aylardır balinalarla birlikte çalışıyoruz. Balinaları dikkatle izlemeye devam edecek olsak da genel olarak kaydettikleri ilerlemeden ve yer değiştirme işlemi boyunca gerçekleştirilen sağlık kontrollerimizin sonucundan memnunuz. Bu projenin koordinasyonunda birçok insan yer aldı ve herkese verdiği büyük emek için müteşekkiriz. Bu destansı yolculuğun planlandığı şekilde ilerlemesinden memnuniyet duyuyoruz.” İzlanda’nın en yeni sakinlerinin ülkeye sağ salim varmasını kutlamak amacıyla 747-400ERF kargo uçağı pistte iki itfaiyenin su selamı seremonisiyle karşılandı. İki itfaiye, uçağın iki tarafından su püskürterek uçağın üzerinde su takı oluşturdu. Little Grey ve Little White bundan sonra Keflavik Havaalanı’ndan onları İzlanda’nın güney kıyısındaki Heimaey’e götürecek olan feribotlara geçmek için iki kamyonla taşınacaklar. Adaya vardıklarında destansı yolculuklarından sonra gözetim altında tutulmaları ve dinlenmeleri için barınaktaki özel karantina bakım havuzuna yerleştirilecekler. Daha sonra tenha bir açık su koyunda bulunan yeni evlerine götürülecekler. Cargolux & İcra Kurulu Başkanı Richard Forson şunları ekledi: “Little Grey ve Little White’ın Cargolux uçağında sorunsuz bir yolculuğun tadını çıkarmasından mutluluk duyuyoruz. Bu görevin başarıyla yerine getirilmesi, bu yolculuğun gerçekleşmesi için yorulmaksızın çalışan tüm organizasyonlarımızın kararlılığının ve bağlılığının göstergesidir. Bu destansı taşıma işlemi karmaşık lojistik çabalar gerektiriyordu ve biz de firma olarak bu inanılmaz yolculuğun bir parçası olduğumuz için mutluyuz. Little Grey ve Little White’ın yeni evlerine hızla adapte olmalarını ve hikayelerinin tutsak edilmiş olan diğer deniz memelilerine ilişkin bir örnek teşkil etmesini umuyoruz.” Küresel deniz vahşi yaşamı derneği, Balina ve Yunusları Koruma Örgütü (WDC) ve SEA LIFE TRUST ortaklığında kurulan Beluga Balinası Barınağı yıllar içindeki tutsak balina ve yunus bakımı ve koruması alanındaki en büyük gelişmelerden birini teşkil ediyor ve memeli deniz hayvanlarına yönelik olarak türünün ilk örneğini oluşturuyor. Balina ve Yunusları Koruma Derneği Tutsaklığa Son Verme Programı Politikası Yöneticisi Cathy Williamson: “SEA LIFE ile aslında bundan 20 yıl önce bir barınak hakkında görüşmeler yapmış olan ve başından itibaren bu beluga balinası projesine destek veren Balina ve Yunusları Koruma Örgütü (WDC) Little White ve Little Grey’in İzlanda’ya gelişine yönelik karşılama komitesinin bir parçası olmaktan doğal olarak büyük heyecan duyuyor.” Dünyanın ilk balina barınağı, balinaların ve yunusların eğlence amaçlı olarak hapsedilmesine son verilmesine giden bir yolu temsil ediyor. Belugaların refahını artıracak olan ve balina ve yunusların tutsaklığına bir alternatifin olduğunu dünyaya gösteren bu önemli projenin ortağı olmaktan gurur duyuyoruz. Çığır açan bir küresel deniz refahı projesi kapsamında bu korunaklı koy dünyanın ilk beluga balinalarına yönelik açık su barınağı olacak. Yaklaşık 32.000 metrekare genişliğe ve 10 metre derinliğe sahip olan koy bu iki inanılmaz balinanın evlerinde hissetmesi için daha doğal bir yarı arktik bir ortam sağlanması ve daha vahşi bir doğal ortam sunması nedeniyle seçildi. SEA LIFE TRUST Beluga Balinası Barınağı hakkında daha fazla bilgi almak için lütfen www.sealifetrust.org’u ziyaret edin. #WhaleHelloPlane #BelugaFlight Hashtaglerini takip ederek uçağı ve uçağın nerelerde görüntülendiğini takip edebilirsiniz. a) Little Grey ve Little White Çin’den İzlanda’ya nasıl götürülecek?İki balinayı zorlu bir şekilde hava, kara ve deniz yollarıyla taşıma işlemi deniz memelileri taşımacılığında uzmanlık sahibi küresel uzmanlardan oluşan bir ekip tarafından dikkatle planlanıyor. 6,000 millik yolculuk Little Grey ve Little White’ın Şanghay’da bulunan Changfeng Ocean World’den ayrıldığı zamandan başlayarak Heimaey Adası’ndaki barınağa varmalarına dek yaklaşık 24 saat sürecek. 1. Yolculuk Şanghay’da bulunan Changfeng Ocean World’de başlayacak. Her iki beluga da akvaryumdan vinç yardımıyla alınıp dikkatli bir şekilde iki kamyona yerleştirilmeden önce fiziksel özelliklerine tam olarak uyan özel tasarlanmış kaldırma kayışlarıyla tek tek kaldırılarak dikkatli bir biçimde özel tasarımlı taşıma kutularına yerleştirilecekler. 2. Daha sonra, Little Grey ve Little White kara yoluyla Changfeng Ocean World’den Pu Dong Uluslararası Havalimanı’na götürülecek. Orada, onları İzlanda’da bulunan Keflavik Havaalanı’na (uluslararası havaalanı) götürmek için pistte hazır bekleyen özel kiralanmış Cargolux kargo uçağına taşınacaklar. 3. Little Grey ve Little White bundan sonra Keflavik Havaalanı’ndan onları İzlanda’nın güney kıyısındaki Heimaey’e götürecek olan feribota geçmek için iki kamyonla taşınacaklar. 4. Feribotla Vestmannaeyjar’a vardıktan sonra Little Grey ve Little White kamyonlarla kısa süren bir yolculukla karadaki beluga barınağı tesisine taşınmak ve yolculuk sonrasındaki durumlarının değerlendirileceği özel bakım havuzuna yerleştirilmek üzere Vestmannaeyjar’ın merkez kentine götürülecek. 5. Destansı yolculuklarının ardından yaz aylarında açık su koyundaki yeni evlerine geçmeden önce barınağın karantina bakım havuzunda gözetim altında tutulmaları ve dinlenmeleri için en az 40 gün geçirecekler.

CARGOLUX, DÜNYANIN İLK BELUGA BALİNASI BARINAĞINA GİDECEK OLAN LITTLE GREY VE LITTLE WHITE’I İZLANDA’YA SAĞ SALİM GÖTÜRDÜ

SEA LIFE TRUST beluga balinaları Little Grey ve Little White’ın Çin’den İzlanda’ya olan 6.000 millik yolculuktan sonra güvenli biçimde varış noktalarına ulaştığını doğrulamaktan mutluluk duyuyor. Cargolux Havayolları tarafından gerçekleştirilen uçuşun ardından Little Grey ve Little White’ın sağlığı iyi durumda ve bundan sonraki aşamada tutsaklıktan dünyadaki ilk beluga balinalarına özel açık su barınağına taşınmalarının destansı hikayesi devam edecek. Nisan ayındaki sert hava koşullarının ardından taşıma işlemi Haziran ayına ertelenmişti. Bu girişim yıllar içindeki tutsak balina ve yunus bakımı ve koruması alanındaki en büyük gelişmelerden birini teşkil ediyor ve memeli deniz hayvanlarına yönelik olarak türünün ilk örneğini oluşturuyor.

Önceden tutsak olan Little Grey ve Little White adlarındaki iki balina Çin’den başlayan 6.000 millik uçak yolculuğu sonrasında İzlanda’ya sağ salim ulaştı. İkili bundan sonra yolculuklarının son aşamasında bir kamyon ve ardından feribotla dünyanın ilk açık su beluga balinası barınağına götürülecekler.

SEA LIFE TRUST bugün Little Grey ve Little White’ın tarihi yolculuklarının ilk ayağını tamamlayarak Keflavik Havaalanı’na (İzlanda’nın Uluslararası Havaalanı) vardıklarını doğruladı. Cargolux Havayolları’nın sponsor olduğu uçuşta uçak yerel saatle saat [8:30 – 9:30] arasında iniş yaptı. Balinalar şu anda yeni evlerine, yani İzlanda’nın güney kıyısında bulunan Westman Adalarından biri olan Heimaey’deki doğal bir koyda bulunan büyük barınağa götürülecekler.

İki beluga fiziksel özelliklerine tam olarak uyan özel tasarlanmış kaldırma kayışlarıyla kaldırıldı ve daha sonra özel tasarım konteynerlere yerleştirildiler. Changfeng Ocean World’den Şanghay Pu Dong Havaalanı’na kamyonla yapılan yolculuktan sonra balinalar özel markalı Cargolux kargo uçağına taşındılar. Prosedür başarıyla gerçekleştirildi ve uçak Şanghay’dan hareket etti [kalkış zamanına uygun olarak yerel saatle 5:30’da*].

11.30-12 saat süren yolculuk boyunca güvenli ve rahat olmalarını sağlamak adına Little Grey ve Little White bakım ekipleri tarafından sürekli izlendi. Uçakta uçuş güvenliği gerekliliklerine uyulmasını sağlamanın yanı sıra balinaların sağlığını güvence altına almak adına ayrıca bir Cargolux mühendisi ve deniz memelileri taşımacılığında deneyim sahibi küresel veteriner uzmanlardan oluşan bir ekip de hazırda bulundu.

SEA LIFE Trust Başkanı Andy Bool: “Little Grey ve Little White’ın İzlanda’ya sağ salim ulaşmış olmasından büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu karmaşık ve aynı zamanda ilham verici bir proje ve balinaların yeni evlerine götürülmeye hazır olmalarını sağlamak için aylardır balinalarla birlikte çalışıyoruz.

Balinaları dikkatle izlemeye devam edecek olsak da genel olarak kaydettikleri ilerlemeden ve yer değiştirme işlemi boyunca gerçekleştirilen sağlık kontrollerimizin sonucundan memnunuz. Bu projenin koordinasyonunda birçok insan yer aldı ve herkese verdiği büyük emek için müteşekkiriz. Bu destansı yolculuğun planlandığı şekilde ilerlemesinden memnuniyet duyuyoruz.”

İzlanda’nın en yeni sakinlerinin ülkeye sağ salim varmasını kutlamak amacıyla 747-400ERF kargo uçağı pistte iki itfaiyenin su selamı seremonisiyle karşılandı. İki itfaiye, uçağın iki tarafından su püskürterek uçağın üzerinde su takı oluşturdu.

Little Grey ve Little White bundan sonra Keflavik Havaalanı’ndan onları İzlanda’nın güney kıyısındaki Heimaey’e götürecek olan feribotlara geçmek için iki kamyonla taşınacaklar. Adaya vardıklarında destansı yolculuklarından sonra gözetim altında tutulmaları ve dinlenmeleri için barınaktaki özel karantina bakım havuzuna yerleştirilecekler. Daha sonra tenha bir açık su koyunda bulunan yeni evlerine götürülecekler.

Cargolux & İcra Kurulu Başkanı Richard Forson şunları ekledi: “Little Grey ve Little White’ın Cargolux uçağında sorunsuz bir yolculuğun tadını çıkarmasından mutluluk duyuyoruz. Bu görevin başarıyla yerine getirilmesi, bu yolculuğun gerçekleşmesi için yorulmaksızın çalışan tüm organizasyonlarımızın kararlılığının ve bağlılığının göstergesidir.

Bu destansı taşıma işlemi karmaşık lojistik çabalar gerektiriyordu ve biz de firma olarak bu inanılmaz yolculuğun bir parçası olduğumuz için mutluyuz. Little Grey ve Little White’ın yeni evlerine hızla adapte olmalarını ve hikayelerinin tutsak edilmiş olan diğer deniz memelilerine ilişkin bir örnek teşkil etmesini umuyoruz.”

Küresel deniz vahşi yaşamı derneği, Balina ve Yunusları Koruma Örgütü (WDC) ve SEA LIFE TRUST ortaklığında kurulan Beluga Balinası Barınağı yıllar içindeki tutsak balina ve yunus bakımı ve koruması alanındaki en büyük gelişmelerden birini teşkil ediyor ve memeli deniz hayvanlarına yönelik olarak türünün ilk örneğini oluşturuyor.

Balina ve Yunusları Koruma Derneği Tutsaklığa Son Verme Programı Politikası Yöneticisi Cathy Williamson: “SEA LIFE ile aslında bundan 20 yıl önce bir barınak hakkında görüşmeler yapmış olan ve başından itibaren bu beluga balinası projesine destek veren Balina ve Yunusları Koruma Örgütü (WDC) Little White ve Little Grey’in İzlanda’ya gelişine yönelik karşılama komitesinin bir parçası olmaktan doğal olarak büyük heyecan duyuyor.”

Dünyanın ilk balina barınağı, balinaların ve yunusların eğlence amaçlı olarak hapsedilmesine son verilmesine giden bir yolu temsil ediyor. Belugaların refahını artıracak olan ve balina ve yunusların tutsaklığına bir alternatifin olduğunu dünyaya gösteren bu önemli projenin ortağı olmaktan gurur duyuyoruz.

Çığır açan bir küresel deniz refahı projesi kapsamında bu korunaklı koy dünyanın ilk beluga balinalarına yönelik açık su barınağı olacak. Yaklaşık 32.000 metrekare genişliğe ve 10 metre derinliğe sahip olan koy bu iki inanılmaz balinanın evlerinde hissetmesi için daha doğal bir yarı arktik bir ortam sağlanması ve daha vahşi bir doğal ortam sunması nedeniyle seçildi.

SEA LIFE TRUST Beluga Balinası Barınağı hakkında daha fazla bilgi almak için lütfen www.sealifetrust.org’u ziyaret edin.

 

#WhaleHelloPlane #BelugaFlight Hashtaglerini takip ederek uçağı ve uçağın nerelerde görüntülendiğini takip edebilirsiniz.

a) Little Grey ve Little White Çin’den İzlanda’ya nasıl götürülecek?
İki balinayı zorlu bir şekilde hava, kara ve deniz yollarıyla taşıma işlemi deniz memelileri taşımacılığında uzmanlık sahibi küresel uzmanlardan oluşan bir ekip tarafından dikkatle planlanıyor. 6,000 millik yolculuk Little Grey ve Little White’ın Şanghay’da bulunan Changfeng Ocean World’den ayrıldığı zamandan başlayarak Heimaey Adası’ndaki barınağa varmalarına dek yaklaşık 24 saat sürecek.

1. Yolculuk Şanghay’da bulunan Changfeng Ocean World’de başlayacak. Her iki beluga da akvaryumdan vinç yardımıyla alınıp dikkatli bir şekilde iki kamyona yerleştirilmeden önce fiziksel özelliklerine tam olarak uyan özel tasarlanmış kaldırma kayışlarıyla tek tek kaldırılarak dikkatli bir biçimde özel tasarımlı taşıma kutularına yerleştirilecekler. 

2. Daha sonra, Little Grey ve Little White kara yoluyla Changfeng Ocean World’den Pu Dong Uluslararası Havalimanı’na götürülecek. Orada, onları İzlanda’da bulunan Keflavik Havaalanı’na (uluslararası havaalanı) götürmek için pistte hazır bekleyen özel kiralanmış Cargolux kargo uçağına taşınacaklar. 

3. Little Grey ve Little White bundan sonra Keflavik Havaalanı’ndan onları İzlanda’nın güney kıyısındaki Heimaey’e götürecek olan feribota geçmek için iki kamyonla taşınacaklar.

4. Feribotla Vestmannaeyjar’a vardıktan sonra Little Grey ve Little White kamyonlarla kısa süren bir yolculukla karadaki beluga barınağı tesisine taşınmak ve yolculuk sonrasındaki durumlarının değerlendirileceği özel bakım havuzuna yerleştirilmek üzere Vestmannaeyjar’ın merkez kentine götürülecek.

5. Destansı yolculuklarının ardından yaz aylarında açık su koyundaki yeni evlerine geçmeden önce barınağın karantina bakım havuzunda gözetim altında tutulmaları ve dinlenmeleri için en az 40 gün geçirecekler.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2WVgGyR
via IFTTT

SİVRİHİSAR HAVA YARIŞLARI 2019 ve FLY INN Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi, Necati Artan Tesislerinde, 06 ve 07 Temmuz tarihlerinde DÖRDÜNCÜ kez gerçekleşiyor… Üç ayrı kategoride, yetenekli 20 yarışmacı pilotun katıldığı “SHY 2019 – Sivrihisar Hava Yarışları” seyircilere unutulmaz anlar yaşatacak. Havacılık tutkunlarının buluşacağı bu organizasyon, zamana karşı yarışan pilotların mücadelesi ile izleyenlere heyecan ve eğlenceyi bir arada sunuyor. Yarışma kategorileri: 1- Rotax Motor ile Güçlendirilmiş LSA / ULM Sabit Kanat 2- 200 HP Altında Motor Gücüne Sahip Diğer Uçaklar 3- Rotax Motor ile Güçlendirilmiş Gyrocopter “SHY 2019 – Sivrihisar Hava Yarışları” organizasyonuna “EKER Havacılık” Firması “Teknik Çözüm Ortağı” olarak sponsor oluyor. Yarış sırasında “EKER Havacılık”tarafından temin edilecek GARMIN GPS cihazları kullanılacak. Ayrıca, dereceye giren pilotlara EKER Havacılık tarafından çeşitli ödüller verilecek. Ayrıca, FLY INN etkinliği çerçevesinde bu sene M.S.Ö. Havacılık Müzesinin “EFSANE” uçakları, Douglas DC-3, P-51 Mustang “Ferocious Frankie”, AT-6 Texan, Boeing Stearman E-75 statik konumda bütün havacıların ziyaretine açık oluyor. Vee, nefes kesen akrobasi hareketleriyle izleyenleri büyüleyen Milli Hanım Akrobasi Pilotu “Semin Öztürk Şener”, gökyüzündeki muhteşem dansıyla bu etkinlikte yer alıyor! “SHY 2019” Antrenman ve Yarışma Günlerine ilişkin detaylı program aşağıdaki gibidir. -06 TEMMUZ 2019 Cumartesi günü : *10.00 , S.U.S.H.M. Doğu Apronu / OCC ünitesinde günlük brifing *11.00 – 13.00, Programlı antrenmanlar. *13.00 – 14.00, Yemek molası ve “Semin Öztürk Şener Akrobasi Uçuş Provası“ *14.00 – 18.00, Programlı antrenmanların devamı. -07 TEMMUZ 2019 Pazar günü: “Seyircilere Açık ve Ücretsiz ” *09.00 , S.U.S.H.M. Doğu Apronu / OCC ünitesinde günlük brifing. *10.00 – 13.00 , Yarışma *13.00 – 14.00, Yemek molası ve “Semin Öztürk Şener Akrobasi Uçuşu“ *14.00 – 18.00 , Yarışma *19.00 , “Hangar Parti” ve Ödül Töreni “SHY 2019– Sivrihisar Hava Yarışları & Fly Inn” bütün pilotlara açık ve katılım ücrete tabi değil. Yarış rotası, 2 dönüş ( A ve B kilit) noktalı “sosis rota” şeklinde “zamana karşı” oluyor.. Hızın yanında kilitlere en yakın dönüşleri yapabilen pilot en iyi zamanı yapmış oluyor. A ve B arası mesafe 1000 metre. Yarış tur sayısı “4 tur”. Kilit içinden dönüş yapan pilotlar, ilk ihlal için 40 saniye ilave ceza zamanı, ikinci ihlal için 30 saniye ilave ceza zamanı alacaklar, üçüncü ihlalde ise diskalifiye olacaklar. Bunun tespiti hem kilit görevlileri hem de her bir uçağa monte edilecek GPS ile yapılacak. Kilit işaretleri pilotların rahatça görebilecekleri ebatta oluyor. Yarış rota turları saat istikametinin aksine, soldan oluyor. Yarışma esnasında, “SHY 2019” organizasyonu tarafından belirlenen 3 Hakem ve 3 Jüri Üyesi bulunacak. Katılımcılar, Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi ile anlaşmalı otellerde hava parkına özel indirimli ücretlerden istifade edebiliyor. Anlaşmalı otelde konaklayan katılımcılar için sabah ve akşamları belirlenen saatlerde ücretsiz servis düzenleniyor. Konaklama ihtiyacı olan pilotların bu ihtiyaçlarını “info@acromach.com” adresine bildirmeleri halinde gerekli otel rezervasyonları yapılabilecek. Çadır kurarak kamp yapmak isteyenler için, hava parkında kamp alanı da bulunuyor. Apron Cafe leziz yemeklerle organizasyon boyunca pilotların ve seyircilerin hizmetinde oluyor. Etkinlikler hakkında daha fazla bilgi için: Senan Öztürk S.U.S.H.M. Organizasyon Komitesi Başkanı +90 222 724 30 31 shg.airshows@acromach.com

Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi, Necati Artan Tesislerinde, 06 ve 07 Temmuz tarihlerinde DÖRDÜNCÜ kez gerçekleşiyor…

 

Üç ayrı kategoride, yetenekli 20 yarışmacı pilotun katıldığı “SHY 2019 – Sivrihisar Hava Yarışları” seyircilere unutulmaz anlar yaşatacak. Havacılık tutkunlarının buluşacağı bu organizasyon, zamana karşı yarışan pilotların mücadelesi ile izleyenlere heyecan ve eğlenceyi bir arada sunuyor.

Yarışma kategorileri:

1-  Rotax Motor ile Güçlendirilmiş LSA / ULM Sabit Kanat

2-  200 HP Altında Motor Gücüne Sahip Diğer Uçaklar

3-  Rotax Motor ile Güçlendirilmiş Gyrocopter

“SHY 2019 – Sivrihisar Hava Yarışları” organizasyonuna “EKER Havacılık” Firması “Teknik Çözüm Ortağı” olarak sponsor oluyor. Yarış sırasında “EKER Havacılık”tarafından temin edilecek GARMIN GPS cihazları kullanılacak. Ayrıca, dereceye giren pilotlara EKER Havacılık tarafından çeşitli ödüller verilecek.

Ayrıca, FLY INN etkinliği çerçevesinde bu sene M.S.Ö. Havacılık Müzesinin “EFSANE” uçakları, Douglas DC-3, P-51 Mustang “Ferocious Frankie”, AT-6 Texan, Boeing Stearman E-75 statik konumda bütün havacıların ziyaretine açık oluyor.

Vee, nefes kesen akrobasi hareketleriyle izleyenleri büyüleyen Milli Hanım Akrobasi Pilotu “Semin Öztürk Şener”, gökyüzündeki muhteşem dansıyla bu etkinlikte yer alıyor!

 

“SHY 2019” Antrenman ve Yarışma Günlerine ilişkin detaylı program aşağıdaki gibidir.

-06 TEMMUZ 2019 Cumartesi günü :

*10.00 , S.U.S.H.M. Doğu Apronu / OCC ünitesinde günlük brifing

*11.00 – 13.00, Programlı antrenmanlar.

*13.00 – 14.00, Yemek molası ve “Semin Öztürk Şener Akrobasi Uçuş Provası“

*14.00 – 18.00, Programlı antrenmanların devamı.

-07 TEMMUZ 2019 Pazar günü:         “Seyircilere Açık ve Ücretsiz ” 

*09.00 , S.U.S.H.M. Doğu Apronu / OCC ünitesinde günlük brifing.

*10.00 – 13.00 , Yarışma

*13.00 – 14.00,  Yemek molası ve “Semin Öztürk Şener Akrobasi Uçuşu“

*14.00 – 18.00 , Yarışma

*19.00 , “Hangar Parti”  ve Ödül Töreni

 

“SHY 2019– Sivrihisar Hava Yarışları & Fly Inn” bütün pilotlara açık ve katılım ücrete tabi değil. Yarış rotası, 2 dönüş ( A ve B kilit) noktalı “sosis rota” şeklinde “zamana karşı” oluyor.. Hızın yanında kilitlere en yakın dönüşleri yapabilen pilot en iyi zamanı yapmış oluyor. A ve B  arası mesafe 1000 metre. Yarış tur sayısı “4 tur”. Kilit içinden dönüş yapan pilotlar, ilk ihlal için 40 saniye ilave ceza zamanı, ikinci ihlal için 30 saniye ilave ceza zamanı alacaklar, üçüncü ihlalde ise diskalifiye olacaklar. Bunun tespiti hem kilit görevlileri hem de her bir uçağa monte edilecek GPS ile yapılacak. Kilit işaretleri pilotların rahatça görebilecekleri ebatta oluyor. Yarış rota turları saat istikametinin aksine, soldan oluyor. Yarışma esnasında, “SHY 2019” organizasyonu tarafından belirlenen 3 Hakem ve 3 Jüri Üyesi bulunacak.

Katılımcılar, Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi ile anlaşmalı otellerde hava parkına özel indirimli ücretlerden istifade edebiliyor. Anlaşmalı otelde konaklayan katılımcılar için sabah ve akşamları belirlenen saatlerde ücretsiz servis düzenleniyor. Konaklama ihtiyacı olan pilotların bu ihtiyaçlarını “info@acromach.com” adresine bildirmeleri halinde gerekli otel rezervasyonları yapılabilecek.

Çadır kurarak kamp yapmak isteyenler için, hava parkında kamp alanı da bulunuyor.

Apron Cafe leziz yemeklerle organizasyon boyunca pilotların ve seyircilerin hizmetinde oluyor.

Etkinlikler hakkında daha fazla bilgi için:

Senan Öztürk

S.U.S.H.M. Organizasyon Komitesi Başkanı

+90 222 724 30 31

shg.airshows@acromach.com

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://bit.ly/2MXU2RS
via IFTTT