Ara Güler’in arşivinden ‘Aphrodisias’ gün yüzüne çıkıyor Türkiye’de kültür ve sanata önemli katkılar sağlayan Doğuş Grubu’nun, fotoğraf sanatının duayenlerinden Ara Güler ile iş birliği sonucu hayata geçirdiği Ara Güler Müzesi’nin ikinci sergisi ‘Aphrodisias’ sanatseverlerle buluşuyor. Ara Güler’in çok yönlü sanatçı kimliğini ve ilham veren yaşamını gelecek nesillere aktarmak amacıyla kurulan Ara Güler Müzesi’nin ikinci sergisinde sanatçının arşivinden Geyre Köyü ve Aphrodisias Arkeolojik Alanı’na ait ve aralarında orijinal karanlık oda baskılarının da bulunduğu fotoğraflar, uluslararası yayın ve ajanslarla yazışmaları, gezi notları ve kendi hazırlamış olduğu Aphrodisias kitap maketinin de bulunduğu bir seçki ilk kez sergileniyor. Doğuş Grubu’nun kültür ve sanat alanında gerçekleştirdiği en büyük projelerinden biri olan ve 2016 yılında Ara Güler’le yaptığı işbirliği sonucu kurulan Ara Güler Müzesi, usta sanatçının arşivinde çok önemli bir yere sahip olan Aphrodisias’ın fotoğraf ve belgelerini gün yüzüne çıkarıyor. Türkiye’nin uluslararası standartlara sahip ilk fotoğraf sanatçısı müzesi olma özelliğini de taşıyan Ara Güler Müzesi’nin yeni sergisi “Aphrodisias”, kapılarını sanatseverlere açtı. ‘Aphrodisias’ sergisinin ana gövdesini, Ara Güler tarafından fotoğraflanan, bugün Aphrodisias Arkeolojik Alanı olarak tescilli ve UNESCO Dünya Miras Liste’sine girmiş olan Geyre Köyü ve civarında çekmiş olduğu fotoğraflar oluşturuyor. Sergide ayrıca, Ara Güler’in Aphrodisias ile ilgili orijinal karanlık oda baskıları, fotoğraflarla ilgili uluslararası süreli yayınlar ve ajanslarla yazışmaları, bu yayınların baskılarıyla birlikte Ara Güler’in Aphrodisias Çığlığı adlı kitabının hazırlık sürecindeki çalışmalarına dair ipuçları, notlar ve kitap maketi de sergilenen eserler arasında yer alıyor. Aphrodisias Sergisi, İstanbul bomontiada’daki Ara Güler Müzesi’nde Eylül 2019’a kadar ücretsiz gezilebilecek. Sergiye özel Ara Güler Müzesi tarafından hazırlanan ‘Aphrodisias’ kitabı da müzenin ilk yayını olan ‘Islık Çalan Adam’ ile birlikte Ara Güler Müzesi içerisinde bulunan mağazadan temin edilebilir. Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi (AGAVAM) Hakkında: 2016 yılında Ara Güler ve Doğuş Grubu arasında gerçekleşen anlaşma ile hayata geçen Ara Güler Doğuş Sanat ve Müzecilik A.Ş. çatısı altında yer alan AGAVAM, Türkiye’nin en önemli fotoğraf arşivlerinden biri olan Ara Güler arşivinin bütün olarak korunması ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak üzere çalışıyor. Geçtiğimiz yıl Ara Güler’in 90’ıncı doğum gününde İstanbul bomontiada’da açılan Ara Güler Müzesi ise, duayen fotoğraf sanatçısının eserlerinin daha geniş kitlelere ulaşması için çalışmalar gerçekleştiriyor. Profesyonel düzeyde yönetilen ve kar amacı gütmeyen iki sanat kurumu, birbirini operasyonel ve içerik anlamında da besleyecek şekilde faaliyet gösteriyor. Doğuş Grubu Sanat Danışmanı Çağla Saraç liderliğinde çalışmalarını sürdüren arşiv ekibi, Ara Güler’in yüzbinlerce eserinin tasnif, envanter, koruma, sayısallaştırma ve indeksleme işlemlerini yürütüyor. Arşiv koleksiyonlarının önümüzdeki dönemde bir portal üzerinden fotoğraf meraklıları ve araştırmacılara açık hale getirilmesi hedefleniyor. ARA 59.tif

Dünya’nın Kanseri Çevre Kirliliğine Çözümler İstanbul’da Masaya Yatırılıyor Dünya’nın Kanseri Çevre Kirliliğine Çözümler İstanbul’da Masaya Yatırılıyor Üretebildiğinin 1,6 katının tüketildiği dünyada çevre sorunlarının yüzde 50’si son 35 yılda meydana geldi. Artan çevre sorunlarına karşı çözüm ise çevre teknolojilerinden geçiyor. Bu kapsamda İstanbul çok önemli bir organizasyona ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 28-30 Mart tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek ‘IFAT Eurasia Uluslararası Çevre Teknolojileri Fuarı’ sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirerek,atık su ve katı atık yönetimi konusunda ülkemizde yeni açılımlar sağlayacak. Çevre kirliliği, artan nüfus artışı ve sanayileşme gibi birçok nedene bağlı olarak her geçen yıl artıyor.Artık çok sayıda şirket atık yönetimi çözümleri arayışında ve çevre teknolojileri kullanımına çok daha fazla ihtiyaç duyuyor. Atık yönetimi ile ilgili en son teknolojilerin sergileneceği ‘IFAT Eurasia Uluslararası Çevre Teknolojileri Fuarı’ için geri sayım başladı. Yabancı Yatırımcılar Gözünü İstanbul’a Çevirdi Dünyanın birçok noktasından sektör profesyoneli Türkiye’ye geliyor. ‘IFAT Eurasia Çevre Teknolojileri Fuarı’, T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından her sene sınırlı sayıda fuarın seçimi ile gerçekleştirilen ’Uluslararası Alım Heyeti’ projesine uygun uluslararası nitelikli fuar kapsamına alındı. Organizasyon, gerçekleşecek ticari faaliyetler ile de firmaların ihracat olanaklarını artıracak. Dünya tarafından da yakından takip edilen ‘IFAT Eurasia’; Brezilya’dan G. Kore’ye, Kanada’dan Hindistan’a uzanan geniş bir coğrafyadan gelecek olan uluslararası çözüm sağlayıcılarına ev sahipliği yapacak. 3. IREMCON Uluslararası Çevre Konferansı IFAT Eurasia Salonlarında Düzenlenecek Bölgemizin en önemli atık yönetimi konferansı IFAT Eurasia salonlarında sektör ile buluşacak. Avrasya ve Orta Doğu bölgesinde çevre teknolojileri alt branşlarındaki iş birliği olanaklarını artırmayı amaçlayan IREMCON’a katılıcak olan üst düzey yetkililer bir taraftan bilgi ve tecrübelerini paylaşırken, bir taraftan da fuar katılımcıları ile görüşme fırsatı bulacaklar. Özellikle Balkan ülkelerinden katılımın yoğun olduğu Konferans için Bakanlar düzeyinde konuşmacılar bekleniyor.

Dünya’nın Kanseri Çevre Kirliliğine Çözümler İstanbul’da Masaya Yatırılıyor

Üretebildiğinin 1,6 katının tüketildiği dünyada çevre sorunlarının yüzde 50’si son 35 yılda meydana geldi. Artan çevre sorunlarına karşı çözüm ise çevre teknolojilerinden geçiyor. Bu kapsamda İstanbul çok önemli bir organizasyona ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 28-30 Mart tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek ‘IFAT Eurasia Uluslararası Çevre Teknolojileri Fuarı’ sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirerek,atık su ve katı atık yönetimi konusunda ülkemizde yeni açılımlar sağlayacak.

Çevre kirliliği, artan nüfus artışı ve sanayileşme gibi birçok nedene bağlı olarak her geçen yıl artıyor.Artık çok sayıda şirket atık yönetimi çözümleri arayışında ve çevre teknolojileri kullanımına çok daha fazla ihtiyaç duyuyor. Atık yönetimi ile ilgili en son teknolojilerin sergileneceği ‘IFAT Eurasia Uluslararası Çevre Teknolojileri Fuarı’ için geri sayım başladı.

Yabancı Yatırımcılar Gözünü İstanbul’a Çevirdi

Dünyanın birçok noktasından sektör profesyoneli Türkiye’ye geliyor. ‘IFAT Eurasia Çevre Teknolojileri Fuarı’, T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından her sene sınırlı sayıda fuarın seçimi ile gerçekleştirilen ’Uluslararası Alım Heyeti’ projesine uygun uluslararası nitelikli fuar kapsamına alındı. Organizasyon, gerçekleşecek ticari faaliyetler ile de firmaların ihracat olanaklarını artıracak. Dünya tarafından da yakından takip edilen ‘IFAT Eurasia’; Brezilya’dan G. Kore’ye, Kanada’dan Hindistan’a uzanan geniş bir coğrafyadan gelecek olan uluslararası çözüm sağlayıcılarına ev sahipliği yapacak.

3. IREMCON Uluslararası Çevre Konferansı IFAT Eurasia Salonlarında Düzenlenecek

Bölgemizin en önemli atık yönetimi konferansı IFAT Eurasia salonlarında sektör ile buluşacak. Avrasya ve Orta Doğu bölgesinde çevre teknolojileri alt branşlarındaki iş birliği olanaklarını artırmayı amaçlayan IREMCON’a katılıcak olan üst düzey yetkililer bir taraftan bilgi ve tecrübelerini paylaşırken, bir taraftan da fuar katılımcıları ile görüşme fırsatı bulacaklar.

Özellikle Balkan ülkelerinden katılımın yoğun olduğu Konferans için Bakanlar düzeyinde konuşmacılar bekleniyor.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2Ja1xUe
via IFTTT

Dünya Kadınlar Günü’nde İzmirli Kadınlardan UNESCO’ya Mektup İzmir Sasalı Köyü’nün kadınları, yaşam alanları olan Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmesi için 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde UNESCO’ya mektup yolladı. Sasalı, İzmir’de Gediz Deltası’nın ortasına konumlanmış bir köy. İzmir gibi nüfusu dört milyonu aşan bir metropolün içinde yer alan Gediz Deltası, Sasalı sakinleri ve bölgede yaşayan tüm insanların hayatında yeri doldurulamaz bir öneme sahip. Tuz üretimi, geleneksel kıyı balıkçılığı, toplanan deniz börülceleri, sepet yapımında kullanılan sazlar, binlerce dönüm tarım alanında üretilen ürünlerle Gediz Deltası, bugün sadece bölgede yaşayan insanların değil Türkiye’deki milyonlarca kişinin yaşamına dokunuyor. Tüm bu zenginliğe yaşamlarının başından beri tanıklık eden Sasalılı kadınlar, çocuklarının ve ailelerinin yuvası olan Gediz Deltası için UNESCO Dünya Mirası Komisyonu’na 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde mektup gönderdi. Kadınlar yazdıkları mektupta, kentleşme baskısının önlem alınmazsa Delta’yı yok edebileceğinden endişe ettiklerini vurguladı. Gediz Deltası’nın gündelik hayatlarının ayrılmaz bir parçası olduğunun altını çizen Sasalılı kadınlar, bu alanın zarar görmesinin bölgedeki canlılarla beraber kendilerini de doğrudan etkilediğini söyledi. Yaşam ve geçim kaynakları olan Gediz Deltası’nın korunarak gelecek nesillere armağan edilmesi için yardım talep eden kadınlar, konuyla ilgili üstlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını bildirdi. Sasalılı kadınlar, yetkili kurumlardan İzmir’in Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmesi için gerekli başvuruların yapılmasını beklediklerini ifade etti.

İzmir Sasalı Köyü’nün kadınları, yaşam alanları olan Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmesi için 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde UNESCO’ya mektup yolladı.

Sasalı, İzmir’de Gediz Deltası’nın ortasına konumlanmış bir köy. İzmir gibi nüfusu dört milyonu aşan bir metropolün içinde yer alan Gediz Deltası, Sasalı sakinleri ve bölgede yaşayan tüm insanların hayatında yeri doldurulamaz bir öneme sahip. Tuz üretimi, geleneksel kıyı balıkçılığı, toplanan deniz börülceleri, sepet yapımında kullanılan sazlar, binlerce dönüm tarım alanında üretilen ürünlerle Gediz Deltası, bugün sadece bölgede yaşayan insanların değil Türkiye’deki milyonlarca kişinin yaşamına dokunuyor.

Tüm bu zenginliğe yaşamlarının başından beri tanıklık eden Sasalılı kadınlar, çocuklarının ve ailelerinin yuvası olan Gediz Deltası için UNESCO Dünya Mirası Komisyonu’na 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde mektup gönderdi. Kadınlar yazdıkları mektupta, kentleşme baskısının önlem alınmazsa Delta’yı yok edebileceğinden endişe ettiklerini vurguladı. Gediz Deltası’nın gündelik hayatlarının ayrılmaz bir parçası olduğunun altını çizen Sasalılı kadınlar, bu alanın zarar görmesinin bölgedeki canlılarla beraber kendilerini de doğrudan etkilediğini söyledi. Yaşam ve geçim kaynakları olan Gediz Deltası’nın korunarak gelecek nesillere armağan edilmesi için yardım talep eden kadınlar, konuyla ilgili üstlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını bildirdi. Sasalılı kadınlar, yetkili kurumlardan İzmir’in Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmesi için gerekli başvuruların yapılmasını beklediklerini ifade etti.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2HoD0Ib
via IFTTT

TİM BAŞKANI GÜLLE: “BAVUL TİCARETİNİ DE KAYIT ALTINA ALIYORUZ” TİM Başkanı İsmail Gülle, son 2 ayda ardı ardına hayata geçen dev adımların bir yenisi olan, ihracatın bir başka kalemini kayda alacak yeni aşamayı açıkladı. Gülle,“Bilindiği gibi Laleli, hem İstanbul’un hem de Türkiye’nin mikro ihracat anlamında en önemli merkezlerinden bir tanesi. Sayıları 7 bine ulaşan esnafımızın artık kayıtlı birer ihracatçı olmasının önü açılmış durumda. Artık bavul ticaret rakamının azalarak, yerini kayıtlı mikro ihracata bırakmasının tam zamanıdır. Bu sayıdaki esnafımızın ihracat ailesine katılmaları hem kendi işlerini büyütmelerinin yolunu açacak, hem de ülkemiz ihracatını artırma adına önemli bir katkı sağlayacak” dedi. Türkiye İhracat Ailesinin çatı kuruluşu Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, ihracatın artırılması ve bütün boyutlarıyla kayıt altına alınması için başlattıkları çalışmanın yeni bir aşamasını değerlendirdi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin dinamik, hızlı ve nokta atışı politika üretebildiğini, ilettikleri taleplere süratle verilen cevaplar ve alınan sonuçların kendilerinin en önemli güç kaynakları olduğunu vurgulayan TİM Başkanı Gülle, “Sayın Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak ve Ticaret Bakanımız Ruhsar Pekcan önderliğinde, kamuoyunda bavul ticareti olarak bilinen, yolcu beraberinde ve lojistik firmalarınca taşınan malları kapsayan ihracatı kayıt altına alıyoruz” dedi. 2018 yılında ülkemizde yapılan bavul ticaretinin toplam 4,6 milyar dolar olarak hesaplandığına işaret eden Gülle, “Bilindiği gibi Laleli, hem İstanbul’un hem de Türkiye’nin mikro ihracat anlamında en önemli merkezlerinden bir tanesi. Sayıları 7 bine ulaşan esnafımızın artık kayıtlı birer ihracatçı olmasının önü açılmış durumda. Artık bavul ticaret rakamının azalarak, yerini kayıtlı mikro ihracata bırakmasının tam zamanıdır. Bu sayıdaki esnafımızın ihracat ailesine katılmaları hem kendi işlerini büyütmelerinin yolunu açacak, hem de ülkemiz ihracatını artırma adına önemli bir katkı sağlayacak” diye konuştu. “Genel Ticaret Sistemi’yle gücümüzün farkına vardık” TİM Başkanı İsmail Gülle, 2018 yılı ile birlikte ihracat rakamlarının Özel Ticaret Sistemi’ne göre açıklanmasının yanı sıra serbest bölgelerden yapılan ticaretin de dahil edildiği Genel Ticaret Sistemi’ne göre de hesaplandığını hatırlatarak şunları söyledi: “Bu sayede Ocak ve Şubat aylarında, her ay yaklaşık 700 milyon dolar olmak üzere 1,4 milyar dolarlık ihracatımızı artık ölçebiliyoruz. Genel Ticaret Sistemi olarak adlandırılan bu sisteme göre, 2018 yılının geneline baktığımızda 9 milyar dolarlık bir ihracat rakamı artık kayıt altında. Bu da Türkiye’nin serbest bölgelerden yaptığı ihracatın, hangi boyutlara ulaştığı ve serbest bölgelerin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.” Geçici Depolama Yerinden İhracat için broşür hazırlandı TİM, bavul ve kargo ticaretinin kayıt altına alınması için oluşturulan “Geçici Depolama Yerinden İhracat” sisteminde işlemlerin yapılmasında izlenecek yolu içeren bir broşür hazırladı. Altı adımda prosedürleri gösteren bu broşürler, başta Laleli olmak üzere Merter, Osmanbey, Bayrampaşa, Zeytinburnu ve ülkemizin tamamında bu şekilde çalışan tüm ihracatçılarımızla paylaşılacak.

TİM Başkanı İsmail Gülle, son 2 ayda ardı ardına hayata geçen dev adımların bir yenisi olan, ihracatın bir başka kalemini kayda alacak yeni aşamayı açıkladı. Gülle,“Bilindiği gibi Laleli, hem İstanbul’un hem de Türkiye’nin mikro ihracat anlamında en önemli merkezlerinden bir tanesi. Sayıları 7 bine ulaşan esnafımızın artık kayıtlı birer ihracatçı olmasının önü açılmış durumda. Artık bavul ticaret rakamının azalarak, yerini kayıtlı mikro ihracata bırakmasının tam zamanıdır. Bu sayıdaki esnafımızın ihracat ailesine katılmaları hem kendi işlerini büyütmelerinin yolunu açacak, hem de ülkemiz ihracatını artırma adına önemli bir katkı sağlayacak” dedi.

Türkiye İhracat Ailesinin çatı kuruluşu Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, ihracatın artırılması ve bütün boyutlarıyla kayıt altına alınması için başlattıkları çalışmanın yeni bir aşamasını değerlendirdi.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin dinamik, hızlı ve nokta atışı politika üretebildiğini, ilettikleri taleplere süratle verilen cevaplar ve alınan sonuçların kendilerinin en önemli güç kaynakları olduğunu vurgulayan TİM Başkanı Gülle, “Sayın Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak ve Ticaret Bakanımız Ruhsar Pekcan önderliğinde, kamuoyunda bavul ticareti olarak bilinen, yolcu beraberinde ve lojistik firmalarınca taşınan malları kapsayan ihracatı kayıt altına alıyoruz” dedi.

2018 yılında ülkemizde yapılan bavul ticaretinin toplam 4,6 milyar dolar olarak hesaplandığına işaret eden Gülle, “Bilindiği gibi Laleli, hem İstanbul’un hem de Türkiye’nin mikro ihracat anlamında en önemli merkezlerinden bir tanesi. Sayıları 7 bine ulaşan esnafımızın artık kayıtlı birer ihracatçı olmasının önü açılmış durumda. Artık bavul ticaret rakamının azalarak, yerini kayıtlı mikro ihracata bırakmasının tam zamanıdır. Bu sayıdaki esnafımızın ihracat ailesine katılmaları hem kendi işlerini büyütmelerinin yolunu açacak, hem de ülkemiz ihracatını artırma adına önemli bir katkı sağlayacak” diye konuştu.

“Genel Ticaret Sistemi’yle gücümüzün farkına vardık”

TİM Başkanı İsmail Gülle, 2018 yılı ile birlikte ihracat rakamlarının Özel Ticaret Sistemi’ne göre açıklanmasının yanı sıra serbest bölgelerden yapılan ticaretin de dahil edildiği Genel Ticaret Sistemi’ne göre de hesaplandığını hatırlatarak şunları söyledi: “Bu sayede Ocak ve Şubat aylarında, her ay yaklaşık 700 milyon dolar olmak üzere 1,4 milyar dolarlık ihracatımızı artık ölçebiliyoruz. Genel Ticaret Sistemi olarak adlandırılan bu sisteme göre, 2018 yılının geneline baktığımızda 9 milyar dolarlık bir ihracat rakamı artık kayıt altında. Bu da Türkiye’nin serbest bölgelerden yaptığı ihracatın, hangi boyutlara ulaştığı ve serbest bölgelerin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.”

Geçici Depolama Yerinden İhracat için broşür hazırlandı

TİM, bavul ve kargo ticaretinin kayıt altına alınması için oluşturulan “Geçici Depolama Yerinden İhracat” sisteminde işlemlerin yapılmasında izlenecek yolu içeren bir broşür hazırladı. Altı adımda prosedürleri gösteren bu broşürler, başta Laleli olmak üzere Merter, Osmanbey, Bayrampaşa, Zeytinburnu ve ülkemizin tamamında bu şekilde çalışan tüm ihracatçılarımızla paylaşılacak.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2H5mOfX
via IFTTT

Sosyal Medyada ”Kadın” Sosyal Medyada ‘’Kadın’’ Adbaint, The Brand Age Dergisi için hazırladığı raporda, sosyal medya kullanıcılarının ‘’Kadın’’ hakkındaki konuşmalarını analiz etti. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, ardında yer alan felsefe itibariyle her yıl hem markaların hem de sosyal medya kullanıcılarının gündeminde. Sosyal CRM ve Veri Analizi şirketi Adbaint, The Brand Age dergisi için 1 Ocak 2018-19 Şubat 2019 aralığını baz alarak hazırladığı ‘’Sosyal Medyada Kadın’’ raporunda sosyal medya kullanıcılarının kadın, cinsiyet eşitliği, pozitif ayrımcılık, feminizim gibi kavramlar hakkındaki konuşmalarını analiz etti. Raporda 2018 Ocak ayından itibaren ‘’kadın’’ kelimesi ile ilgili yapılan paylaşımların tamamının yaklaşık 50 milyon adet olduğunu görülüyor. Sosyal medyada ‘’kadın’’ kelimesini içeren günlük ortalama 121 bin adet paylaşım yapılırken, zamansal dağılımda Mart ve Kasım ayında konuşulma oranında artış yaşandığı dikkat çekiyor. Bu aylarda yapılan paylaşımların içeriğine bakıldığında; Mart ayı Dünya Kadınlar Günü’nü, Kasım ayı da 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nü içerdiği için (kadınlara sağladığı haklar neticesinde) yapılan paylaşımların arttığı görülüyor. 50 milyon paylaşımın sentiment dağılımında ise en yüksek negatif paylaşım %51 ile Temmuz ayında gelirken, Mart ayında pozitif paylaşımların küçük bir fark ile önde olduğu görülüyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün bu verinin oluşmasındaki etkisinin büyük olduğunu anlaşılıyor. Kadın hakkında; Toplam konuşulma: 50.313.790 Aylık paylaşım: 3.593.842 Haftalık paylaşım: 838.563 Günlük paylaşım: 121.238 Sosyal medyada en çok tecavüz konuşuluyor Tüm paylaşımlar dört konu altında incelediğinde Kadın ve Tecavüz paylaşımları %39 ile ilk sırada yer alıyor. Kadın ve Taciz paylaşımları %22 ile ikinci konu olurken, Kadın ve İstismar %19, Kadın ve Cinayet paylaşımlarının %18’lik hacme sahip olduğu görülüyor. Kadın ve tecavüz: %39 Kadın ve taciz: %22 Kadın ve istismar: %19 Kadın ve cinayet: %18 Kadın ve Cinayet paylaşımları öne çıkan konulara göre ayrıldığında İşkence içerikli paylaşımlar %24, Ateşli Silah %23 ve Kesici Aletler %19 ile ilk sıralarda yer alıyor. İşkence: %24 Ateşli silah: %23 Kesici aletler: %19 Sert cisim: %14 Yakılarak: %7 ‘’Kadın’’ ile ilgili paylaşımlar 6 milyon paylaşım ile en çok İstanbul’daki sosyal medya kullanıcıları tarafından yapılıyor. Ankara ve İzmir ise paylaşımlarda İstanbul’u takip ediyor. Tüm paylaşımlar %55 erkek, %45 kadın kullanıcılar tarafından yapılıyor. En çok paylaşım yapan iller: İstanbul: 6.833.307 Ankara: 1.147.271 İzmir: 1.080.253 Cinsiyet dağılımı: Erkek: %55 Kadın: %45 Sosyal medya kullanıcıları Şule Çet için adalet istiyor ‘’Kadın’’ ile ilgili kullanılan hashtag’leri incelediğimizde #8MartDünyaKadınlarGünü hashtag’i 420 bin kere kullanılarak ilk sırada yer alıyor. Sosyal medya kullanıcıları #Kadın için 220 bin, #KadınaŞiddeteHayır ile ilgili ise 200 bin kez paylaşımda bulunuyor. Sosyal medyanın gücüyle kamuoyu baskısı oluşturularak adalet aranan Şule Çet için açılan #ŞuleÇetİçinAdalet hashtag’inin de rapor dönemi içerisinde 90 bin adet paylaşım yapıldığı görülüyor. En çok kullanılan hashtagler #8MartDünyaKadınlarGünü: 420.000 #Kadın: 220.000 #KadınaŞiddeteHayır: 200.000 #5AralıkDünyaKadınHaklarıGünü: 130.000 #ŞuleÇetİçinAdalet: 90.000 Feminizm sosyal medyada olumsuz bir algıya sahip 2018 Ocak ayından 19 Şubat 2019 tarihine kadar ‘’Feminist’’ kelimesi ile ilgili yapılan paylaşımların 542 bin adete ulaştığı görülüyor. ‘’Feminizm’’ kelimesi ise 187 bin defa paylaşılıyor. İki kelime hakkında sosyal medya kullanıcılarının olumlu-olumsuz içerik analizi yapıldığında ise Feminizmin %64, Feministin %53 negatif konuşulma hacme sahip olduğu görülüyor. Pozitif paylaşımlar %10 ile iki kelimede de aynı orana sahip. FeministKonuşulma oranı: 542.309 %53 olumsuz, %10 olumlu, %37 nötr FeminizmKonuşulma oranı: 187.719 %64 olumsuz, %10 olumlu, %26 nötr Son yıllarda sosyal medyada sıkça dile getirilen ‘’Feminist ve Feminizm’’ kelimeleri ile ilgili 2016-2017-2018 yıllarında yapılan tüm içerikler karşılaştırıldığında, en yüksek paylaşımın 2017 yılında yapıldığını görülüyor. Feminist ve Feminizm hakkında son 3 yılda yapılan paylaşımlar Toplam: 1.786.021 2016 yılında: 451.963 2017 yılında: 761.377 2018 yılında: 572.681 En çok kullanılan hashtag’ler #FeministGeceYürüşü: 4.500+ #Pride2017: 3.400+ #8Mart: 3.400+ #feminist: 1.900+ Cinsiyet eşitliğini ayrımcılık kadar konuşmuyoruz Çocukluk hatta bebeklik dönemlerinden itibaren maruz kalınan üç büyük ifade ‘’Pozitif Ayrımcılık’’ , ‘’Eşitlik’’ ve ‘’Cinsiyet Eşitliği’’ hakkında sosyal medyada yapılan paylaşımlar kıyaslandığında en çok ‘’Pozitif Ayrımcılık’’ konuşularak ilk sırada geliyor. Cinsiyet Eşitliği ise diğer kavramlara nispeten en az paylaşım yapılan konu oluyor. Üç ifade de yüksek negatif paylaşım oranına sahipken, pozitif bahsedilmelerde Eşitlik küçük oranlarla öne çıkıyor. Pozitif ayrımcılıkKonuşulma oranı: 87.555 %94 olumsuz, %4 olumlu, %2 nötr EşitlikKonuşulma oranı: 81.779 %44 olumsuz, %11 olumlu, %46 nötr Cinsiyet eşitliğiKonuşulma oranı: 37.357 %71 olumsuz, %4 olumlu, %25 nötr Kadın kelimesinin en çok konuşulduğu gün: 8 Mart 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yapılan paylaşım sayısı hem sosyal medya kullanıcılarının hem de markaların etkisiyle yılın en çok hacme sahip değerine ulaşıyor. Geçtiğimiz yıl Kadınlar Günü’nde, bugünün önemiyle ilgili yapılan paylaşım sayısının toplamda 1 milyon 750 bin adet olduğu görülüyor. 8 Mart paylaşımları Toplam paylaşım: 1.194.750 Negatif içeriklerde en çok kullanılan kelimeler: kadın, şiddet, eğitim, taciz, cinsel Pozitif içeriklerde en çok kullanılan kelimeler: mutlu, emekçi, sağlık, özgür, anne 8 Mart hakkında 2018 yılındaen çok etkileşim alan tweetler şu şekilde: ‘’@filliboya: Birlikte, huzur içinde yaşayabilmek için hepimiz birer mucizeyiz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü filmimiz yayında. #Mucizemsin #8MartDünyaKadınlarGünü’’ (7 Mart 2018) ‘’@TolgaCevik: Gönül isterdi ki kadınların dövülmediği, intiharasürüklenmediği, minicik kız çocuklarının zorla eş yapılmadığı bir dünyada kutlayalım bu günü. Maalesef insanlığın ve erkeklerin hala adam olmadığı bir dünyada ne kadar kutlayabilirsek, Kadınlar Günümüz Kutlu olsun.’’ (7 Mart 2018) ‘’@Besiktas: Kadına Şiddete Hayır #8MartDünyaKadınlarGünü’’ (7 Mart 2018) ‘’@GalatasaraySK: Kadına karşı şiddetin ve sosyal eşitsizliklerin son bulduğu daha iyi bir dünya dileğiyle… #8MartDünyaKadınlarGünü Kutlu Olsun!’’ (7 Mart 2018)

Sosyal Medyada ‘’Kadın’’

Adbaint, The Brand Age Dergisi için hazırladığı raporda, sosyal medya kullanıcılarının ‘’Kadın’’ hakkındaki konuşmalarını analiz etti.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü, ardında yer alan felsefe itibariyle her yıl hem markaların hem de sosyal medya kullanıcılarının gündeminde. Sosyal CRM ve Veri Analizi şirketi Adbaint, The Brand Age dergisi için 1 Ocak 2018-19 Şubat 2019 aralığını baz alarak hazırladığı ‘’Sosyal Medyada Kadın’’ raporunda sosyal medya kullanıcılarının kadın, cinsiyet eşitliği, pozitif ayrımcılık, feminizim gibi kavramlar hakkındaki konuşmalarını analiz etti.

Raporda 2018 Ocak ayından itibaren ‘’kadın’’ kelimesi ile ilgili yapılan paylaşımların tamamının yaklaşık 50 milyon adet olduğunu görülüyor. Sosyal medyada ‘’kadın’’ kelimesini içeren günlük ortalama 121 bin adet paylaşım yapılırken, zamansal dağılımda Mart ve Kasım ayında konuşulma oranında artış yaşandığı dikkat çekiyor. Bu aylarda yapılan paylaşımların içeriğine bakıldığında; Mart ayı Dünya Kadınlar Günü’nü, Kasım ayı da 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nü içerdiği için (kadınlara sağladığı haklar neticesinde) yapılan paylaşımların arttığı görülüyor.

50 milyon paylaşımın sentiment dağılımında ise en yüksek negatif paylaşım %51 ile Temmuz ayında gelirken, Mart ayında pozitif paylaşımların küçük bir fark ile önde olduğu görülüyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün bu verinin oluşmasındaki etkisinin büyük olduğunu anlaşılıyor.

Kadın hakkında;

Toplam konuşulma: 50.313.790
Aylık paylaşım: 3.593.842

Haftalık paylaşım: 838.563
Günlük paylaşım: 121.238

Sosyal medyada en çok tecavüz konuşuluyor

Tüm paylaşımlar dört konu altında incelediğinde Kadın ve Tecavüz paylaşımları %39 ile ilk sırada yer alıyor. Kadın ve Taciz paylaşımları %22 ile ikinci konu olurken, Kadın ve İstismar %19, Kadın ve Cinayet paylaşımlarının %18’lik hacme sahip olduğu görülüyor.

Kadın ve tecavüz: %39

Kadın ve taciz: %22
Kadın ve istismar: %19
Kadın ve cinayet: %18

Kadın ve Cinayet paylaşımları öne çıkan konulara göre ayrıldığında İşkence içerikli paylaşımlar %24, Ateşli Silah %23 ve Kesici Aletler %19 ile ilk sıralarda yer alıyor.

İşkence: %24

Ateşli silah: %23
Kesici aletler: %19

Sert cisim: %14
Yakılarak: %7

‘’Kadın’’ ile ilgili paylaşımlar 6 milyon paylaşım ile en çok İstanbul’daki sosyal medya kullanıcıları tarafından yapılıyor. Ankara ve İzmir ise paylaşımlarda İstanbul’u takip ediyor. Tüm paylaşımlar %55 erkek, %45 kadın kullanıcılar tarafından yapılıyor.

En çok paylaşım yapan iller:

İstanbul: 6.833.307
Ankara: 1.147.271
İzmir: 1.080.253

Cinsiyet dağılımı:
Erkek: %55
Kadın: %45

Sosyal medya kullanıcıları Şule Çet için adalet istiyor

‘’Kadın’’ ile ilgili kullanılan hashtag’leri incelediğimizde #8MartDünyaKadınlarGünü hashtag’i 420 bin kere kullanılarak ilk sırada yer alıyor. Sosyal medya kullanıcıları #Kadın için 220 bin, #KadınaŞiddeteHayır ile ilgili ise 200 bin kez paylaşımda bulunuyor. Sosyal medyanın gücüyle kamuoyu baskısı oluşturularak adalet aranan Şule Çet için açılan #ŞuleÇetİçinAdalet hashtag’inin de rapor dönemi içerisinde 90 bin adet paylaşım yapıldığı görülüyor.

En çok kullanılan hashtagler

#8MartDünyaKadınlarGünü: 420.000
#Kadın: 220.000
#KadınaŞiddeteHayır: 200.000
#5AralıkDünyaKadınHaklarıGünü: 130.000

#ŞuleÇetİçinAdalet: 90.000

Feminizm sosyal medyada olumsuz bir algıya sahip

2018 Ocak ayından 19 Şubat 2019 tarihine kadar ‘’Feminist’’ kelimesi ile ilgili yapılan paylaşımların 542 bin adete ulaştığı görülüyor. ‘’Feminizm’’ kelimesi ise 187 bin defa paylaşılıyor. İki kelime hakkında sosyal medya kullanıcılarının olumlu-olumsuz içerik analizi yapıldığında ise Feminizmin %64, Feministin %53 negatif konuşulma hacme sahip olduğu görülüyor. Pozitif paylaşımlar %10 ile iki kelimede de aynı orana sahip.

Feminist
Konuşulma oranı: 542.309
%53 olumsuz, %10 olumlu, %37 nötr

Feminizm
Konuşulma oranı: 187.719
%64 olumsuz, %10 olumlu, %26 nötr

Son yıllarda sosyal medyada sıkça dile getirilen ‘’Feminist ve Feminizm’’ kelimeleri ile ilgili 2016-2017-2018 yıllarında yapılan tüm içerikler karşılaştırıldığında, en yüksek paylaşımın 2017 yılında yapıldığını görülüyor.

Feminist ve Feminizm hakkında son 3 yılda yapılan paylaşımlar
Toplam: 1.786.021
2016 yılında: 451.963
2017 yılında: 761.377
2018 yılında: 572.681

En çok kullanılan hashtag’ler
#FeministGeceYürüşü: 4.500+
#Pride2017: 3.400+
#8Mart: 3.400+
#feminist: 1.900+

Cinsiyet eşitliğini ayrımcılık kadar konuşmuyoruz

Çocukluk hatta bebeklik dönemlerinden itibaren maruz kalınan üç büyük ifade ‘’Pozitif Ayrımcılık’’ , ‘’Eşitlik’’ ve ‘’Cinsiyet Eşitliği’’ hakkında sosyal medyada yapılan paylaşımlar kıyaslandığında en çok ‘’Pozitif Ayrımcılık’’ konuşularak ilk sırada geliyor. Cinsiyet Eşitliği ise diğer kavramlara nispeten en az paylaşım yapılan konu oluyor. Üç ifade de yüksek negatif paylaşım oranına sahipken, pozitif bahsedilmelerde Eşitlik küçük oranlarla öne çıkıyor.

Pozitif ayrımcılık
Konuşulma oranı: 87.555
%94 olumsuz, %4 olumlu, %2 nötr

Eşitlik
Konuşulma oranı: 81.779
%44 olumsuz, %11 olumlu, %46 nötr

Cinsiyet eşitliği
Konuşulma oranı: 37.357
%71 olumsuz, %4 olumlu, %25 nötr

Kadın kelimesinin en çok konuşulduğu gün: 8 Mart

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yapılan paylaşım sayısı hem sosyal medya kullanıcılarının hem de markaların etkisiyle yılın en çok hacme sahip değerine ulaşıyor. Geçtiğimiz yıl Kadınlar Günü’nde, bugünün önemiyle ilgili yapılan paylaşım sayısının toplamda 1 milyon 750 bin adet olduğu görülüyor.

8 Mart paylaşımları

Toplam paylaşım: 1.194.750

Negatif içeriklerde en çok kullanılan kelimeler: kadın, şiddet, eğitim, taciz, cinsel

Pozitif içeriklerde en çok kullanılan kelimeler: mutlu, emekçi, sağlık, özgür, anne

8 Mart hakkında 2018 yılındaen çok etkileşim alan tweetler şu şekilde: 

‘’@filliboya: Birlikte, huzur içinde yaşayabilmek için hepimiz birer mucizeyiz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü filmimiz yayında. #Mucizemsin #8MartDünyaKadınlarGünü’’ (7 Mart 2018)

‘’@TolgaCevik: Gönül isterdi ki kadınların dövülmediği, intiharasürüklenmediği, minicik kız çocuklarının zorla eş yapılmadığı bir dünyada kutlayalım bu günü. Maalesef insanlığın ve erkeklerin hala adam olmadığı bir dünyada ne kadar kutlayabilirsek, Kadınlar Günümüz Kutlu olsun.’’ (7 Mart 2018)

‘’@Besiktas: Kadına Şiddete Hayır #8MartDünyaKadınlarGünü’’ (7 Mart 2018)

‘’@GalatasaraySK: Kadına karşı şiddetin ve sosyal eşitsizliklerin son bulduğu daha iyi bir dünya dileğiyle… #8MartDünyaKadınlarGünü Kutlu Olsun!’’ (7 Mart 2018)

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2HiM7dH
via IFTTT

5 kadın girişimci, 5 zorlu hikaye; 1 kitap GYİAD, kadın girişimcilerin tecrübelerini ‘Kendi Hikayesini Yazanlar’ kitabında topladı Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği (GYİAD), girişimcilik vakaları serisinin ikinci kitabını çıkardı. Kendi Hikayesini Yazanlar adlı kitapta GYİAD üyesi beş kadın girişimcinin tecrübeleri vaka-öykü tarzında anlatılıyor. Bu kitapla kadınları girişimciliğe teşvik etmeyi amaçlayan GYİAD, kadın, erkek tüm girişimcilere keyifle okuyacakları bir kitap sunuyor. Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği’nin (GYİAD), girişimcilik vakaları serisinin ikinci kitabı “Kendi Hikayesini Yazanlar” düzenlenen lansman ile tanıtıldı. Doç. Dr. Ata Demirci imzasını taşıyan kitapta beş kadın girişimcinin, girişimcilik hikayeleri ele alınıyor ve kitap, girişimciliğe ilişkin hayali olan gençlere, gerçeklerden yola çıkarak ışık tutan bir rehber niteliği taşıyor. Kendi Hikayesini Yazanlar’da, GYİAD üyesi beş kadın girişimci, deneyimlerini içtenlikle anlatıyor. Kitapta, Gülsha Kozmetik Kurucusu & Genel Müdürü Gülşah Gürkan, Happy İnsan Kaynakları & Omuz Omuza Engelsiz İnsan Kaynakları Kurucusu & Genel Müdürü Özgül Topkan Koruyan, MPM Gıda Kurucusu Pelin Özer, EDT Saglık Kurucusu & Genel MüdürüDilşad Çelebi ve Artisan Grup Kurucu & Genel Müdür Özge Yılmaz tecrübelerini okurlarla paylaşıyor. Kadınları girişimciliğe teşvik etmek istiyoruz Girişimciliği ve özellikle kadın girişimcileri desteklediklerini belirten GYİAD Başkanı Yiğit Savcı, bu kitapla birlikte birçok genç girişimciye ilham olmayı amaçladıklarını söylüyor: “Girişimcilik vakaları serisinin ilk kitabı olan ‘Formül Sosunda’ adlı kitapta davaka-öyküleri aktarmıştık. Serinin ikinci kitabında da çok değerli ve başarılı girişimcilerimize yer verdik. Kadınların iş hayatında daha çok bulunmaları ve en önemlisi girişimci olmalarını teşvik etmek istiyoruz. İşte bu kitaptaki feyz verici hikayelerin ışığı, özünde güçlü bir çağrıdır. Kadın girişimcilere, ‘siz de yapabilirsiniz’ demekten çok daha öte ‘geç kaldık’, hızla erkek-kadın ayrımı olmaksızın ‘girişimci sayımızı çoğaltmalıyız’ ve ekonomimizi büyüt­meliyiz; ‘gelişmiş ülkeler kategorisine ancak iş hayatında kadın oranlarını artırarak, güçlendirerek ve katma de­ğerli üretim yaparak geçebiliriz’ demek için hazırlanmış bir eserdir. Bu kitap, kadın diye ayrım yapılarak ortaya koyulmadı. Esasen kendisini giri­şimci olarak tanımlayan herkes, cinsiyet bağımsız yerküreyi değiştirmeye çabalayanlardır. Bu açıdan tüm ka­dın ve erkek girişimcilere keyifle okuyacakları bir rehber ki­tap sunuyoruz.”

GYİAD, kadın girişimcilerin tecrübelerini ‘Kendi Hikayesini Yazanlar’ kitabında topladı

Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği (GYİAD), girişimcilik vakaları serisinin ikinci kitabını çıkardı. Kendi Hikayesini Yazanlar adlı kitapta GYİAD üyesi beş kadın girişimcinin tecrübeleri vaka-öykü tarzında anlatılıyor. Bu kitapla kadınları girişimciliğe teşvik etmeyi amaçlayan GYİAD, kadın, erkek tüm girişimcilere keyifle okuyacakları bir kitap sunuyor.

Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği’nin (GYİAD), girişimcilik vakaları serisinin ikinci kitabı “Kendi Hikayesini Yazanlar” düzenlenen lansman ile tanıtıldı. Doç. Dr. Ata Demirci imzasını taşıyan kitapta beş kadın girişimcinin, girişimcilik hikayeleri ele alınıyor ve kitap, girişimciliğe ilişkin hayali olan gençlere, gerçeklerden yola çıkarak ışık tutan bir rehber niteliği taşıyor.

Kendi Hikayesini Yazanlar’da, GYİAD üyesi beş kadın girişimci, deneyimlerini içtenlikle anlatıyor. Kitapta, Gülsha Kozmetik Kurucusu & Genel Müdürü Gülşah Gürkan, Happy İnsan Kaynakları & Omuz Omuza Engelsiz İnsan Kaynakları Kurucusu & Genel Müdürü Özgül Topkan Koruyan, MPM Gıda Kurucusu Pelin Özer, EDT Saglık Kurucusu & Genel MüdürüDilşad Çelebi ve Artisan Grup Kurucu & Genel Müdür Özge Yılmaz tecrübelerini okurlarla paylaşıyor.

Kadınları girişimciliğe teşvik etmek istiyoruz

Girişimciliği ve özellikle kadın girişimcileri desteklediklerini belirten GYİAD Başkanı Yiğit Savcı, bu kitapla birlikte birçok genç girişimciye ilham olmayı amaçladıklarını söylüyor: “Girişimcilik vakaları serisinin ilk kitabı olan ‘Formül Sosunda’ adlı kitapta davaka-öyküleri aktarmıştık. Serinin ikinci kitabında da çok değerli ve başarılı girişimcilerimize yer verdik. Kadınların iş hayatında daha çok bulunmaları ve en önemlisi girişimci olmalarını teşvik etmek istiyoruz. İşte bu kitaptaki feyz verici hikayelerin ışığı, özünde güçlü bir çağrıdır. Kadın girişimcilere, ‘siz de yapabilirsiniz’ demekten çok daha öte ‘geç kaldık’, hızla erkek-kadın ayrımı olmaksızın ‘girişimci sayımızı çoğaltmalıyız’ ve ekonomimizi büyüt­meliyiz; ‘gelişmiş ülkeler kategorisine ancak iş hayatında kadın oranlarını artırarak, güçlendirerek ve katma de­ğerli üretim yaparak geçebiliriz’ demek için hazırlanmış bir eserdir. Bu kitap, kadın diye ayrım yapılarak ortaya koyulmadı. Esasen kendisini giri­şimci olarak tanımlayan herkes, cinsiyet bağımsız yerküreyi değiştirmeye çabalayanlardır. Bu açıdan tüm ka­dın ve erkek girişimcilere keyifle okuyacakları bir rehber ki­tap sunuyoruz.”

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2THDwaO
via IFTTT

Kaan Air’in Türkiye münhasır distribütörlüğünü yaptığı Leonardo Helicopters Atlanta’daki HAI fuarında yer aldı Kaan Air’in Türkiye münhasır distribütörlüğünü yaptığı Leonardo Helicopters Atlanta’daki HAI fuarında yer aldı Yılın en önemli helikopter fuarı HAI HeliExpo, bu yıl Atlanta’daki Georgia World Congress Center’de gerçekleşti. Türkiye münhasır distribütörlüğünü Kaan Air’in yaptığı Leonardo Helicopters’in standında yer alan AW139, AW169, AW109 Trekker ve AW119 modelleri ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü. Dünyanın dört bir yanından binlerce kişinin takip ettiği HAI HeliExpo, bu yıl 5-7 Mart 2019 tarihlerinde Atlanta’da gerçekleşti. Kaan Air’in Türkiye distribütörü olduğu Leonardo Helicopters’in de yer aldığı fuarda, çeşitli etkinlikler, atölye çalışmaları ve forumlar düzenlendi. Dünyanın en önemli helikopter üreticilerinin ve tedarikçilerin bir araya geldiği fuarda Leonardo Helicopters, fuar alanında sergilediği VIP konfigürasyonlu AW169, EMS konfigürasyonlu AW109 Trekker ve genel maksat konfigürasyonlu bir AW119Kx helikopterleri ile dikkat çekti. Müşteri destek ve eğitimine ayrılan alanda, ziyaretçilerin test etmeleri için teknik ekiplerin bilgisayar tabanlı temel eğitimleri ile sanal bakım yapma olanağı sağlayan AW 139 VIPT yer aldı. Leonardo Helicopters’in ileri seviye hizmetleri arasında yer alan ‘Skyflight Mobile’, ‘Skyflight Mission Planning’, ‘Heliwise’ ve ‘HeliLink’de fuarda ziyaretçilerin ilgisini çekti. Kaan Air, aynı zamanda Leonardo Helikopters’in JAR145 standartlarında “Bölgesel Bakım Ve Onarım Merkezi”dir. Kaan Air Hakkında 2000 yılında Başarı Holding bünyesinde kurulan Kaan Havacılık Sanayi ve Ticaret A.Ş., Dünyanın en büyük helikopter üreticilerinden; İtalyan Leonardo Helicopters ve Russian Helikopters/Kamov’un Türkiye distribütörlüklerini yürütmektedir. Leonardo Helicopters’ın Türkiye’deki pazar payını hızla artıran Kaan Air, 2017’de de ABD’li iş jeti üreticisi Gulfstream’in Türkiye Ticari Satışlar Temsilcisi oldu. Kaan Air’in, İstanbul Ayazağa’da 22 dönümlük bir alan üzerine kurulmuş olan tesisinde yaklaşık 16 helikopter hangarlama kapasitesi bulunuyor. Tesis aynı zamanda Türkiye’nin tescilli en büyük heliportu olmasının yanı sıra, Leonardo Helicopters’in JAR145 standartlarında “Bölgesel Bakım Ve Onarım Merkezi”dir. Kaan Air müşterilerine helikopter satışının yanı sıra, kiralama, VIP taşımacılık, hava taksi, helikopter turları, havadan fotoğraf ve film çekim faaliyetleri dışında, hangarlama, heliport, yedek parça desteği, uçuş planlama (dispatch) servisi, yakıt desteği gibi alanlarda da geniş bir hizmet yelpazesi sunmaktadır. Kaan Air, dünyanın önde gelen farklı kategorideki helikopter üreticilerinin “exclusive” distribütörlüğünün yanı sıra, orman yangınları ile havadan mücadele, elektrik iletim hatlarının havadan takibi, offshore, EMS gibi devlet ve özel sektöre gerçekleştirdiği önemli projelerle pazardaki varlığını her geçen gün büyütmeye devam etmektedir. Kaan Air, Türkiye’nin yanı sıra Amerika, Avustralya, Almanya ve İtalya’daki ortaklık ve iştirakleri ile yurt dışında da önemli projelerde yer almaktadır.

Kaan Air’in Türkiye münhasır distribütörlüğünü yaptığı Leonardo Helicopters Atlanta’daki HAI fuarında yer aldı

Yılın en önemli helikopter fuarı HAI HeliExpo, bu yıl Atlanta’daki Georgia World Congress Center’de gerçekleşti. Türkiye münhasır distribütörlüğünü Kaan Air’in yaptığı Leonardo Helicopters’in standında yer alan AW139, AW169, AW109 Trekker ve AW119 modelleri ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü.

Dünyanın dört bir yanından binlerce kişinin takip ettiği HAI HeliExpo, bu yıl 5-7 Mart 2019 tarihlerinde Atlanta’da gerçekleşti. Kaan Air’in Türkiye distribütörü olduğu Leonardo Helicopters’in de yer aldığı fuarda, çeşitli etkinlikler, atölye çalışmaları ve forumlar düzenlendi. Dünyanın en önemli helikopter üreticilerinin ve tedarikçilerin bir araya geldiği fuarda Leonardo Helicopters, fuar alanında sergilediği VIP konfigürasyonlu AW169, EMS konfigürasyonlu AW109 Trekker ve genel maksat konfigürasyonlu bir AW119Kx helikopterleri ile dikkat çekti.

Müşteri destek ve eğitimine ayrılan alanda, ziyaretçilerin test etmeleri için teknik ekiplerin bilgisayar tabanlı temel eğitimleri ile sanal bakım yapma olanağı sağlayan AW 139 VIPT yer aldı. Leonardo Helicopters’in ileri seviye hizmetleri arasında yer alan ‘Skyflight Mobile’, ‘Skyflight Mission Planning’, ‘Heliwise’ ve ‘HeliLink’de fuarda ziyaretçilerin ilgisini çekti.

 

Kaan Air, aynı zamanda Leonardo Helikopters’in JAR145 standartlarında “Bölgesel Bakım Ve Onarım Merkezi”dir.

 

 

Kaan Air Hakkında

2000 yılında Başarı Holding bünyesinde kurulan Kaan Havacılık Sanayi ve Ticaret A.Ş., Dünyanın en büyük helikopter üreticilerinden; İtalyan Leonardo Helicopters ve Russian Helikopters/Kamov’un Türkiye distribütörlüklerini yürütmektedir. Leonardo Helicopters’ın Türkiye’deki pazar payını hızla artıran Kaan Air, 2017’de de ABD’li iş jeti üreticisi Gulfstream’in Türkiye Ticari Satışlar Temsilcisi oldu. Kaan Air’in, İstanbul Ayazağa’da 22 dönümlük bir alan üzerine kurulmuş olan tesisinde yaklaşık 16 helikopter hangarlama kapasitesi bulunuyor. Tesis aynı zamanda Türkiye’nin tescilli en büyük heliportu olmasının yanı sıra, Leonardo Helicopters’in JAR145 standartlarında “Bölgesel Bakım Ve Onarım Merkezi”dir.

Kaan Air müşterilerine helikopter satışının yanı sıra, kiralama, VIP taşımacılık, hava taksi, helikopter turları, havadan fotoğraf ve film çekim faaliyetleri dışında, hangarlama, heliport, yedek parça desteği, uçuş planlama (dispatch) servisi, yakıt desteği gibi alanlarda da geniş bir hizmet yelpazesi sunmaktadır. Kaan Air, dünyanın önde gelen farklı kategorideki helikopter üreticilerinin “exclusive” distribütörlüğünün yanı sıra, orman yangınları ile havadan mücadele, elektrik iletim hatlarının havadan takibi, offshore, EMS gibi devlet ve özel sektöre gerçekleştirdiği önemli projelerle pazardaki varlığını her geçen gün büyütmeye devam etmektedir. Kaan Air, Türkiye’nin yanı sıra Amerika, Avustralya, Almanya ve İtalya’daki ortaklık ve iştirakleri ile yurt dışında da önemli projelerde yer almaktadır.

 

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2J0YdKZ
via IFTTT