4 Ekim 2018 Perşembe

TÜRK SAVUNMA SANAYİDEN YERLİLEŞTİRME ATAĞI


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2QuvnRP

TÜRK SAVUNMA SANAYİDEN YERLİLEŞTİRME ATAĞI Askeri radar ve sınır güvenliği alanında Türk firmalarının en son teknolojiyle geliştirdiği yerli ve milli ürünler, I. Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde görücüye çıktı. ASELSAN, HAVELSAN, HTR, OES Denizcilik, Emtech, Turaç, Telmek, Dorçe, Asis Savunma Teknolojileri Türkiye’yi dışa bağımlılıktan kurtaracak projelerini ilk kez Zirve’de tanıttı I. Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde savunma sanayide uluslararası arenada boy gösteren Türk firmaları, fiziki ve elektronik sınır güvenliği konusundaki en son teknoloji ürünlerini tanıttı. MÜSİAD Ankara tarafından düzenlenen Zirve, askeri radar ve sınır güvenliği alanında birçok projenin ilk kez tanıtıldığı bir platforma dönüştü. Zirve’de tanıtılan projelerin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve bakanlıkların ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra uluslararası piyasada alıcı bulması bekleniyor. ASELSAN mini mikro İHA’ları tespit eden ilk yerli radarı geliştirdi Düşük irtifalarda uçan, yüksek manevra kabiliyetine sahip ve düşük radar kesit alanı bulunan mini mikro İHA’ların tespit edilmesi samanlıkta iğne aramaya benziyor. ASELSAN tarafından yerli ve milli olarak geliştirilen ACAR -İHA 4015 projesi, mini ve mikro İHA’ları tespit eden ilk yerli radar. Radar, bulunduğu konumdan 360 derece etrafındaki tüm mini ve mikro İHA’ları tespit etme kabiliyetine sahip. Birden çok hedefi ararken aynı anda takip de edebilen radar, otomatik hedef sınıflandırma ile mini mikro İHA’yı kuş, araç, insan gibi diğer hedeflerden de ayırabiliyor. Keskin nişancıları tespit eden sistem geliştirildi ASELSAN tarafından geliştirilen SEDA Keskin Nişancı Tespit Sistemi Zirve’de tanıtıldı. Gece ve gündüz fark etmeksizin her türlü hava koşulunda mobil ve sabit birliklere yönelik olarak gerçekleşebilecek süpersonik özellikteki silahlı saldırılara karşı atıcı yeri tespit edilebiliyor. Tehditleri tespit eden sistem Konumdan bağımsız ve altyapı ihtiyacı gerektirmeden güvenlik birimlerinin belirli süreli gelişen gözetleme ve güvenlik ihtiyacını karşılamak üzere ASELSAN tarafından geliştirilen MÜGAS Mobil Güvenlik Sistemi de tanıtıldı. Uzaktan mobil güvenlik ve gözetleme sistemi olarak çalışan MÜGAS, potansiyel tehditlerin tespiti, teşhisi ve takip edilmesini sağlıyor. Proje, gelişmiş elektronik sistemleri ve bu sistemlerin birlikte çalışmasını sağlayan güvenlik yönetim yazılımını da içeriyor. Boru hatlarına karşı sabotajlar önlenecek ASELSAN bir diğer projesi Midas sayesinde de boru hatlarına yönelik sabotajları ve hırsızlıkları engellemeyi hedefliyor. Sınır hatlarında kazılan tünelleri ve kazıları da tespit eden MİDAS projesi, kolay kurulum ve yüksek entegrasyon avantajı sunuyor. Şehir MOBESE’si sahile iniyor HAVELSAN firması tarafından Sahil Güvenlik Komutanlığı için geliştirilen Sahil Gözetleme Radar Sistemi (SGRS) ilk kez Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde tanıtıldı. Gerçek zamana yakın su üstü resminin oluşturulmasını sağlayan sistem, karasularında kullanılan MOBESE sistemi gibi çalışıyor. 2020 yılında tamamlanacak proje ile ülkemizin egemenliği altındaki tüm karasuları ve bitişik bölgeler gözlemlenebilecek, kaçakçılık, yasa dışı göç ve balıkçılık gibi suçlarla daha etkin mücadele edilecek. SGRS Projesi, ülkemizde ilk defa gerçekleştirilen Deniz Bilgi Sistemi ile üretilen bilginin, birçok devlet kurum ve kuruluşu ile karşılıklı paylaşıldığı geniş kapsamlı ve entegre proje olma özelliği taşıyor. Bu sayede devlet kurumları koordineli bir şekilde çalışabilecek. Sadece gözetleme değil, teşhis, tespit ve karar destek hizmeti de verecek olan proje, bu alandaki ilk milli ve yerli proje unvanına sahip. İlk teslimatları 2019 yılında yapılacak olan SGRS Projesi, yurt dışına da ihraç edilecek. Körfez ülkelerinin ilgisinin yoğun olduğunu belirten HAVELSAN yetkilileri, Uzakdoğu ülkelerinde de potansiyelin yüksek olduğuna dikkat çekti. Boğazlar artık yerli ve milli yazılıma emanet HAVELSAN tarafından geliştirilen bir diğer proje ise; Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi (TBGTH). Ulaştırma Bakanlığı için Ocak 2018’de çalışmalara başlanan proje, 2019 yılında tamamlanacak. Türk boğazlarında şu anda yabancı firmaların sensörleri ve yazılımları kullanılıyor. Geliştirilen bu sistemle tüm ekipmanlar ve yazılım yeniden geliştirilerek yerlileştirilecek. Mevcut sistemin 20 yıllık bir sistem olduğu ve artan Boğaz trafiği ve teknolojik gelişmeler düşünüldüğünde ihtiyacı karşılamadığı ve bakım idamesinin yapılamadığını belirten firma yetkilileri, projede Aselsan radar ve kameralarının kullanılacağını bildirdi. Ergonomik kontrol odası konsolları Zirve’de Telmek firması Kontrol Odası Konsollarını tanıttı. Kullanıcının talebine göre yüksekliği ayarlanabilen kontrol odası konsolları üreten Telmek firması, mobil uygulaması sayesinde de ayarların otomatik yapılmasına izin veriyor. Çalışanların oturarak veya ayakta en ergonomik biçimde çalışmasına olanak veren konsollar, yerli üretim tesislerinde istenilen ebatlarda üretilebiliyor. Hayalet uçakların yazılımı yerlileşti Mersinli firma Emtech Bilişim tarafından geliştirilen Predics radar kesit alanı yazılımı yerli ve milli ilk proje olma unvanını taşıyor. Hayalet uçakların olmazsa olmazı yazılım ile radarda hedeflerin görünebilirliğinin analizi yapılarak, görünmez olması sağlanıyor. Deniz sınırlarının güvenliği için özel cihazlar Her gemide bulunması gereken GPS cihazı ilk kez yerli olarak üretildi. Kayacı Grup bünyesindeki OES Denizcilik tarafından üretilen GPS Navigator, kendi özel navigasyon sistemine sahip. OES Denizcilik, bir gemiyi bir noktadan diğer noktaya insan gücü kullanmadan götüren Auto Pilot cihazını da tanıttı. Özellikle mayın tarama gemileri ve dar kanalda seyir yapan gemiler için tasarlanan cihaz, alanındaki ilk yerli ürün. Sınırlardaki illegal göçlere caydırıcı çözümler Sınır güvenliğinde kullanılan öldürücü olmayan mühimmatların da tanıtımı yapıldı. Öldürücü olmayan mühimmatlar sayesinde sınırlardaki terör harici illegal geçişlerde caydırıcılık sağlanabiliyor. Turaç firması tarafından geliştirilen öldürücü olmayan fişekler, güvenlik güçlerinin envanterindeki neredeyse tüm standart silahlara uyumlu olarak üretiliyor. Yerli X-Ray cihazı geliştirildi HAVELSAN Teknoloji Radar (HTR) tarafından yerli X-Ray cihazı geliştirildi. Yabancı ürünlere bağımlılığı sonlandıracak Işınım X-Ray, detaylı ve net görüntü sunan operatör dostu bir tarayıcı özelliği taşıyor. Mobil askeri hastane Dorçe Prefabrik firması tarafından mobil askeri hastane projesi tanıtıldı. İstenilen yerde ve büyüklükte kurulabilen prefabrik askeri hastanelerde tam teşekküllü hastane hizmeti verilebiliyor. Özellikli ameliyatların yapılabileceği ortamlar sağlanabiliyor. Ankara’dan Şırnak’ı izlemek mümkün Asis Savunma Teknolojileri tarafından geliştirilen Askeri Hudut Keşif ve Gözetleme Sistemleri, uzak mesafeleri gözetleme imkanı sunuyor. Hedefleri yakalayan sistem, niteliksel analizler de yapabiliyor. Böylelikle sınırdan geçmeye çalışanların mülteci mi terörist mi olduğu analiz ediliyor, hedefin askeri koordinatları belirleniyor ve hızlı müdahale imkanı veriliyor. Drone savarlar tarafından düşürülemeyen İHA yolda Asis Savunma Teknolojileri tarafından geliştirilen, kar, fırtına, tipi gibi zorlu iklim ve hava koşullarında keşif ve gözetleme yapabilen İHA Zirve’de ilk kez tanıtıldı. Yüz tanımlama sistemleriyle entegre çalışabilen İHA’nın drone savarlar tarafından düşürülmemesi için Ar-Ge çalışmaları tamamlanmak üzere. Bu ürün için bu alanda patent aldığında dünyadaki ilk firma olacak. Mehmetçiğin hayatını kurtaran mayın dedektörleri Zeytin dalı harekatında Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullandığı mayın dedektörleri de Zirve’de Öztekin firması tarafından tanıtıldı. Eski dedektörlere kıyasla çok daha hafif ve yüksek hassasiyetli olan ve her türlü patlayıcıyı tespit etme özelliğine sahip olan dedektörler sınırda görev alan Mehmetçiğimizin en büyük yardımcısı konumunda. Firma yetkilileri tarafından, bu dedektörlerin yerlileştirilmesi için Ar-Ge çalışmalarına başlandığı açıklandı.

Askeri radar ve sınır güvenliği alanında Türk firmalarının en son teknolojiyle geliştirdiği yerli ve milli ürünler, I. Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde görücüye çıktı. ASELSAN, HAVELSAN, HTR, OES Denizcilik, Emtech, Turaç, Telmek, Dorçe, Asis Savunma Teknolojileri Türkiye’yi dışa bağımlılıktan kurtaracak projelerini ilk kez Zirve’de tanıttı

I. Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde savunma sanayide uluslararası arenada boy gösteren Türk firmaları, fiziki ve elektronik sınır güvenliği konusundaki en son teknoloji ürünlerini tanıttı. MÜSİAD Ankara tarafından düzenlenen Zirve, askeri radar ve sınır güvenliği alanında birçok projenin ilk kez tanıtıldığı bir platforma dönüştü. Zirve’de tanıtılan projelerin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve bakanlıkların ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra uluslararası piyasada alıcı bulması bekleniyor.

ASELSAN mini mikro İHA’ları tespit eden ilk yerli radarı geliştirdi

Düşük irtifalarda uçan, yüksek manevra kabiliyetine sahip ve düşük radar kesit alanı bulunan mini mikro İHA’ların tespit edilmesi samanlıkta iğne aramaya benziyor. ASELSAN tarafından yerli ve milli olarak geliştirilen ACAR -İHA 4015 projesi, mini ve mikro İHA’ları tespit eden ilk yerli radar. Radar, bulunduğu konumdan 360 derece etrafındaki tüm mini ve mikro İHA’ları tespit etme kabiliyetine sahip. Birden çok hedefi ararken aynı anda takip de edebilen radar, otomatik hedef sınıflandırma ile mini mikro İHA’yı kuş, araç, insan gibi diğer hedeflerden de ayırabiliyor.

Keskin nişancıları tespit eden sistem geliştirildi

ASELSAN tarafından geliştirilen SEDA Keskin Nişancı Tespit Sistemi Zirve’de tanıtıldı. Gece ve gündüz fark etmeksizin her türlü hava koşulunda mobil ve sabit birliklere yönelik olarak gerçekleşebilecek süpersonik özellikteki silahlı saldırılara karşı atıcı yeri tespit edilebiliyor.

Tehditleri tespit eden sistem

Konumdan bağımsız ve altyapı ihtiyacı gerektirmeden güvenlik birimlerinin belirli süreli gelişen gözetleme ve güvenlik ihtiyacını karşılamak üzere ASELSAN tarafından geliştirilen MÜGAS Mobil Güvenlik Sistemi de tanıtıldı. Uzaktan mobil güvenlik ve gözetleme sistemi olarak çalışan MÜGAS, potansiyel tehditlerin tespiti, teşhisi ve takip edilmesini sağlıyor. Proje, gelişmiş elektronik sistemleri ve bu sistemlerin birlikte çalışmasını sağlayan güvenlik yönetim yazılımını da içeriyor.

Boru hatlarına karşı sabotajlar önlenecek

ASELSAN bir diğer projesi Midas sayesinde de boru hatlarına yönelik sabotajları ve hırsızlıkları engellemeyi hedefliyor. Sınır hatlarında kazılan tünelleri ve kazıları da tespit eden MİDAS projesi, kolay kurulum ve yüksek entegrasyon avantajı sunuyor.

Şehir MOBESE’si sahile iniyor

HAVELSAN firması tarafından Sahil Güvenlik Komutanlığı için geliştirilen Sahil Gözetleme Radar Sistemi (SGRS) ilk kez Uluslararası Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde tanıtıldı. Gerçek zamana yakın su üstü resminin oluşturulmasını sağlayan sistem, karasularında kullanılan MOBESE sistemi gibi çalışıyor.

2020 yılında tamamlanacak proje ile ülkemizin egemenliği altındaki tüm karasuları ve bitişik bölgeler gözlemlenebilecek, kaçakçılık, yasa dışı göç ve balıkçılık gibi suçlarla daha etkin mücadele edilecek.

SGRS Projesi, ülkemizde ilk defa gerçekleştirilen Deniz Bilgi Sistemi ile üretilen bilginin, birçok devlet kurum ve kuruluşu ile karşılıklı paylaşıldığı geniş kapsamlı ve entegre proje olma özelliği taşıyor. Bu sayede devlet kurumları koordineli bir şekilde çalışabilecek. Sadece gözetleme değil, teşhis, tespit ve karar destek hizmeti de verecek olan proje, bu alandaki ilk milli ve yerli proje unvanına sahip.

İlk teslimatları 2019 yılında yapılacak olan SGRS Projesi, yurt dışına da ihraç edilecek. Körfez ülkelerinin ilgisinin yoğun olduğunu belirten HAVELSAN yetkilileri, Uzakdoğu ülkelerinde de potansiyelin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Boğazlar artık yerli ve milli yazılıma emanet

HAVELSAN tarafından geliştirilen bir diğer proje ise; Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi (TBGTH). Ulaştırma Bakanlığı için Ocak 2018’de çalışmalara başlanan proje, 2019 yılında tamamlanacak. Türk boğazlarında şu anda yabancı firmaların sensörleri ve yazılımları kullanılıyor. Geliştirilen bu sistemle tüm ekipmanlar ve yazılım yeniden geliştirilerek yerlileştirilecek.

Mevcut sistemin 20 yıllık bir sistem olduğu ve artan Boğaz trafiği ve teknolojik gelişmeler düşünüldüğünde ihtiyacı karşılamadığı ve bakım idamesinin yapılamadığını belirten firma yetkilileri, projede Aselsan radar ve kameralarının kullanılacağını bildirdi.

Ergonomik kontrol odası konsolları

Zirve’de Telmek firması Kontrol Odası Konsollarını tanıttı. Kullanıcının talebine göre yüksekliği ayarlanabilen kontrol odası konsolları üreten Telmek firması, mobil uygulaması sayesinde de ayarların otomatik yapılmasına izin veriyor. Çalışanların oturarak veya ayakta en ergonomik biçimde çalışmasına olanak veren konsollar, yerli üretim tesislerinde istenilen ebatlarda üretilebiliyor.

Hayalet uçakların yazılımı yerlileşti

Mersinli firma Emtech Bilişim tarafından geliştirilen Predics radar kesit alanı yazılımı yerli ve milli ilk proje olma unvanını taşıyor. Hayalet uçakların olmazsa olmazı yazılım ile radarda hedeflerin görünebilirliğinin analizi yapılarak, görünmez olması sağlanıyor.

Deniz sınırlarının güvenliği için özel cihazlar

Her gemide bulunması gereken GPS cihazı ilk kez yerli olarak üretildi. Kayacı Grup bünyesindeki OES Denizcilik tarafından üretilen GPS Navigator, kendi özel navigasyon sistemine sahip. OES Denizcilik, bir gemiyi bir noktadan diğer noktaya insan gücü kullanmadan götüren Auto Pilot cihazını da tanıttı. Özellikle mayın tarama gemileri ve dar kanalda seyir yapan gemiler için tasarlanan cihaz, alanındaki ilk yerli ürün.

Sınırlardaki illegal göçlere caydırıcı çözümler

Sınır güvenliğinde kullanılan öldürücü olmayan mühimmatların da tanıtımı yapıldı. Öldürücü olmayan mühimmatlar sayesinde sınırlardaki terör harici illegal geçişlerde caydırıcılık sağlanabiliyor. Turaç firması tarafından geliştirilen öldürücü olmayan fişekler, güvenlik güçlerinin envanterindeki neredeyse tüm standart silahlara uyumlu olarak üretiliyor.

Yerli X-Ray cihazı geliştirildi

HAVELSAN Teknoloji Radar (HTR) tarafından yerli X-Ray cihazı geliştirildi. Yabancı ürünlere bağımlılığı sonlandıracak Işınım X-Ray, detaylı ve net görüntü sunan operatör dostu bir tarayıcı özelliği taşıyor.

Mobil askeri hastane

Dorçe Prefabrik firması tarafından mobil askeri hastane projesi tanıtıldı. İstenilen yerde ve büyüklükte kurulabilen prefabrik askeri hastanelerde tam teşekküllü hastane hizmeti verilebiliyor. Özellikli ameliyatların yapılabileceği ortamlar sağlanabiliyor.

Ankara’dan Şırnak’ı izlemek mümkün

Asis Savunma Teknolojileri tarafından geliştirilen Askeri Hudut Keşif ve Gözetleme Sistemleri, uzak mesafeleri gözetleme imkanı sunuyor. Hedefleri yakalayan sistem, niteliksel analizler de yapabiliyor. Böylelikle sınırdan geçmeye çalışanların mülteci mi terörist mi olduğu analiz ediliyor, hedefin askeri koordinatları belirleniyor ve hızlı müdahale imkanı veriliyor.

Drone savarlar tarafından düşürülemeyen İHA yolda

Asis Savunma Teknolojileri tarafından geliştirilen, kar, fırtına, tipi gibi zorlu iklim ve hava koşullarında keşif ve gözetleme yapabilen İHA Zirve’de ilk kez tanıtıldı. Yüz tanımlama sistemleriyle entegre çalışabilen İHA’nın drone savarlar tarafından düşürülmemesi için Ar-Ge çalışmaları tamamlanmak üzere. Bu ürün için bu alanda patent aldığında dünyadaki ilk firma olacak.

Mehmetçiğin hayatını kurtaran mayın dedektörleri

Zeytin dalı harekatında Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullandığı mayın dedektörleri de Zirve’de Öztekin firması tarafından tanıtıldı. Eski dedektörlere kıyasla çok daha hafif ve yüksek hassasiyetli olan ve her türlü patlayıcıyı tespit etme özelliğine sahip olan dedektörler sınırda görev alan Mehmetçiğimizin en büyük yardımcısı konumunda. Firma yetkilileri tarafından, bu dedektörlerin yerlileştirilmesi için Ar-Ge çalışmalarına başlandığı açıklandı.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2QuvnRP
via IFTTT

Lufthansa, 2019 yılında Austin (ABD) ve Bangkok (Tayland)’a uçmaya başlıyor


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2ODlHYa

Lufthansa, 2019 yılında Austin (ABD) ve Bangkok (Tayland)’a uçmaya başlıyor Lufthansa, 2019 yılında Austin (ABD) ve Bangkok (Tayland)’a uçmaya başlıyor   Lufthansa, ABD’deki uçuş ağını genişletmeye devam ediyor. Havayolu, 3 Mayıs 2019 itibariyle Dallas/Fort Worth ve Houston’dan sonra Teksas’taki üçüncü destinasyonu Austin’e Frankfurt kalkışlı direkt seferler başlatıyor. 2019 yazından itibaren, bir Airbus A330-300 uçağı Frankfurt ile Austin arasındaki rotada haftada beş kez hizmet verecek.   Lufthansa, ayrıca Austin’e ek olarak, 1 Haziran 2019 tarihi itibariyle Münih-Bangkok direkt seferlerine başlıyor. Münih kalkışlı sunulan yeni uçuş noktası Bankok’a uçak biletleri bugün itibariyle satışa sunuluyor. Taşıyıcı, Münih’ten Tayland’a haftanın her günü gerçekleşecek uçuşlarda yeni bir Airbus A350-900 ile hizmet verecek.   Lufthansa uçuşları ile ilgili daha fazla bilgi edinmek veya rezervasyon yaptırmak isteyen misafirler,  www.lufthansa.com web sitesini ziyaret edebilir; rezervasyonlarını seyahat acenteleri aracılığı ile ya da 0 212 354 88 88’i arayarak Lufthansa Hizmet Merkezi’nden yapabilirler. State Capitol, Austin, Texas, USA, Nordamerika   

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Boeing İş birliği Programına Ödül


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2y06Mhf

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Boeing İş birliği Programına Ödül Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Boeing İş birliği Programına Ödül   Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde bu yıl ikincisi düzenlenen “YÖK Üstün Başarı Ödülleri”nde, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) dünyanın önde gelen havacılık şirketi Boeing ile eğitim, Ar-Ge ve insan kaynağını geliştirmek amacıyla üç temel alanda hayata geçirdiği projelerle “Uluslararası İş Birliği” ödülüne layık görüldü. İTÜ, Boeing ile birlikte oluşturduğu çok yönlü iş birliği modeli kapsamında havacılık alanında ileri teknoloji ürün ve hizmetler geliştirmesi; eğitim faaliyetleri ile bu alanda kabiliyetleri arttırması ve stratejik insan kaynağını geliştirmesi nedeniyle bu ödülü almaya hak kazandı. Boeing ve İTÜ iş birliği 2012 yılında kokpit içerisinde rota planlama ve çarpışma engellemede pilotlara karar destek için geliştirilen 4 boyutlu yörünge yönetimi çalışması (SESAR WP-E programı altında AUTOFLYAid projesi) ile başladı. Bu çalışma 2013 senesinde Flightglobal en iyi mühendislik öğrencisi çalışması ödülünü aldı. 2013 yılında, Türkiye’de hızla büyüyen havacılık sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda insan kaynağını geliştirmeyi hedefleyen, İTÜ ve Boeing iş birliğinde ve THY’nin katkılarıyla oluşturulan ’Hava Taşımacılığı ve Yönetimi Yüksek Lisans Programı’ başladı. Yüksek lisans programı hava taşımacılığı alanında ileri düzeyde bilgi ve beceri ile donatılmış 118 mezun verdi. Eğitim alanında iş birliğine ek olarak, 2013 yılında uçak kabinlerindeki hava kalitesini artırmak amacıyla İleri Teknoloji Kabin İçi Hava Filtre Sistemi geliştirilmeye odaklanan ortak bir Ar-Ge programı başladı. Bu proje zaman içerisinde prototipten ürüne dönüştürülme aşamasına geldi. İTÜ-Boeing Ar-Ge iş birliği 2016 yılında daha da genişletilerek iki projeye daha başlandı. Bunlardan biri büyük veri analizi ve makine öğrenmesi gibi teknolojiler kullanarak rüzgâr tahminlerinden kaynaklanan hataların etkisini azaltıp uçuş rota planlama sistemlerini daha akıllı hale getirmeyi ve uçuş verimliliğini arttırmayı amaçlamaktadır. Bir diğeri ise, katmanlı üretim teknolojileri ile yüksek performanslı yeni nesil termoplastik malzemelerin geliştirilmesini hedeflemektedir. İTÜ-Boeing iş birliği, eğitim ve Ar-Ge programlarının yanı sıra, 2014 yılında başlatılan, Türkiye’de havacılıkta stratejik insan kaynağının gelişimini destekleyen ve bu alanda yeteneklerin ortaya çıkarılmasını hedefleyen ‘Boeing Burs ve Ödül Programı’ ile de çok yönlü bir boyut kazandı. Bu kapsamda, havacılık alanında üstün başarılı İTÜ lisans ve lisansüstü öğrencilerine Boeing tarafından burs sağlanmaktadır. Ayrıca havacılık ve uzay bilimleri müfredatlarını geliştirmeye yönelik projesi olan öğretim görevlilerine de bu projeleri hayata geçirmeleri için her yıl Boeing Öğretim Üyesi Ödül Bursu verilmektedir. Bu çok yönlü uluslararası iş birliği aynı zamanda Boeing’in Türkiye’deki paydaşlarıyla birlikte 2017 yılında hayata geçirdiği “Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı” kapsamındaki Teknoloji ayağının da tohumlarını oluşturmuştur. Ödülü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden alan İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, “İTÜ, 245 yıllık tarihi birikimi olan ve her zaman yeniliklere açık bir üniversitedir. İTÜ, tarihinde Türkiye’yi inşa etmiş, ülkemizin 2023 hedeflerinin en temel bileşenlerinden yerli ve milli üretim için araştırma ve geliştirme faaliyetlerine, nitelikli insan gücü yetiştirmeye tüm hızıyla devam etmektedir. Sektörünün önde gelen uluslararası kuruluşlarından Boeing ile uzun yıllardır sürdürdüğümüz projelerimiz başarılı bir şekilde devam ediyor. Yürüttüğümüz çalışmaların Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından ödüllendirilmesi bizim için büyük bir onurdur. Üniversitemiz havacılık sektörünün önemli oyuncularıyla iş birliğine devam ederek Ülkemize katkı sağlamayı sürdürecek. Alanında dünyaya yön verecek ve örnek olacak çalışmalarımız da önümüzdeki günlerde hayata geçecek.” dedi. Boeing Türkiye Genel Müdürü ve Ülke Temsilcisi Ayşem Sargın “Boeing uzun yıllardır Türkiye’nin havacılık alanındaki büyüme hızını destekleyecek teknoloji, Ar-Ge, eğitim projeleri ile iş birliğini sürdürmekte ve bu alandaki insan kaynakları kapasitesinin geliştirilmesine katkıda bulunmaktadır. Bu kapsamda İTÜ Türkiye’deki en önemli ortaklarımızdan biri ve geçtiğimiz yıl önemli bir adım atarak Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı ile bu iş birliğine uzun vadeli stratejik bir boyut kazandırdık. Bu yeni stratejik ortaklığımız ile Türkiye’nin havacılık alanındaki yüksek büyüme potansiyeline katkıda bulunuyor olmanın gururunu yaşıyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilen ödül Türkiye’nin havacılık sektörüne sağladığımız katkıları sürdürmek adına bizim için önemli bir motivasyon kaynağıdır.” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Boeing İş birliği Programına Ödül

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde bu yıl ikincisi düzenlenen “YÖK Üstün Başarı Ödülleri”nde, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) dünyanın önde gelen havacılık şirketi Boeing ile eğitim, Ar-Ge ve insan kaynağını geliştirmek amacıyla üç temel alanda hayata geçirdiği projelerle “Uluslararası İş Birliği” ödülüne layık görüldü.

İTÜ, Boeing ile birlikte oluşturduğu çok yönlü iş birliği modeli kapsamında havacılık alanında ileri teknoloji ürün ve hizmetler geliştirmesi; eğitim faaliyetleri ile bu alanda kabiliyetleri arttırması ve stratejik insan kaynağını geliştirmesi nedeniyle bu ödülü almaya hak kazandı.

Boeing ve İTÜ iş birliği 2012 yılında kokpit içerisinde rota planlama ve çarpışma engellemede pilotlara karar destek için geliştirilen 4 boyutlu yörünge yönetimi çalışması (SESAR WP-E programı altında AUTOFLYAid projesi) ile başladı. Bu çalışma 2013 senesinde Flightglobal en iyi mühendislik öğrencisi çalışması ödülünü aldı. 2013 yılında, Türkiye’de hızla büyüyen havacılık sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda insan kaynağını geliştirmeyi hedefleyen, İTÜ ve Boeing iş birliğinde ve THY’nin katkılarıyla oluşturulan ’Hava Taşımacılığı ve Yönetimi Yüksek Lisans Programı’ başladı. Yüksek lisans programı hava taşımacılığı alanında ileri düzeyde bilgi ve beceri ile donatılmış 118 mezun verdi.

Eğitim alanında iş birliğine ek olarak, 2013 yılında uçak kabinlerindeki hava kalitesini artırmak amacıyla İleri Teknoloji Kabin İçi Hava Filtre Sistemi geliştirilmeye odaklanan ortak bir Ar-Ge programı başladı. Bu proje zaman içerisinde prototipten ürüne dönüştürülme aşamasına geldi. İTÜ-Boeing Ar-Ge iş birliği 2016 yılında daha da genişletilerek iki projeye daha başlandı. Bunlardan biri büyük veri analizi ve makine öğrenmesi gibi teknolojiler kullanarak rüzgâr tahminlerinden kaynaklanan hataların etkisini azaltıp uçuş rota planlama sistemlerini daha akıllı hale getirmeyi ve uçuş verimliliğini arttırmayı amaçlamaktadır. Bir diğeri ise, katmanlı üretim teknolojileri ile yüksek performanslı yeni nesil termoplastik malzemelerin geliştirilmesini hedeflemektedir.

İTÜ-Boeing iş birliği, eğitim ve Ar-Ge programlarının yanı sıra, 2014 yılında başlatılan, Türkiye’de havacılıkta stratejik insan kaynağının gelişimini destekleyen ve bu alanda yeteneklerin ortaya çıkarılmasını hedefleyen ‘Boeing Burs ve Ödül Programı’ ile de çok yönlü bir boyut kazandı. Bu kapsamda, havacılık alanında üstün başarılı İTÜ lisans ve lisansüstü öğrencilerine Boeing tarafından burs sağlanmaktadır. Ayrıca havacılık ve uzay bilimleri müfredatlarını geliştirmeye yönelik projesi olan öğretim görevlilerine de bu projeleri hayata geçirmeleri için her yıl Boeing Öğretim Üyesi Ödül Bursu verilmektedir.

Bu çok yönlü uluslararası iş birliği aynı zamanda Boeing’in Türkiye’deki paydaşlarıyla birlikte 2017 yılında hayata geçirdiği “Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı” kapsamındaki Teknoloji ayağının da tohumlarını oluşturmuştur.

Ödülü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden alan İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, “İTÜ, 245 yıllık tarihi birikimi olan ve her zaman yeniliklere açık bir üniversitedir. İTÜ, tarihinde Türkiye’yi inşa etmiş, ülkemizin 2023 hedeflerinin en temel bileşenlerinden yerli ve milli üretim için araştırma ve geliştirme faaliyetlerine, nitelikli insan gücü yetiştirmeye tüm hızıyla devam etmektedir. Sektörünün önde gelen uluslararası kuruluşlarından Boeing ile uzun yıllardır sürdürdüğümüz projelerimiz başarılı bir şekilde devam ediyor. Yürüttüğümüz çalışmaların Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından ödüllendirilmesi bizim için büyük bir onurdur. Üniversitemiz havacılık sektörünün önemli oyuncularıyla iş birliğine devam ederek Ülkemize katkı sağlamayı sürdürecek. Alanında dünyaya yön verecek ve örnek olacak çalışmalarımız da önümüzdeki günlerde hayata geçecek.” dedi.

Boeing Türkiye Genel Müdürü ve Ülke Temsilcisi Ayşem Sargın “Boeing uzun yıllardır Türkiye’nin havacılık alanındaki büyüme hızını destekleyecek teknoloji, Ar-Ge, eğitim projeleri ile iş birliğini sürdürmekte ve bu alandaki insan kaynakları kapasitesinin geliştirilmesine katkıda bulunmaktadır. Bu kapsamda İTÜ Türkiye’deki en önemli ortaklarımızdan biri ve geçtiğimiz yıl önemli bir adım atarak Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı ile bu iş birliğine uzun vadeli stratejik bir boyut kazandırdık. Bu yeni stratejik ortaklığımız ile Türkiye’nin havacılık alanındaki yüksek büyüme potansiyeline katkıda bulunuyor olmanın gururunu yaşıyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilen ödül Türkiye’nin havacılık sektörüne sağladığımız katkıları sürdürmek adına bizim için önemli bir motivasyon kaynağıdır.” değerlendirmesinde bulundu.



from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2y06Mhf
via IFTTT

Ferzan Özpetek:Doğu’da bir film çekmek istiyorum


via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2O3jS7t