
havacılık haberleri, havayolu şirketleri ve sivil havacılık ile ilgili meraklarınızı gidermeye, bilgilerinizi güncellemeye davet ediyoruz.
6 Şubat 2018 Salı
RUSYA, ARTIK KURUYÜK GEMİSİ VE TANKER ALMAYACAK

Devlet Müdahalesi Sadece Lojistik Sektörünü Değil Yatırım Ortamını Da olumsuz Etkiler Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD Yönetim Kurulu üyeleri 6 Şubat 2018 Salı günü basın mensupları ile bir araya geldi. InterContinental İstanbul Otel’de düzenlenen basın toplantısında UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, Türk lojistik sektörüne dair önemli gündem maddelerini basın mensupları ile paylaştı. Türkiye’nin dış ticaretine yönelik değerlendirmeler ile sunumuna başlayan UTİKAD Başkanı Emre Eldener, uluslararası endeksler ışığında Türkiye ekonomisi ve lojistik sektörünü değerlendirdi. Eldener, ayrıca Türkiye’nin ekonomi ve dış ticaret hedefleri, 2017 yılında sektördeki gelişmeler ve UTİKAD’ın girişimleri ile 2018 yılında lojistik sektörüne dair beklentileri de paylaştı. Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD, lojistik sektörüne dair 2017 değerlendirmesini ve 2018 yılı beklentilerini düzenlenen basın toplantısında dile getirdi. UTİKAD Yönetim Kurulu üyeleri 6 Şubat Salı günü InterContinental Otel’de basın mensupları ile bir araya geldi. Kahvaltılı basın toplantısında UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, sektörün durumuna dair ayrıntılı bir sunum yaptı. Lojistik sektörünün küresel büyüklüğü yaklaşık 7,5 trilyon dolar olduğunu belirten UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener; “2023 yılında küresel lojistik sektörünün büyüklüğünün 15 trilyon ABD Doları’nı aşması beklenmektedir. Ülkemizde lojistik sektörünün büyüklüğü ise 300 milyar TL’ye tekabül etmekte olup GSYH’nin yaklaşık %12’sini oluşturmaktadır. Lojistik sektöründeki faaliyetlerin yaklaşık %50’si doğrudan lojistik firmaları tarafından, diğer %50’si sanayi ve ticaret firmalarının kendileri tarafından gerçekleştirilmektedir” diye konuştu. Lojistik sektörünün dış ticaretten bağımsız olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını belirten UTİKAD Başkanı Eldener, “Dış ticaretin taşıma modlarına göre dağılımını değer bazında incelediğimizde taşımaların yüzde 62’sinin denizyoluyla, yüzde 23’ünün karayoluyla, yüzde 14’ünün havayoluyla yapıldığını görüyoruz. Önemini her noktada belirttiğimiz demiryolu taşımacılığı sadece yüzde 1’lik bir orana sahip ne yazık ki. Bu oranları ağırlık bazında incelediğimizde ise tablo çok büyük bir farklılık göstermiyor. Denizyolu yüzde 88’lik bir oranla ilk sırayı alırken karayolu yüzde 10, havayolu ve demiryoluyla yapılan taşımaların sadece yüzde 1’lik bir paya sahip olduklarını gözlemliyoruz” dedi. KÜRESEL REKABETÇİLİK ENDEKSİNE GÖRE KAMU MÜDAHALELERİ REKABETÇİ YAPIYI ZEDELİYOR Lojistik sektörünün 2017 yılı değerlendirmesini yaparken uluslararası endeksleri de göz önünde tuttuklarının altını çizen Eldener; “Dünya Ekonomik Forumu tarafından hazırlanan Küresel Rekabetçilik Endeksi’ne göre Türkiye 137 ülke arasında 2016-2017 yıllarında 55. sırada yer alırken; 2017-2018 yılında 53. sıraya yükseldi. Ancak 2013-2014 yılarında yer aldığı 45. sıraya geri dönemedi. Küresel Rekabetçilik Endeksi Raporu, Türkiye için şunları söylüyor; ‘Kurumsal yapısını güçlendirmeli, iş gücü piyasasına girişi kolaylaştırmalı, finansal pazarların verimliliği ve kararlılığı sağlanmalı.’ Ayrıca çalışmada idari politikalardaki istikrarsızlık, finansmana erişim, eğitimsiz iş gücü ve döviz politikaları, iş yapma ortamına olumsuz etki eden faktörler olarak belirtilmiş. Bu tabloya bakıldığında serbest piyasa koşullarında rekabetçiliği engelleyen uygulamaların ve kamu müdahalelerinin Türkiye’nin küresel arenada rekabetçi yapısını zedelemekte olduğunu söylemek herhalde yanlış olmaz” dedi. YABANCI SERMAYE YURT DIŞINA KAÇAR The Heritage Foundation ve The Wall Street Journal tarafından hazırlanan Ekonomik Özgürlük Endeksi’ne de değinen UTİKAD Başkanı; “Dünya Bankası ve IMF gibi kuruluşlardan elde edilen veriler ile 4 ana kriter göz çerçevesinde hazırlanan çalışma bir nebze olsun yüzümüzü güldürüyor. Çünkü 2016 yılında yaşanan olaylar neticesinde 79. Sıraya gerilediğimiz bu endekste 2017 yılında 170 ülke arasında 60. sıraya yükselmiş durumdayız. Ancak Ekonomik Özgürlük Endeksi 2017 Raporu’na göre Türkiye’de; girişimciliği kısıtlayan ciddi engeller bulunuyor, çeşitli hizmet ve ürünlerde fiyatlar devlet tarafından belirleniyor ve iş gücü pazarının esnek olmaması dinamik bir ekonominin ortaya çıkışını engelliyor. Geçtiğimiz aylarda ordino belgesine getirilen tavan ücretle ilgili tüm açıklamalarımızda bu konunun altını çizmiştik. Kamunun serbest piyasa dinamiklerine müdahale etmesi ve yüksek belge ücretleri gibi girişimciliği engelleyen yaptırımlar, yatırım ortamını bozarak yerli ve yabancı sermayeyi yurt dışına kaçırma tehlikesi taşıyor ve ayrıca endeksteki yerimizin düşmesi söz konusu olacak” diye konuştu. LPI YURTİÇİ PUANLAMASINA GÖRE TİO’DAN MEMNUNİYET YÜKSEK Sunumunda Türkiye’nin Lojistik Performans Endeksi’ndeki durumuna da değinen UTİKAD Başkanı Eldener, “Dünya Bankası’nın Lojistik performans Endeksi kamuoyu tarafından biliniyor. 2 yılda yapılan bu çalışmanın sonuçları sektörümüz açısından büyük önem taşıyor. 2012 yılında 27. Sırada yer aldığımız bu endekste ne yazık ki 2016 yılında 34. sıraya geriledik. Bu endeksin içeriğinde yer alan ‘Domestic Performans’ bölümü incelendiğinde ise ortaya çarpıcı sonuçlar çıkıyor. Yurtiçi değerlendirme çalışmasının sonucuna göre ‘Taşıma İşleri Organizatörleri’nden %64 oranında memnuniyet mevcut. Buna rağmen Lojistik Performans Endeksi yurtiçi puanlamasında hizmet yeterliliği ve kalitesi yönünden %64 oranda çok yüksek ve yüksek oy alan taşıma işleri organizatörleri yeni bir yönetmelikle kısıtlanmaya ve yüksek belge ücretleri ödemeye zorlanıyor” dedi. DOING BUSINESS RAPORU DOĞRU VERİLERE DAYANMIYOR Konuşmasının devamında Dünya Bankası’nın Doing Business Raporu’yla ilgili de açıklamalarda bulunan Eldener, “Dünya Bankası tarafından hazırlanan Doing Business: Trading Across Borders çalışmasında belirli senaryolar dahilinde ithalat ve ihracatta zaman ve maliyetler ölçülüyor. Anket yöntemi ile hazırlanan raporu UTİKAD olarak biz de inceledik. Sonuçta çok ciddi hatalar saptadık. Rapor hazırlanırken 3 farklı süreç inceleniyor. Bunlar evraksal uyum süreci, gümrük hizmetleri ve iç taşıma. Ancak incelemelerimizde gördük ki; Türkiye için belirlenmiş ithalat ve ihracat senaryoları ile uyuşmayan belge ve işlemler raporda yer alıyor. Ayrıca rapordaki ordino bedelleri ile işlem süreleri piyasa ortalamalarını ve şartlarını temsil etmiyor. Bununla beraber ankete katkı sağlayarak isminin açıklanmasına rıza gösterenlerin listesi içerisinde tek bir Lojistik veya Taşıma İşleri Organizatörü firma yer almıyor” dedi. Doğru verilere dayandırılarak hazırlanmayan raporlara dayanarak ülkemizde mevzuat düzenlemeleri ve tarife kısıtlamaları yapıldığını da vurgulayan Eldener, sözlerine şöyle devam etti; “UTİKAD Dünya Bankası, TOBB ve YOİKK ile iş birliği yaparak Doing Business anket sonuçlarının doğru veriler içermesi için çalışmaktadır. Bu konuda geçtiğimiz aylarda Başbakan Yardımcımız Sayın Recep Akdağ ile de bir araya gelerek değerlendirmelerimizi kendilerine aktardık.” MEVZUAT DÜZENLEMELERİ SEKTÖRÜ DESTEKLEYİCİ OLMALI Türkiye’nin 2023 hedefleri arasında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girilmesi, ihracatın 500 milyar dolara ulaşması ve dış ticaret hacminin 1 trilyon dolara yükselmesi ile kişi başı milli gelirin 25 bin dolara yükselmesi hedeflerinin yer aldığını hatırlatan Eldener, “Türkiye’nin 2023 hedeflerine yaklaşabilmesi için lojistik faaliyetlerin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla; lojistik sektörünün ihtiyaçlarının doğru belirlenmesi, belirlenen ihtiyaçların giderilmesi için sektör ve kamu idaresi arasında koordinasyon, iş birliği ile ortak anlayışın sağlanması gerekiyor. Aynı zamanda mevzuat düzenlemelerinin sektör faaliyetlerini destekleyici ve güçlendirici nitelikte yapılması büyük önem taşıyor. Sektörün çalışma barışını ve yatırım ortamını bozacak, girişimciliği engelleyecek tarife kısıtlamaları, kamu müdahalesi, yüksek maliyetli belge ücreti yaklaşımlarından vazgeçilmesi gerekiyor” diye konuştu. 2018 YILINDA LOJİSTİK SEKTÖRÜNÜ NELER BEKLİYOR? 2018 yılı Yatırım Programı’na göre 88.1 milyar TL kamu yatırımı bütçesinin 21.4 milyar TL’lik kısmının Ulaştırma Sektörü’ne ayrılmasının umut verici olduğunu belirten UTİKAD Başkanı Emre Eldener, “Altyapı hizmetlerinin yerine getirilmesi için kamu yatırımları gereklidir. Ancak ‘Bir Kuşak Bir Yol’ ve diğer taşımacılık koridoru projelerinden daha büyük payların alınabilmesi için altyapı hizmetlerinin süratle tamamlanması şart. Doğu-batı ve kuzey-güney hatlarında kesintisiz demiryolu hattımız ne yazık ki mevcut değil. Çoğu limanımızda demiryolu bağlantılarının olmaması ülkemiz üzerinden geçecek transit yük trafiğinin alternatif rotalara kaymasına sebep oluyor. Lojistik merkezler modlar arası yük entegrasyonunu kolaylaştırıcı şekilde planlanmıyor” dedi. “Transit yüklerin çevre ülkelerden daha rekabetçi koşullarda taşınması gerekiyor” diyen Eldener; “Özelikle bölge ülkelerine yönelik taşımalarda modlar arası denge karayolu lehine bozulmuş durumda. İntermodal taşımacılık teşvik edilerek karayolu üzerindeki ağırlık öncelikli olarak demiryoluna kaydırılmalıdır” dedi. Eldener sözlerini şöyle noktaladı: “Sektörü ilgilendiren idari kararlar sektör paydaşları ile birlikte alınmalıdır. Doing Business Raporu gibi yararlanılan verilerin yanlış olduğu ortada olan çalışmalara istinaden serbest rekabet ortamını zedeleyen kararlar iç pazar dinamiklerini bozacağı gibi yabancı yatırımcılar için de teşvik edici olmayacaktır. Çerçevesi kanunlar ile zaten belirlenmiş Taşıma İşleri Organizatörlüğü mesleği tekrar düzenlenmek istenmektedir. Taşıma İşleri Organizatörlüğü Yönetmeliği ile getirilen düzenlemeler, lojistik sektörünün dinamikleri ile uyumsuz bir işleyiş getirmekte, sektöre giriş yüksek belge ücretleri ile zorlaştırılmaktadır. Tüm bu gelişmeler çerçevesinde UTİKAD olarak 31 yıldır olduğu gibi çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. 2018’de sektörümüzün gelişmesini sağlayacak adımlar atılacağını umuyoruz. Sadece endekslerde yükselmek değil, sektörün kendi bileşenleri ile daha kalıcı çözümler üreteceği bir yıl geçireceğimizi düşünüyorum.” Başkan Eldener’in sunumunun ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Basın mensuplarının sorularını UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Eldener, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Genel Müdür Cavit Uğur yanıtladı.
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD Yönetim Kurulu üyeleri 6 Şubat 2018 Salı günü basın mensupları ile bir araya geldi. InterContinental İstanbul Otel’de düzenlenen basın toplantısında UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, Türk lojistik sektörüne dair önemli gündem maddelerini basın mensupları ile paylaştı.
Türkiye’nin dış ticaretine yönelik değerlendirmeler ile sunumuna başlayan UTİKAD Başkanı Emre Eldener, uluslararası endeksler ışığında Türkiye ekonomisi ve lojistik sektörünü değerlendirdi. Eldener, ayrıca Türkiye’nin ekonomi ve dış ticaret hedefleri, 2017 yılında sektördeki gelişmeler ve UTİKAD’ın girişimleri ile 2018 yılında lojistik sektörüne dair beklentileri de paylaştı.
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD, lojistik sektörüne dair 2017 değerlendirmesini ve 2018 yılı beklentilerini düzenlenen basın toplantısında dile getirdi. UTİKAD Yönetim Kurulu üyeleri 6 Şubat Salı günü InterContinental Otel’de basın mensupları ile bir araya geldi. Kahvaltılı basın toplantısında UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, sektörün durumuna dair ayrıntılı bir sunum yaptı.
Lojistik sektörünün küresel büyüklüğü yaklaşık 7,5 trilyon dolar olduğunu belirten UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener; “2023 yılında küresel lojistik sektörünün büyüklüğünün 15 trilyon ABD Doları’nı aşması beklenmektedir. Ülkemizde lojistik sektörünün büyüklüğü ise 300 milyar TL’ye tekabül etmekte olup GSYH’nin yaklaşık %12’sini oluşturmaktadır. Lojistik sektöründeki faaliyetlerin yaklaşık %50’si doğrudan lojistik firmaları tarafından, diğer %50’si sanayi ve ticaret firmalarının kendileri tarafından gerçekleştirilmektedir” diye konuştu.
Lojistik sektörünün dış ticaretten bağımsız olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını belirten UTİKAD Başkanı Eldener, “Dış ticaretin taşıma modlarına göre dağılımını değer bazında incelediğimizde taşımaların yüzde 62’sinin denizyoluyla, yüzde 23’ünün karayoluyla, yüzde 14’ünün havayoluyla yapıldığını görüyoruz. Önemini her noktada belirttiğimiz demiryolu taşımacılığı sadece yüzde 1’lik bir orana sahip ne yazık ki. Bu oranları ağırlık bazında incelediğimizde ise tablo çok büyük bir farklılık göstermiyor. Denizyolu yüzde 88’lik bir oranla ilk sırayı alırken karayolu yüzde 10, havayolu ve demiryoluyla yapılan taşımaların sadece yüzde 1’lik bir paya sahip olduklarını gözlemliyoruz” dedi.
KÜRESEL REKABETÇİLİK ENDEKSİNE GÖRE KAMU MÜDAHALELERİ REKABETÇİ YAPIYI ZEDELİYOR
Lojistik sektörünün 2017 yılı değerlendirmesini yaparken uluslararası endeksleri de göz önünde tuttuklarının altını çizen Eldener; “Dünya Ekonomik Forumu tarafından hazırlanan Küresel Rekabetçilik Endeksi’ne göre Türkiye 137 ülke arasında 2016-2017 yıllarında 55. sırada yer alırken; 2017-2018 yılında 53. sıraya yükseldi. Ancak 2013-2014 yılarında yer aldığı 45. sıraya geri dönemedi. Küresel Rekabetçilik Endeksi Raporu, Türkiye için şunları söylüyor; ‘Kurumsal yapısını güçlendirmeli, iş gücü piyasasına girişi kolaylaştırmalı, finansal pazarların verimliliği ve kararlılığı sağlanmalı.’ Ayrıca çalışmada idari politikalardaki istikrarsızlık, finansmana erişim, eğitimsiz iş gücü ve döviz politikaları, iş yapma ortamına olumsuz etki eden faktörler olarak belirtilmiş. Bu tabloya bakıldığında serbest piyasa koşullarında rekabetçiliği engelleyen uygulamaların ve kamu müdahalelerinin Türkiye’nin küresel arenada rekabetçi yapısını zedelemekte olduğunu söylemek herhalde yanlış olmaz” dedi.
YABANCI SERMAYE YURT DIŞINA KAÇAR
The Heritage Foundation ve The Wall Street Journal tarafından hazırlanan Ekonomik Özgürlük Endeksi’ne de değinen UTİKAD Başkanı; “Dünya Bankası ve IMF gibi kuruluşlardan elde edilen veriler ile 4 ana kriter göz çerçevesinde hazırlanan çalışma bir nebze olsun yüzümüzü güldürüyor. Çünkü 2016 yılında yaşanan olaylar neticesinde 79. Sıraya gerilediğimiz bu endekste 2017 yılında 170 ülke arasında 60. sıraya yükselmiş durumdayız. Ancak Ekonomik Özgürlük Endeksi 2017 Raporu’na göre Türkiye’de; girişimciliği kısıtlayan ciddi engeller bulunuyor, çeşitli hizmet ve ürünlerde fiyatlar devlet tarafından belirleniyor ve iş gücü pazarının esnek olmaması dinamik bir ekonominin ortaya çıkışını engelliyor. Geçtiğimiz aylarda ordino belgesine getirilen tavan ücretle ilgili tüm açıklamalarımızda bu konunun altını çizmiştik. Kamunun serbest piyasa dinamiklerine müdahale etmesi ve yüksek belge ücretleri gibi girişimciliği engelleyen yaptırımlar, yatırım ortamını bozarak yerli ve yabancı sermayeyi yurt dışına kaçırma tehlikesi taşıyor ve ayrıca endeksteki yerimizin düşmesi söz konusu olacak” diye konuştu.
LPI YURTİÇİ PUANLAMASINA GÖRE TİO’DAN MEMNUNİYET YÜKSEK
Sunumunda Türkiye’nin Lojistik Performans Endeksi’ndeki durumuna da değinen UTİKAD Başkanı Eldener, “Dünya Bankası’nın Lojistik performans Endeksi kamuoyu tarafından biliniyor. 2 yılda yapılan bu çalışmanın sonuçları sektörümüz açısından büyük önem taşıyor. 2012 yılında 27. Sırada yer aldığımız bu endekste ne yazık ki 2016 yılında 34. sıraya geriledik. Bu endeksin içeriğinde yer alan ‘Domestic Performans’ bölümü incelendiğinde ise ortaya çarpıcı sonuçlar çıkıyor. Yurtiçi değerlendirme çalışmasının sonucuna göre ‘Taşıma İşleri Organizatörleri’nden %64 oranında memnuniyet mevcut. Buna rağmen Lojistik Performans Endeksi yurtiçi puanlamasında hizmet yeterliliği ve kalitesi yönünden %64 oranda çok yüksek ve yüksek oy alan taşıma işleri organizatörleri yeni bir yönetmelikle kısıtlanmaya ve yüksek belge ücretleri ödemeye zorlanıyor” dedi.
DOING BUSINESS RAPORU DOĞRU VERİLERE DAYANMIYOR
Konuşmasının devamında Dünya Bankası’nın Doing Business Raporu’yla ilgili de açıklamalarda bulunan Eldener, “Dünya Bankası tarafından hazırlanan Doing Business: Trading Across Borders çalışmasında belirli senaryolar dahilinde ithalat ve ihracatta zaman ve maliyetler ölçülüyor. Anket yöntemi ile hazırlanan raporu UTİKAD olarak biz de inceledik. Sonuçta çok ciddi hatalar saptadık. Rapor hazırlanırken 3 farklı süreç inceleniyor. Bunlar evraksal uyum süreci, gümrük hizmetleri ve iç taşıma. Ancak incelemelerimizde gördük ki; Türkiye için belirlenmiş ithalat ve ihracat senaryoları ile uyuşmayan belge ve işlemler raporda yer alıyor. Ayrıca rapordaki ordino bedelleri ile işlem süreleri piyasa ortalamalarını ve şartlarını temsil etmiyor. Bununla beraber ankete katkı sağlayarak isminin açıklanmasına rıza gösterenlerin listesi içerisinde tek bir Lojistik veya Taşıma İşleri Organizatörü firma yer almıyor” dedi. Doğru verilere dayandırılarak hazırlanmayan raporlara dayanarak ülkemizde mevzuat düzenlemeleri ve tarife kısıtlamaları yapıldığını da vurgulayan Eldener, sözlerine şöyle devam etti; “UTİKAD Dünya Bankası, TOBB ve YOİKK ile iş birliği yaparak Doing Business anket sonuçlarının doğru veriler içermesi için çalışmaktadır. Bu konuda geçtiğimiz aylarda Başbakan Yardımcımız Sayın Recep Akdağ ile de bir araya gelerek değerlendirmelerimizi kendilerine aktardık.”
MEVZUAT DÜZENLEMELERİ SEKTÖRÜ DESTEKLEYİCİ OLMALI
Türkiye’nin 2023 hedefleri arasında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girilmesi, ihracatın 500 milyar dolara ulaşması ve dış ticaret hacminin 1 trilyon dolara yükselmesi ile kişi başı milli gelirin 25 bin dolara yükselmesi hedeflerinin yer aldığını hatırlatan Eldener, “Türkiye’nin 2023 hedeflerine yaklaşabilmesi için lojistik faaliyetlerin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla; lojistik sektörünün ihtiyaçlarının doğru belirlenmesi, belirlenen ihtiyaçların giderilmesi için sektör ve kamu idaresi arasında koordinasyon, iş birliği ile ortak anlayışın sağlanması gerekiyor. Aynı zamanda mevzuat düzenlemelerinin sektör faaliyetlerini destekleyici ve güçlendirici nitelikte yapılması büyük önem taşıyor. Sektörün çalışma barışını ve yatırım ortamını bozacak, girişimciliği engelleyecek tarife kısıtlamaları, kamu müdahalesi, yüksek maliyetli belge ücreti yaklaşımlarından vazgeçilmesi gerekiyor” diye konuştu.
2018 YILINDA LOJİSTİK SEKTÖRÜNÜ NELER BEKLİYOR?
2018 yılı Yatırım Programı’na göre 88.1 milyar TL kamu yatırımı bütçesinin 21.4 milyar TL’lik kısmının Ulaştırma Sektörü’ne ayrılmasının umut verici olduğunu belirten UTİKAD Başkanı Emre Eldener, “Altyapı hizmetlerinin yerine getirilmesi için kamu yatırımları gereklidir. Ancak ‘Bir Kuşak Bir Yol’ ve diğer taşımacılık koridoru projelerinden daha büyük payların alınabilmesi için altyapı hizmetlerinin süratle tamamlanması şart. Doğu-batı ve kuzey-güney hatlarında kesintisiz demiryolu hattımız ne yazık ki mevcut değil. Çoğu limanımızda demiryolu bağlantılarının olmaması ülkemiz üzerinden geçecek transit yük trafiğinin alternatif rotalara kaymasına sebep oluyor. Lojistik merkezler modlar arası yük entegrasyonunu kolaylaştırıcı şekilde planlanmıyor” dedi.
“Transit yüklerin çevre ülkelerden daha rekabetçi koşullarda taşınması gerekiyor” diyen Eldener; “Özelikle bölge ülkelerine yönelik taşımalarda modlar arası denge karayolu lehine bozulmuş durumda. İntermodal taşımacılık teşvik edilerek karayolu üzerindeki ağırlık öncelikli olarak demiryoluna kaydırılmalıdır” dedi.
Eldener sözlerini şöyle noktaladı: “Sektörü ilgilendiren idari kararlar sektör paydaşları ile birlikte alınmalıdır. Doing Business Raporu gibi yararlanılan verilerin yanlış olduğu ortada olan çalışmalara istinaden serbest rekabet ortamını zedeleyen kararlar iç pazar dinamiklerini bozacağı gibi yabancı yatırımcılar için de teşvik edici olmayacaktır. Çerçevesi kanunlar ile zaten belirlenmiş Taşıma İşleri Organizatörlüğü mesleği tekrar düzenlenmek istenmektedir. Taşıma İşleri Organizatörlüğü Yönetmeliği ile getirilen düzenlemeler, lojistik sektörünün dinamikleri ile uyumsuz bir işleyiş getirmekte, sektöre giriş yüksek belge ücretleri ile zorlaştırılmaktadır. Tüm bu gelişmeler çerçevesinde UTİKAD olarak 31 yıldır olduğu gibi çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. 2018’de sektörümüzün gelişmesini sağlayacak adımlar atılacağını umuyoruz. Sadece endekslerde yükselmek değil, sektörün kendi bileşenleri ile daha kalıcı çözümler üreteceği bir yıl geçireceğimizi düşünüyorum.”
Başkan Eldener’in sunumunun ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Basın mensuplarının sorularını UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Eldener, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Genel Müdür Cavit Uğur yanıtladı.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2C2DJsA
via IFTTT
Devlet Müdahalesi Sadece Lojistik Sektörünü Değil Yatırım Ortamını Da olumsuz Etkiler

KRISFLYER SADAKAT PROGRAMI, DÜNYANIN İLK BLOCKCHAIN DİJİTAL CÜZDAN BAŞLATIYOR SIA Grubun sık uçan yolcu programı KrisFlyer; KrisFlyer millerinin perakende ortaklarımızda yapılacak gündelik harcamalarda kullanılabilmesine yardımcı olacak ve dünya genelinde bir ilk olan blok zincir tabanlı havayolu şirketi sadakat dijital cüzdan imkânını başlatıyor. Bu yenilikçi teknolojiyi kullanan yeni KrisFlyer dijital cüzdan uygulamasının yaklaşık altı ay sonra piyasaya sürülmesi beklenmektedir. Bu sayede; kapsamlı KrisFlyer üyelik tabanı, katılımcı perakende satış noktalarındaki alışverişleri sırasında ‘dijital KrisFlyer millerini’ kullanabilecektir. KPMG Digital Village ve Microsoft ile işbirliği içerisinde gerçekleştirilen başarılı kavram kanıtlamanın ardından KrisFlyer; öncelikli olarak Singapur pazarındakiler olmak üzere perakende tüccar ortaklarıyla anlaşma imzalayacaktır. Havayolu Şirketi sadakat programı için türünün ilk örneği yaşam tarzı dijital cüzdan uygulaması; SIA’ya ait olup sadece tüccarları ve ortakları kapsayan bir özel blok zincirini kullanan blok zinciri teknolojisi üzerinden sağlanacaktır. Singapur Havayolları CEO’su Goh Choon Phong; “Yenilik, kurulduğu ilk günden bu yana Singapur Havayollarının başarısının en önemli anahtarlarından biri olmakla beraber KrisFlyer programı üyelerimize daha fazla avantaj sağlayacak olup dünyada eşi benzeri bulunmayan bu girişimle ilgili olarak çok heyecanlıyız. KrisFlyer millerinin ‘dijitalleştirilmesi’ için blok zinciri teknolojisini kullanacağımız bu çığır açan gelişme, ticari faaliyetlerimizin dijital tarafını belirgin ve müşterilerimizin yararına olacak bir şekilde geliştirmek amacıyla yapmakta olduğumuz yatırımların ispatı niteliğindedir. Yakın zamanda tanıtılan ve dünyanın öncü dijital Havayolu Şirketi olma hedefimizi ortaya koyan Dijital Yenilik Planı ile aynı doğrultudadır” demiştir. * * * KrisFlyer Hakkında KrisFlyer, Singapur Havayolları Grubunun sık uçan yolcu programıdır. KrisFlyer üyeleri; Singapur Havayolları ve Scoot’un PlusPerks paketini seçtikleri durumda SilkAir ile birlikte diğer 30 ortak Havayolu Şirketi ile yolculuk yaptıkları zaman mil kazanırlar. KrisFlyer; bankalardan otellere, seyahat hizmetlerinden alışverişe kadar dünya genelinde havayolları dışında 170’ten fazla ortakla kapsamlı bir şekilde işbirliği yaptığından, üyelerimiz uçuş yapmadıkları zaman da mil kazanmaya devam edebilirler. KrisFlyer üyeleri, biriktirdikleri milleri 30’u aşkın birinci sınıf havayolunun 160 farklı ülkede 890’dan fazla varış noktasına giden uçuşlarında kullanabilirler. Üyelerimiz aynı zamanda KrisFlyer millerini kullanarak Singapur Havayolları ve Singapur Havayollarının bölgesel havayolu şirketi olan SilkAir uçuşlarında kabin sınıflarını yükseltebilirler. KrisFlyer üyeleri, Singapur Havayolları uçak biletlerini singaporeair.com adresinden alırken biriktirdikleri milleri kullanıp artan kısmını da nakit olarak ödeyebilecekleri gibi Ekonomi Sınıfı bilet alırken de diz mesafesi daha fazla olan koltukları tercih etme şansına sahip olacaklardır. Üyelerimiz aynı zamanda millerini, karada daha fazla ödül kazanmak üzere seçilmiş ortak sadakat programları puanlarına dönüştürebilirler.
SIA Grubun sık uçan yolcu programı KrisFlyer; KrisFlyer millerinin perakende ortaklarımızda yapılacak gündelik harcamalarda kullanılabilmesine yardımcı olacak ve dünya genelinde bir ilk olan blok zincir tabanlı havayolu şirketi sadakat dijital cüzdan imkânını başlatıyor.
Bu yenilikçi teknolojiyi kullanan yeni KrisFlyer dijital cüzdan uygulamasının yaklaşık altı ay sonra piyasaya sürülmesi beklenmektedir. Bu sayede; kapsamlı KrisFlyer üyelik tabanı, katılımcı perakende satış noktalarındaki alışverişleri sırasında ‘dijital KrisFlyer millerini’ kullanabilecektir.
KPMG Digital Village ve Microsoft ile işbirliği içerisinde gerçekleştirilen başarılı kavram kanıtlamanın ardından KrisFlyer; öncelikli olarak Singapur pazarındakiler olmak üzere perakende tüccar ortaklarıyla anlaşma imzalayacaktır.
Havayolu Şirketi sadakat programı için türünün ilk örneği yaşam tarzı dijital cüzdan uygulaması; SIA’ya ait olup sadece tüccarları ve ortakları kapsayan bir özel blok zincirini kullanan blok zinciri teknolojisi üzerinden sağlanacaktır.
Singapur Havayolları CEO’su Goh Choon Phong; “Yenilik, kurulduğu ilk günden bu yana Singapur Havayollarının başarısının en önemli anahtarlarından biri olmakla beraber KrisFlyer programı üyelerimize daha fazla avantaj sağlayacak olup dünyada eşi benzeri bulunmayan bu girişimle ilgili olarak çok heyecanlıyız.
KrisFlyer millerinin ‘dijitalleştirilmesi’ için blok zinciri teknolojisini kullanacağımız bu çığır açan gelişme, ticari faaliyetlerimizin dijital tarafını belirgin ve müşterilerimizin yararına olacak bir şekilde geliştirmek amacıyla yapmakta olduğumuz yatırımların ispatı niteliğindedir. Yakın zamanda tanıtılan ve dünyanın öncü dijital Havayolu Şirketi olma hedefimizi ortaya koyan Dijital Yenilik Planı ile aynı doğrultudadır” demiştir.
* * *
KrisFlyer Hakkında
KrisFlyer, Singapur Havayolları Grubunun sık uçan yolcu programıdır. KrisFlyer üyeleri; Singapur Havayolları ve Scoot’un PlusPerks paketini seçtikleri durumda SilkAir ile birlikte diğer 30 ortak Havayolu Şirketi ile yolculuk yaptıkları zaman mil kazanırlar. KrisFlyer; bankalardan otellere, seyahat hizmetlerinden alışverişe kadar dünya genelinde havayolları dışında 170’ten fazla ortakla kapsamlı bir şekilde işbirliği yaptığından, üyelerimiz uçuş yapmadıkları zaman da mil kazanmaya devam edebilirler.
KrisFlyer üyeleri, biriktirdikleri milleri 30’u aşkın birinci sınıf havayolunun 160 farklı ülkede 890’dan fazla varış noktasına giden uçuşlarında kullanabilirler. Üyelerimiz aynı zamanda KrisFlyer millerini kullanarak Singapur Havayolları ve Singapur Havayollarının bölgesel havayolu şirketi olan SilkAir uçuşlarında kabin sınıflarını yükseltebilirler. KrisFlyer üyeleri, Singapur Havayolları uçak biletlerini singaporeair.com adresinden alırken biriktirdikleri milleri kullanıp artan kısmını da nakit olarak ödeyebilecekleri gibi Ekonomi Sınıfı bilet alırken de diz mesafesi daha fazla olan koltukları tercih etme şansına sahip olacaklardır. Üyelerimiz aynı zamanda millerini, karada daha fazla ödül kazanmak üzere seçilmiş ortak sadakat programları puanlarına dönüştürebilirler.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2seOMPu
via IFTTT
KRISFLYER SADAKAT PROGRAMI, DÜNYANIN İLK BLOCKCHAIN DİJİTAL CÜZDAN BAŞLATIYOR

Dubai Havalimanı 88.2 milyon yolcuya hizmet verdi Dubai Uluslararası Havalimanı (kod adı: DXB), dördüncü yılda da uluslararası yolcular için dünyanın 1 numaralı havalimanı olma konumunu korudu – operatör Dubai Havaalanları tarafından Pazartesi günü yayınlanan yıllık trafik raporuna göre 2017 yılına yönelik yıllık trafik 88,2 milyon yolcuya ulaştı. Ortalama 7.35 milyon olarak seyreden Ocak, Temmuz ve Ağustos aylarındaki rekor aylık trafik 8 milyon yolcuya ulaştı, yıl boyunca DXB’nin trafiği toplamda 88.242.099 yolcuya ulaştı. Bu sayıya göre 2016 yılında kaydedilen 83.654.250 yolcuya kıyasla% 5.5 oranında bir artış da kaydedilmiş oldu. Aralık ayında, 2016 yılının aynı ayında kaydedilen 7.706.351’e kıyasla % 1.9 artışla 7.854.657 yolcu karşılandı. DXB, SalamAir, Badr Airlines ve Air Moldova gibi havayollarının da dahil olduğu altı yeni tarifeli taşıyıcıyı karşılarken, ev sahibi taşıyıcıları Emirates 3 ve flydubai 10 yeni noktayla ve frekans artışlarıyla kapasitelerini de artırdı. İçerik:http://gulfnews.com/
Dubai Uluslararası Havalimanı (kod adı: DXB), dördüncü yılda da uluslararası yolcular için dünyanın 1 numaralı havalimanı olma konumunu korudu – operatör Dubai Havaalanları tarafından Pazartesi günü yayınlanan yıllık trafik raporuna göre 2017 yılına yönelik yıllık trafik 88,2 milyon yolcuya ulaştı.
Ortalama 7.35 milyon olarak seyreden Ocak, Temmuz ve Ağustos aylarındaki rekor aylık trafik 8 milyon yolcuya ulaştı, yıl boyunca DXB’nin trafiği toplamda 88.242.099 yolcuya ulaştı.
Bu sayıya göre 2016 yılında kaydedilen 83.654.250 yolcuya kıyasla% 5.5 oranında bir artış da kaydedilmiş oldu.
Aralık ayında, 2016 yılının aynı ayında kaydedilen 7.706.351’e kıyasla % 1.9 artışla 7.854.657 yolcu karşılandı.
DXB, SalamAir, Badr Airlines ve Air Moldova gibi havayollarının da dahil olduğu altı yeni tarifeli taşıyıcıyı karşılarken, ev sahibi taşıyıcıları Emirates 3 ve flydubai 10 yeni noktayla ve frekans artışlarıyla kapasitelerini de artırdı.
İçerik:http://gulfnews.com/

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2EmyRDH
via IFTTT
Dubai Havalimanı 88.2 milyon yolcuya hizmet verdi
