Adana-Doha arasında haftada 3 uçak seferi gerçekleşecek

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2zlWbyW

Adana-Doha arasında haftada 3 uçak seferi gerçekleşecek Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Katar ile Türkiye arasındaki ilişkilerin birçok alanda artarak devam ettiğini ve iki ülkenin yönetimi ve halkı arasındaki bağların daha da güçlendiğini söyledi. Bakan Arslan, Türkiye ile Katar arasındaki ilişkiler ve 5 Kasım’da gerçekleştirdiği Doha ziyareti hakkında açıklamalarda bulundu. Türkiye, İran ve Katar arasında karayolu taşımacılığı alanında anlaşma konusunda müzakerelerde sona gelindiğini aktaran Arslan, “Güzergâh belirlendi ve taslak anlaşma metni hazırlandı. İran Ulaştırma ve Şehircilik Bakanı Asım Ahundi ile 19 Ekim’de Türkiye’de görüştük ve anlaşma konusunda mutabık olduğumuzu netleştirdik. Daha sonra Katar Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Casim es-Saliti de Bakan Ahundi ile görüşerek aynı şekilde mutabakatı ortaya koydular. Son olarak biz de Katar’da es-Saliti ile görüşerek anlaşma konusunda mutabakatımızı belirttik. Türkiye, İran ve Katar arasında kara yolu taşımacılığı anlaşması yakında imzalanacak.” dedi. Suriye ve Irak’taki krizden dolayı İran üzerinden Katar’la yapılacak karayolu taşımacılığının üç ülke için de büyük önem taşıdığını vurgulayan Arslan, anlaşmanın imzalanmasının ardından bu projenin denizyolu taşımacılığına da entegre olacağını belirtti. “Adana-Doha arasında haftada 3 uçak seferi gerçekleşecek” Bakan Arslan, havacılık alanında ise hem Türk Hava Yolları’nın hem de Katar Hava Yolları‘nın dünya çapında markalara dönüştüğüne ve bu iki şirketin iş birliği yaparak güçlerini birleştirmeleri gerektiğine işaret etti. Arslan, “Havacılık alanında yapılacak yeni işbirlikleri iki ülkeye de önemli imkânlar sağlayacak. 6 Kasım’daki ilk uçuşun ardından bundan sonra Adana-Doha arasında haftada 3 sefer gerçekleşecek. Tüm bu gelişmeler, Katar’da faaliyet gösteren Türk şirketlerine yenilerinin eklenmesine aracı olacak. Katar’la daha önce denizcilik anlaşması yapmıştık. Bununla ilgili alt komitelerin çalışmasının geliştirilmesini de ele aldık.” diye konuştu. Çok sayıda Katarlı şirketin Türkiye’de yatırım yapmasından memnun olduklarını dile getiren Arslan, geçen günlerde Türkiye’de imzalanan yerli otomobil projesinde yer alan BMC şirketinin ortağı Katarlı bir firmanın da bu projenin içinde olduğunu söyledi. “Türkiye, 2020’ye kadar Dünya Posta Birliği’nin dönem başkanı” Türkiye’nin 2020’ye kadar Dünya Posta Birliği dönem başkanı olduğunu ifade eden Arslan, sektördeki gelişmeleri Katar ile birlikte takip ettiklerini, bölgedeki potansiyelden daha fazla yararlanmak adına e-ticaret konusunda görüşmeler yaptıklarını söyledi. Katarlı mevkidaşı Casim es-Saliti’yi 20-21 Kasım’da Antalya’da yapılacak “Uluslararası E-Ticaret Konferansı”na davet ettiğini belirten Bakan Arslan, “E-Ticaret konusu özellikle yeni gelişen ama hızla büyüyen bir alan. Sayın bakan davetimize memnuniyetle geleceğini ifade etti. İki ülke arasında postacılık alanında olduğu gibi e-ticareti de önümüzdeki günlerde yapılacak görüşmeler ile daha ileri seviyeye taşıyacağız.” dedi. Bakan Arslan’ın Katar temasları Saliti ve heyetiyle görüşmede, taşımacılık ve haberleşme alanında yapılanları ve yapılacakları, serbest ticaret anlaşması ve kombine taşımacılık anlaşması konularını ele aldıklarını kaydeden Arslan, Katar temasları hakkında şunlar söyledi: “Türkiye ve bölgedeki diğer ülkeler için kritik öneme sahip ve Türkiye’deki limanlar ile direkt bağlantısı bulunan Hamed Limanı’nı ziyaret ettik. Türkiye’den gelecek ürünlerimiz bu liman üzerinden bölgeye dağıtılacak. Doha’da metro yapılıyor ve özellikle demiryolu altyapısını geliştirmeye yönelik çalışmaları var. Ülke olarak biz bu konuda çok mesafe almış durumdayız. Demiryolu konusunda tecrübelerimizi Katarlı dostlarımızla paylaşıyoruz. Demiryolu konusunda iş birliği yapabileceğimizi ve kendilerine demiryolu sektörüyle alakalı eğitim verebileceğimizi ilettik. Demiryolunun yanı sıra tersanecilik, gemi inşası ve gemi bakım onarımı alanlarında da büyük tecrübeleri olan ülkemizin, bu tecrübesini Katar’a aktarabileceğini belirttik.” Bakan Arslan, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında ve Kıbrıs meselesinde, Katar’ın gerek yönetimi gerek halkıyla Türkiye’nin yanında duruşundan dolayı teşekkür ettiklerini aktarırken, “Katar da aynı şekilde Körfez krizi döneminde özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve Sayın Dışişleri Bakanımızın hem duruşları hem de Katar’ın ve bölgenin bu krizden kurtulması konusunda ortaya koyduğu samimiyeti ve desteği nedeniyle bize teşekkürlerini iletti.” ifadelerini kullandı. İki ülke arasında çok iyi ilişkiler olduğunu vurgulayan Arslan, “Yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla iki ülke arasında üçüncü Yüksek Strateji Toplantısı yapılacak. O toplantıya da hazırlık olması adına biz iki bakan bir çalışma yaptık ve yapacağımız işleri takvimlendirdik.” diye konuştu. Kaynak:http://udhb.gov.tr/

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Katar ile Türkiye arasındaki ilişkilerin birçok alanda artarak devam ettiğini ve iki ülkenin yönetimi ve halkı arasındaki bağların daha da güçlendiğini söyledi.

Bakan Arslan, Türkiye ile Katar arasındaki ilişkiler ve 5 Kasım’da gerçekleştirdiği Doha ziyareti hakkında açıklamalarda bulundu.

Türkiye, İran ve Katar arasında karayolu taşımacılığı alanında anlaşma konusunda müzakerelerde sona gelindiğini aktaran Arslan, “Güzergâh belirlendi ve taslak anlaşma metni hazırlandı. İran Ulaştırma ve Şehircilik Bakanı Asım Ahundi ile 19 Ekim’de Türkiye’de görüştük ve anlaşma konusunda mutabık olduğumuzu netleştirdik. Daha sonra Katar Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Casim es-Saliti de Bakan Ahundi ile görüşerek aynı şekilde mutabakatı ortaya koydular. Son olarak biz de Katar’da es-Saliti ile görüşerek anlaşma konusunda mutabakatımızı belirttik. Türkiye, İran ve Katar arasında kara yolu taşımacılığı anlaşması yakında imzalanacak.” dedi.

Suriye ve Irak’taki krizden dolayı İran üzerinden Katar’la yapılacak karayolu taşımacılığının üç ülke için de büyük önem taşıdığını vurgulayan Arslan, anlaşmanın imzalanmasının ardından bu projenin denizyolu taşımacılığına da entegre olacağını belirtti.

“Adana-Doha arasında haftada 3 uçak seferi gerçekleşecek”

Bakan Arslan, havacılık alanında ise hem Türk Hava Yolları’nın hem de Katar Hava Yolları‘nın dünya çapında markalara dönüştüğüne ve bu iki şirketin iş birliği yaparak güçlerini birleştirmeleri gerektiğine işaret etti. Arslan, “Havacılık alanında yapılacak yeni işbirlikleri iki ülkeye de önemli imkânlar sağlayacak. 6 Kasım’daki ilk uçuşun ardından bundan sonra Adana-Doha arasında haftada 3 sefer gerçekleşecek. Tüm bu gelişmeler, Katar’da faaliyet gösteren Türk şirketlerine yenilerinin eklenmesine aracı olacak. Katar’la daha önce denizcilik anlaşması yapmıştık. Bununla ilgili alt komitelerin çalışmasının geliştirilmesini de ele aldık.” diye konuştu.

Çok sayıda Katarlı şirketin Türkiye’de yatırım yapmasından memnun olduklarını dile getiren Arslan, geçen günlerde Türkiye’de imzalanan yerli otomobil projesinde yer alan BMC şirketinin ortağı Katarlı bir firmanın da bu projenin içinde olduğunu söyledi.

“Türkiye, 2020’ye kadar Dünya Posta Birliği’nin dönem başkanı”

Türkiye’nin 2020’ye kadar Dünya Posta Birliği dönem başkanı olduğunu ifade eden Arslan, sektördeki gelişmeleri Katar ile birlikte takip ettiklerini, bölgedeki potansiyelden daha fazla yararlanmak adına e-ticaret konusunda görüşmeler yaptıklarını söyledi.

Katarlı mevkidaşı Casim es-Saliti’yi 20-21 Kasım’da Antalya’da yapılacak “Uluslararası E-Ticaret Konferansı”na davet ettiğini belirten Bakan Arslan, “E-Ticaret konusu özellikle yeni gelişen ama hızla büyüyen bir alan. Sayın bakan davetimize memnuniyetle geleceğini ifade etti. İki ülke arasında postacılık alanında olduğu gibi e-ticareti de önümüzdeki günlerde yapılacak görüşmeler ile daha ileri seviyeye taşıyacağız.” dedi.

Bakan Arslan’ın Katar temasları

Saliti ve heyetiyle görüşmede, taşımacılık ve haberleşme alanında yapılanları ve yapılacakları, serbest ticaret anlaşması ve kombine taşımacılık anlaşması konularını ele aldıklarını kaydeden Arslan, Katar temasları hakkında şunlar söyledi:

“Türkiye ve bölgedeki diğer ülkeler için kritik öneme sahip ve Türkiye’deki limanlar ile direkt bağlantısı bulunan Hamed Limanı’nı ziyaret ettik. Türkiye’den gelecek ürünlerimiz bu liman üzerinden bölgeye dağıtılacak. Doha’da metro yapılıyor ve özellikle demiryolu altyapısını geliştirmeye yönelik çalışmaları var. Ülke olarak biz bu konuda çok mesafe almış durumdayız. Demiryolu konusunda tecrübelerimizi Katarlı dostlarımızla paylaşıyoruz. Demiryolu konusunda iş birliği yapabileceğimizi ve kendilerine demiryolu sektörüyle alakalı eğitim verebileceğimizi ilettik. Demiryolunun yanı sıra tersanecilik, gemi inşası ve gemi bakım onarımı alanlarında da büyük tecrübeleri olan ülkemizin, bu tecrübesini Katar’a aktarabileceğini belirttik.”

Bakan Arslan, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında ve Kıbrıs meselesinde, Katar’ın gerek yönetimi gerek halkıyla Türkiye’nin yanında duruşundan dolayı teşekkür ettiklerini aktarırken, “Katar da aynı şekilde Körfez krizi döneminde özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve Sayın Dışişleri Bakanımızın hem duruşları hem de Katar’ın ve bölgenin bu krizden kurtulması konusunda ortaya koyduğu samimiyeti ve desteği nedeniyle bize teşekkürlerini iletti.” ifadelerini kullandı.

İki ülke arasında çok iyi ilişkiler olduğunu vurgulayan Arslan, “Yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla iki ülke arasında üçüncü Yüksek Strateji Toplantısı yapılacak. O toplantıya da hazırlık olması adına biz iki bakan bir çalışma yaptık ve yapacağımız işleri takvimlendirdik.” diye konuştu.

Kaynak:http://udhb.gov.tr/

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2zlWbyW
via IFTTT

THY’dan Büyük Bir Başarı Daha

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2zn9vDa

THY’dan Büyük Bir Başarı Daha Türk Hava Yolları küresel arenada yükselişini sürdürüyor. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) Ekim ayı raporuna göre, THY havayolları arasında 13. sırada yer aldı. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü‘nün (ICAO) Ekim ayı raporuna göre, dünya yolcu trafiği Ağustos ayında yüzde 7.2 büyüme kaydederek, bir önceki aya göre 4.4 puan arttı. Küresel arenada yükselişini sürdüren THY, büyük başarılara imza atmaya devam ediyor. ICAO, aylık raporunda Atatürk havalimanın dünyada 10.sırada, THY ise havayolları arasında 13. sırada olduğu açıklandı. Nakliye trafiği arttı Uluslararası hava kargo trafiği, Ağustos ayında yıllık bazda yüzde 12,1 artış gösterdi. Bir önceki aya göre de 7 puanlık bir artış yaşandı. Küresel ekonomide büyüme dalgası nakliye trafiğine de yansıdı. THY büyümeyi sürdürüyor ICAO raporunda, THY için, “Türk Havayolları güçlü bir şekilde büyümeyi sürdürdü ve 13. sırada yer aldı” ifadeleri kullanıldı. THY dünyayı birbirine bağlıyor Batılı havayolu şirketleri THY ve İstanbul ile ticari olarak rekabet edemeyince, “siyaseti” devreye soktu. ABD ve İngiltere, bir terör istihbaratını gerekçe gösterip, İstanbul’dan yapılacak uçuşlara elektronik cihaz yasağı koydu. Asıl neden ise THY’nin dış hat uçuşlarındaki başarısı. THY dünyadaki yolcuların yüzde 78’ine ulaşabiliyor. Havayolu trafiğinin merkezleri Dünya havayolu trafiğinin merkezi konumundaki İstanbul, rapora göre havalimanları arasında 10. sırada yer alıyor. 3. Havalimanı ile dünya havayolu trafiğinde zirveye daha da yaklaşacak. Tamamlandığında yıllık 150 milyon yolcu kapasitesine ulaşacak 3. havalimanı, 150’ye yakın havayolu şirketine ve 350’nin üzerinde noktaya uçuş imkanı sağlayacak. 500 uçağın aynı anda bulunabileceği havalimanı, İstanbul’u batı ile doğu arasındaki ana aktarım istasyonu yapacak. Kaynak:http://www.haberim.org/

Türk Hava Yolları küresel arenada yükselişini sürdürüyor.  Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) Ekim ayı raporuna göre, THY havayolları arasında 13. sırada yer aldı.

Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü‘nün (ICAO) Ekim ayı raporuna göre, dünya yolcu trafiği Ağustos ayında yüzde 7.2 büyüme kaydederek, bir önceki aya göre 4.4 puan arttı. Küresel arenada yükselişini sürdüren THY, büyük başarılara imza atmaya devam ediyor. ICAO, aylık raporunda Atatürk havalimanın dünyada 10.sırada, THY ise havayolları arasında 13. sırada olduğu açıklandı.

 

Nakliye trafiği arttı

Uluslararası hava kargo trafiği, Ağustos ayında yıllık bazda yüzde 12,1 artış gösterdi. Bir önceki aya göre de 7 puanlık bir artış yaşandı. Küresel ekonomide büyüme dalgası nakliye trafiğine de yansıdı.

THY büyümeyi sürdürüyor

ICAO raporunda, THY için, “Türk Havayolları güçlü bir şekilde büyümeyi sürdürdü ve 13. sırada yer aldı” ifadeleri kullanıldı.

THY dünyayı birbirine bağlıyor

Batılı havayolu şirketleri THY ve İstanbul ile ticari olarak rekabet edemeyince, “siyaseti” devreye soktu. ABD ve İngiltere, bir terör istihbaratını gerekçe gösterip, İstanbul’dan yapılacak uçuşlara elektronik cihaz yasağı koydu. Asıl neden ise THY’nin dış hat uçuşlarındaki başarısı.

THY dünyadaki yolcuların yüzde 78’ine ulaşabiliyor.

Havayolu trafiğinin merkezleri Dünya havayolu trafiğinin merkezi konumundaki İstanbul, rapora göre havalimanları arasında 10. sırada yer alıyor.

3. Havalimanı ile dünya havayolu trafiğinde zirveye daha da yaklaşacak.

Tamamlandığında yıllık 150 milyon yolcu kapasitesine ulaşacak 3. havalimanı, 150’ye yakın havayolu şirketine ve 350’nin üzerinde noktaya uçuş imkanı sağlayacak. 500 uçağın aynı anda bulunabileceği havalimanı, İstanbul’u batı ile doğu arasındaki ana aktarım istasyonu yapacak.

Kaynak:http://www.haberim.org/

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2zn9vDa
via IFTTT

Alibaba’nın Dronları Adalara Paket Taşıyor

via Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2ygn8jF

Alibaba’nın Dronları Adalara Paket Taşıyor Çinli e-ticaret devi Alibaba Salı günü yaptığı açıklamada, kargo paketlerini adalara teslim etmek amacıyla ilk kez dron olarak bilinen insansız hava aracılarını kullandığını duyurdu. Şirket, doğu Çin’in Fujian Eyaleti’ndeki Putian’dan yakınında bulunan Meizhou Adası’na 31 Ekim tarihinde toplam 12 kilo ağırlığa sahip altı kutu çarkıfelek meyvesi taşıyan üç dron gönderdi. Güçlü bir rüzgârda uçan dronlar, beş kilometrelik yolu dokuz dakikada aldılar. Her bir drone yedi kilogram yük taşıma kapasitesine sahip. dronlar, Alibaba‘nın teslimat kolu Cainiao Network, şirketin kırsal alışveriş platformu Rural Taobao ve yerli bir teknoloji şirketi tarafından ortaklaşa geliştirildi. Ada üzerinde çalışan bir çevrimiçi mağaza sahibi Zeng Jinmei, dron kullanımının teslimat süresini yarıya düşürdüğünü ve lojistik maliyetlerinden tasarruf sağladığını söyledi. Alibaba yaklaşan 11 Kasım ” Bekarlar Günü” alışveriş festivali öncesinde ekstra insansız hava araçları hazırladı. ABD’deki Black Friday ile karşılaştırılabilen gün, Alibaba’nın 2009’da önemli bir tanıtım kampanyası başlatmasının ardından Çin’de bir alışveriş festivali haline geldi. Alibaba, gelecekte taze yiyecek ve tıbbi malzeme gibi yüksek katma değerli ürünler sunmak için su üzerinden uçan dronları kullanmayı planlıyor. Son yıllarda, paket tesliminde dronların kullanımı arttı. Çin’in diğer büyük e-ticaret platformu JD.com da, 2016’da dronlar kullanarak deneme teslimatları yapmaya başlamıştı. Shaanxi Eyaleti’ndeki Xi’an’da ve Jiangsu Eyaleti’ndeki Suqian’da ise daha küçük insansız hava araçları kullanılıyor. Kaynak:www.sondakika.com

Çinli e-ticaret devi Alibaba Salı günü yaptığı açıklamada, kargo paketlerini adalara teslim etmek amacıyla ilk kez dron olarak bilinen insansız hava aracılarını kullandığını duyurdu.

Şirket, doğu  Çin’in Fujian Eyaleti’ndeki Putian’dan yakınında bulunan Meizhou Adası’na 31 Ekim tarihinde toplam 12 kilo ağırlığa sahip altı kutu çarkıfelek meyvesi taşıyan üç dron gönderdi. Güçlü bir rüzgârda uçan dronlar, beş kilometrelik yolu dokuz dakikada aldılar.

Her bir drone yedi kilogram yük taşıma kapasitesine sahip. dronlar,  Alibaba‘nın teslimat kolu Cainiao Network, şirketin kırsal alışveriş platformu Rural Taobao ve yerli bir teknoloji şirketi tarafından ortaklaşa geliştirildi.

Ada üzerinde çalışan bir çevrimiçi mağaza sahibi Zeng Jinmei, dron kullanımının teslimat süresini yarıya düşürdüğünü ve lojistik maliyetlerinden tasarruf sağladığını söyledi.

Alibaba yaklaşan 11 Kasım ” Bekarlar Günü” alışveriş festivali öncesinde ekstra insansız hava araçları hazırladı.  ABD’deki Black Friday ile karşılaştırılabilen gün,  Alibaba’nın 2009’da önemli bir tanıtım kampanyası başlatmasının ardından  Çin’de bir alışveriş festivali haline geldi.

Alibaba, gelecekte taze yiyecek ve tıbbi malzeme gibi yüksek katma değerli ürünler sunmak için su üzerinden uçan dronları kullanmayı planlıyor. Son yıllarda, paket tesliminde dronların kullanımı arttı.  Çin’in diğer büyük e-ticaret platformu JD.com da, 2016’da dronlar kullanarak deneme teslimatları yapmaya başlamıştı. Shaanxi Eyaleti’ndeki Xi’an’da ve Jiangsu Eyaleti’ndeki Suqian’da ise daha küçük insansız hava araçları kullanılıyor.

Kaynak:www.sondakika.com

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2ygn8jF
via IFTTT

Turkish Airlines Open 2017’den Türkiye’nin prestijine katkı Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ağaoğlu, “Sporcuların paylaşımları, uluslararası medya yoluyla beyanları, ülke olarak en fazla ihtiyacımızın olduğu şeylerden birisiydi” dedi. Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu, Antalya’da gerçekleştirilen Turkish Airlines Open 2017 Golf Turnuvası‘nın yurt dışında Türkiye aleyhine kamuoyu oluşturmak isteyenlere en iyi yanıt olduğunu söyledi. Ağaoğlu, Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Belek Turizm Merkezi’ndeki Regnum Carya Golf Resort Otel’in sahalarında gerçekleştirilen ve Rio Olimpiyatları’nın altın madalyalı ismi İngiliz sporcu Justin Rose’un şampiyonluğa ulaştığı turnuvayla ilgili açıklamalarda bulundu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın ilk sırayı alan Rose’a ödülünü verdiği turnuvaya katılımdan memnun olduklarını aktaran Ağaoğlu, “Geçen sene bazı sıkıntılardan dolayı turnuvaya katılım istediğimiz düzeyde gerçekleşmemişti. Bu sene her şey eski yıllardaki gibiydi. Müsabakalarda çok önemli sporcular yarıştı. Bu sporcuların içerisinde olimpiyat şampiyonu Justin Rose, olimpiyatlarda gümüş madalya alan Henrik Stenson, Tyrrell Hatton, Matt Fitzpatrick vardı. Üç-dört defa turnuva kazanmış Padraig Harrington ve diğerleri turnuvanın puanlamasını bir hayli yukarıya çekti. Şu anda dünyadaki 7 veya 8. önemli, ağırlığı olan bir turnuva konumuna geldi.” ifadelerini kullandı. Turnuvanın uluslararası basında yer alması ve dünyaca ünlü sporcuların sosyal medya hesaplarında Türkiye ile ilgili paylaşımlarda bulunmasına değinen başkan Ağaoğlu, şunları kaydetti: “Bu insanlar dünyada rol model. Bu kadar sıkıntıyı yaşadığımız dönemde New York Times bu müsabakaya 1,5-2 sayfa yer ayırıyor, Justin Rose, bu müsabakaya iştirak ederek Türk bayrağının önünde öz çekim yapıyor. Uluslararası gazetelerde yer alan haberler ve Justin Rose’un Türk bayrağı altında öz çekim yapması yurt dışındaki algı operasyonlarına büyük bir tekzip oldu.” Ahmet Ağaoğlu, turnuvaya katılan sporcuların sosyal medya paylaşımlarında ve uluslararası medyada Türkiye lehine tutum takındıklarını vurgulayarak, “Turnuvaya katılan sporcular, kendilerini rahatsız edecek en ufak bir şey hissettikleri anda zaten bırakın paylaşım yapmayı Türkiye’ye gelmekten imtina ederler. Gelmeleri bir tarafa sporcuların paylaşımları, uluslararası medya yoluyla beyanları, ülke olarak en fazla ihtiyacımızın olduğu şeylerden birisiydi.” diye konuştu. Golf turizminde hedef 1,5 milyar dolar Ahmet Ağaoğlu, Antalya’da 50 saha daha yapılması durumunda Türkiye’nin golf turizminden 1-1,5 milyar dolar kazanabileceğini belirtti. Türkiye’ye geçen sene 110 bin kişinin golf oynamaya geldiğini kaydeden Ağaoğlu, “Spor endüstrisinin lokomotifi golftür. Çok açık ve net. Bunu rakamlar zaten ortaya koyuyor.” değerlendirmesinde bulundu. İspanya’nın golf turizminden senede yaklaşık 5 milyar avro kazandığını anlatan Ağaoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye’ye senede sadece golf oynamak için gelen insan sayısı 110-120 bin, bıraktıkları para da 130-160 milyon dolar. Ülkenin çeşitli yerlerinde Belek’tekine benzer tesisler olsa bu rakam İspanya’da olduğu gibi milyar avrolarla konuşulmaya başlanacak. Yani sadece öyle 150-160 milyon dolar değil. İspanya, 2008’den önce golf turizminden 5,5 milyar avro civarında gelir elde ediyordu. Son zamanlarda 3,5 milyar avroya kadar düşmüş ama tekrar eski seviyelerine gelmeye başladılar. Antalya bölgesinde en az 50 sahaya daha sahip olursak yıllık 1-1,5 milyar dolar gibi bir gelire rahatlıkla ulaşabiliriz.” “Golf, dünyayı yönetenlerin sporu” Ağaoğlu, golfün zengin sporu olduğu yorumlarına katılmadığını belirterek, “Golf, zengin ve farklı bir kesimin sporu değil, beyni çalışanların, dünyayı yönetenlerin sporudur.” dedi. Golfün dünyada çok izlendiğine vurgu yapan Ağaoğlu, “59 ülkede yayınlanıyor. Yaklaşık 1,5-2 milyar kişiye ulaşıyor. 18-65 yaş arası, profesyonel ya da iş adamı, yüksek gelir düzeyine sahip bir izleyici kitlesi var. Bir İngiliz, ‘Golf, idare edenlerin, dünyayı yönetenlerin sporudur’ demiş, bunu alıp kendimize göre ‘Golf zengin sporudur’ diye evirip çeviriyoruz. Zengin sporuyla arasında fark var. Trump’ı futbol, basketbol oynarken göremezsin. Trump’ın kendisine ait 7-8 tane golf sahası var.” şeklinde görüş belirtti. Golfün önemli bir spor dalı olduğunu dile getiren Ahmet Ağaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Japonya’da eğer düşük handikaplı amatör değilseniz, şirkette terfiyi unutun. İki kişi aynı pozisyona talibiz, terfi edeceğiz. Benim handikapım 28, seninki 12, gider o koltuğa sen oturursun. Bu insanlar dünyanın en çalışkan insanları ve zamanları en değerli olan insanlar. Ülkelerinde ev yapacak arazileri yok, 20-25 metrekarelik alanlarda yaşıyorlar ancak 2 bin 400 golf sahaları var. Bizde 24 tane var. Bizdeki alan zenginliği Japonya’da olsa orada 20-25 bin saha yaparlardı. Profesyonel yöneticiler bunu yapıyor. Dünyanın en fazla kazanan sporcusu bir golfçü, en fazla kazandıran turizmi golf. ABD’nin devasa bütçesinin yüzde 1,34’ü golf endüstrisinden geliyor. Biz burada bir müsabaka yapıyoruz, dört günde dünyada 1,5 milyar insana ulaşıyoruz.” Kaynak: http://ift.tt/1H9fgm3

Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ağaoğlu, “Sporcuların paylaşımları, uluslararası medya yoluyla beyanları, ülke olarak en fazla ihtiyacımızın olduğu şeylerden birisiydi” dedi.

Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu, Antalya’da gerçekleştirilen Turkish Airlines Open 2017 Golf Turnuvası‘nın yurt dışında Türkiye aleyhine kamuoyu oluşturmak isteyenlere en iyi yanıt olduğunu söyledi.

Ağaoğlu, Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Belek Turizm Merkezi’ndeki Regnum Carya Golf Resort Otel’in sahalarında gerçekleştirilen ve Rio Olimpiyatları’nın altın madalyalı ismi İngiliz sporcu Justin Rose’un şampiyonluğa ulaştığı turnuvayla ilgili açıklamalarda bulundu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın ilk sırayı alan Rose’a ödülünü verdiği turnuvaya katılımdan memnun olduklarını aktaran Ağaoğlu, “Geçen sene bazı sıkıntılardan dolayı turnuvaya katılım istediğimiz düzeyde gerçekleşmemişti. Bu sene her şey eski yıllardaki gibiydi. Müsabakalarda çok önemli sporcular yarıştı. Bu sporcuların içerisinde olimpiyat şampiyonu Justin Rose, olimpiyatlarda gümüş madalya alan Henrik Stenson, Tyrrell Hatton, Matt Fitzpatrick vardı. Üç-dört defa turnuva kazanmış Padraig Harrington ve diğerleri turnuvanın puanlamasını bir hayli yukarıya çekti. Şu anda dünyadaki 7 veya 8. önemli, ağırlığı olan bir turnuva konumuna geldi.” ifadelerini kullandı.

Turnuvanın uluslararası basında yer alması ve dünyaca ünlü sporcuların sosyal medya hesaplarında Türkiye ile ilgili paylaşımlarda bulunmasına değinen başkan Ağaoğlu, şunları kaydetti:

“Bu insanlar dünyada rol model. Bu kadar sıkıntıyı yaşadığımız dönemde New York Times bu müsabakaya 1,5-2 sayfa yer ayırıyor, Justin Rose, bu müsabakaya iştirak ederek Türk bayrağının önünde öz çekim yapıyor. Uluslararası gazetelerde yer alan haberler ve Justin Rose’un Türk bayrağı altında öz çekim yapması yurt dışındaki algı operasyonlarına büyük bir tekzip oldu.”

Ahmet Ağaoğlu, turnuvaya katılan sporcuların sosyal medya paylaşımlarında ve uluslararası medyada Türkiye lehine tutum takındıklarını vurgulayarak, “Turnuvaya katılan sporcular, kendilerini rahatsız edecek en ufak bir şey hissettikleri anda zaten bırakın paylaşım yapmayı Türkiye’ye gelmekten imtina ederler. Gelmeleri bir tarafa sporcuların paylaşımları, uluslararası medya yoluyla beyanları, ülke olarak en fazla ihtiyacımızın olduğu şeylerden birisiydi.” diye konuştu.

Golf turizminde hedef 1,5 milyar dolar

Ahmet Ağaoğlu, Antalya’da 50 saha daha yapılması durumunda Türkiye’nin golf turizminden 1-1,5 milyar dolar kazanabileceğini belirtti.

Türkiye’ye geçen sene 110 bin kişinin golf oynamaya geldiğini kaydeden Ağaoğlu, “Spor endüstrisinin lokomotifi golftür. Çok açık ve net. Bunu rakamlar zaten ortaya koyuyor.” değerlendirmesinde bulundu.

İspanya’nın golf turizminden senede yaklaşık 5 milyar avro kazandığını anlatan Ağaoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye’ye senede sadece golf oynamak için gelen insan sayısı 110-120 bin, bıraktıkları para da 130-160 milyon dolar. Ülkenin çeşitli yerlerinde Belek’tekine benzer tesisler olsa bu rakam İspanya’da olduğu gibi milyar avrolarla konuşulmaya başlanacak. Yani sadece öyle 150-160 milyon dolar değil. İspanya, 2008’den önce golf turizminden 5,5 milyar avro civarında gelir elde ediyordu. Son zamanlarda 3,5 milyar avroya kadar düşmüş ama tekrar eski seviyelerine gelmeye başladılar. Antalya bölgesinde en az 50 sahaya daha sahip olursak yıllık 1-1,5 milyar dolar gibi bir gelire rahatlıkla ulaşabiliriz.”

“Golf, dünyayı yönetenlerin sporu”

Ağaoğlu, golfün zengin sporu olduğu yorumlarına katılmadığını belirterek, “Golf, zengin ve farklı bir kesimin sporu değil, beyni çalışanların, dünyayı yönetenlerin sporudur.” dedi.

Golfün dünyada çok izlendiğine vurgu yapan Ağaoğlu, “59 ülkede yayınlanıyor. Yaklaşık 1,5-2 milyar kişiye ulaşıyor. 18-65 yaş arası, profesyonel ya da iş adamı, yüksek gelir düzeyine sahip bir izleyici kitlesi var. Bir İngiliz, ‘Golf, idare edenlerin, dünyayı yönetenlerin sporudur’ demiş, bunu alıp kendimize göre ‘Golf zengin sporudur’ diye evirip çeviriyoruz. Zengin sporuyla arasında fark var. Trump’ı futbol, basketbol oynarken göremezsin. Trump’ın kendisine ait 7-8 tane golf sahası var.” şeklinde görüş belirtti.

Golfün önemli bir spor dalı olduğunu dile getiren Ahmet Ağaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Japonya’da eğer düşük handikaplı amatör değilseniz, şirkette terfiyi unutun. İki kişi aynı pozisyona talibiz, terfi edeceğiz. Benim handikapım 28, seninki 12, gider o koltuğa sen oturursun. Bu insanlar dünyanın en çalışkan insanları ve zamanları en değerli olan insanlar. Ülkelerinde ev yapacak arazileri yok, 20-25 metrekarelik alanlarda yaşıyorlar ancak 2 bin 400 golf sahaları var. Bizde 24 tane var. Bizdeki alan zenginliği Japonya’da olsa orada 20-25 bin saha yaparlardı. Profesyonel yöneticiler bunu yapıyor. Dünyanın en fazla kazanan sporcusu bir golfçü, en fazla kazandıran turizmi golf. ABD’nin devasa bütçesinin yüzde 1,34’ü golf endüstrisinden geliyor. Biz burada bir müsabaka yapıyoruz, dört günde dünyada 1,5 milyar insana ulaşıyoruz.”

Kaynak: http://ift.tt/1H9fgm3

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2jac8lt
via IFTTT