aeroportist

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, yetiştirme yurtlarıyla tutukevlerinde kalan yaklaşık 16 bin çocuğun kargo ve mektuplarının PTT tarafından artık ücretsiz gönderileceğini bildirdi.

Bakan Arslan, yaptığı açıklamada, özellikle yetiştirme yurtlarında devlet güvencesi altında bulunan çocuklar için Evrensel Posta Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapıldığını ve ilgili düzenlemenin 2 Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlandığını söyledi.

Bu değişiklikle, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı yuvalar, yetiştirme yurtları ve evlerde kalan çocukların mektuplarını ve 100 grama kadar kargolarını ücretsiz olarak göndereceklerini belirten Arslan, düzenlemeden bin 270 kuruluştaki yaklaşık 13 bin 500 çocuğun yanı sıra tutuklu ve hükümlü yaklaşık 2 bin 500 çocuğun yararlanacağını ifade etti.

Arslan, devlet güvencesi altındaki yaklaşık 16 bin çocuk için sağlanan imkanın önemine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

“Yetiştirme yurtlarında bulunan çocuklarımız ne yazık ki, ailelerinden ayrı olduğundan hayata 1-0 yenik başlıyorlar. Oysa o yurtlarda yetişen gençlerimiz de ülkemizin geleceğinin bir parçası. Bizler de bunu bilerek hareket ediyoruz ve çocuklarımızın önündeki engelleri elimizden geldiği kadar kaldırmaya çabalıyoruz.”

– “Bin 781 yerleşim yerinde sadece PTT Bank var”

Arslan, 2002’den bu yana kurum bünyesinde atılan adımların PTT’yi tam anlamıyla değiştirdiğine işaret ederek, “PTT’de bir devrim gerçekleşti. Kurum, yeni hizmetlerle çağının teknolojik gelişmelerine ayak uydurdu ve ülkenin parlayan yıldızı haline dönüştü. PTT’yi kabına ve Türkiye’ye sığmaz hale getirdik. Artık PTTCell’siz, PTT Bank’sız, PTT Kargo‘suz bir Türkiye düşünmek mümkün değil.” dedi.

Halen 4 bin 475 PTT iş yerinin posta, lojistik ve bankacılık hizmeti verdiğini vurgulayan Arslan, hiçbir bankanın olmadığı bin 781 yerleşim yerinde sadece PTT Bank’ın bulunduğunu kaydetti.

PTT’nin her geçen gün hizmet çeşidini artırarak hizmet kalitesini yükselttiğinin altını çizen Arslan, “PTT sadece vatandaşlarımıza hizmet götürmekle yetinmiyor. Bu tür düzenlemelerle de insanımızın yanında oluyor.” diye konuştu.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2s7wrmu
via IFTTT

Avustralya, Melbourne merkezli Asya Pasifik Havacılık Merkezi (CAPA – Centre for Aviation) baş analisti Will Horton, Katar etrafındaki olayların bölgedeki havayolu şirketlerini nasıl etkilediğini anlattı.

Doha ile diğer ülkeler arasındaki ihtilafların Basra Körfezi’nin en büyük havayolu şirketlerinden biri olan Qatar Airways şirketine ne gibi kayıplar yaşattığı sorusunu yanıtlayan Horton, şöyle konuştu:

“Havacılık endüstrisi her zaman ekonomik hareketliliği arttırıyor, Katar ve BAE gibi ülkelerde ise yerel ekonomilerin diğer birçok sektörüne göre daha büyük paya sahip olduğu için etkisi çok daha fazla. Bu nedenle havacılık sanayii Katar’ın ekonomisinin direklerinden biri olup diğer endüstriler, örneğin turizm için büyüme katalizörüdür. Kayıplara gelince, şu anda Ramazan ayı dolayısıyla pik sezon yaşanmıyor. BAE, Mısır, suudi Arabistan ve Bahreyn, günlük yapılan 82 seferi iptal etti, bunların 55’i ise Qatar Airways tarafından gerçekleştiriliyordu.”

Hava taşımacılığı ile ilgili durum bölgeyi nasıl etkiler ve bu durumdan kim galip çıkar sorusunu yanıtlayan Horton, “Ülkeler Katar yönetimini siyasi değişiklikleri yaptırmaya zorlamak için bu adımı attı. Hareket özgürlüğü, ulaşım, havacılık baskı araçları olarak kullanılıyor. Kısa vadede birileri avantajlı durumdan faydalanarak yolcuların bir kısmını üstlenir, ancak orta ve uzun vadede tüm havayolu şirketleri zararlı çıkacak” diye konuştu.

‘İHTİLAFIN UZUN SÜRMEYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM’

Uçak seferlerinin dondurulması dünyadaki yolcu ve yük taşımacılığını etkiler mi sorusuna Horton, “Uluslararası havacılığın çalışma prensipleri Chicago anlaşmasında var, ancak Suudi Arabistan söz konusu anlaşmayı imzalamadı. Bahreyn ve BAE ise anlaşmayı imzaladı ve şu anda anladığım kadarıyla ihlal ediyor. Katar ile komşuları arasındaki ihtilafın uzun sürmeyeceğini düşünüyorum. Ancak hareket özgürlüğü gibi temel bir değerin uzun süredir ‘açık hava’ fikrini öne çıkarmaya çalışan, aralarında Suudi Arabistan’ın da bulunduğu büyük oyuncular tarafından ihlal edilmesi, düşündürüyor” yanıtını verdi.

Kaynak:sputniknews.com