
havacılık haberleri, havayolu şirketleri ve sivil havacılık ile ilgili meraklarınızı gidermeye, bilgilerinizi güncellemeye davet ediyoruz.
27 Nisan 2017 Perşembe
Stajyerler bu yıl da Kariyer.net’in yönetici koltuklarına göz koyacak

“HER ALANDA DAHA AKTİF ROL ALIYORUZ” 2017 yılının ilk çeyreğini geride bırakırken sektörümüz adına yüzümüzü güldüren gelişmeler yaşanıyor. Bunlardan ilki tabii ki Üçüncü Havalimanı’nın inşasındaki hız olarak karşımıza çıkıyor. Kargo şehri uygulaması ile lojistik sektörü özelinde büyük önem taşıyan Üçüncü Havalimanı, lojistik üs olma konumumuzu güçlendirerek bölgesel rekabette bizi bir adım öne geçirecektir diye düşünüyorum. Hava Kargo Taşımacılığı alanında da yatırımlar göz önüne alındığında UTİKAD olarak burada da aktif rol alıyoruz. Önümüzdeki dönem THY Kargo ile ortaklaşa düzenleyeceğimiz çalıştay ile sektör sorunlarına çözümler aramaya ve üretmeye devam edeceğiz. Geçtiğimiz aylarda yaşanan bir diğer önemli gelişme ise kuşkusuz Dünya Ticaret Örgütü tarafından hazırlanan Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması’nın yeterli sayıda üye devlet tarafından imzalanarak yürürlüğe girmesi oldu. Bunun akabinde ülkemizde Ticareti Kolaylaştırma Kurulu 11 Bakanlık ve STK temsilcilerinin katılımıyla kuruldu ve ilk toplantısını Mart ayında gerçekleştirdi. UTİKAD olarak bu kurulda yer aldığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Uzun yıllardır dış ticaretimizin iyileştirilmesi adına gümrüklerimizde yapılması gereken modernizasyon ve uluslararası entegrasyon için sunduğumuz çözümlerin ve önerilerin Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu’nda dile getirilebilecek olması bizim için büyük önem taşıyor. Rekabetin hız ve maliyet ekseninde belirlendiği bir sektörün temsilcileri olarak tabii ki bu önemli adımların atılmasını heyecanla bekliyoruz. Türk lojistik sektörünü uluslararası platformlarda da temsil etmeyi sürdürüyoruz tabii ki. Geçtiğimiz günlerde Zürih’te düzenlenen FIATA Merkez Toplantısı’nda uluslararası paydaşlarımızla bir araya geldik, sektörün sorunlarına global ölçekte bir perspektiften bakma şansı yakaladık. Bu toplantılar lojistik sektörünün bugünü ve geleceği adına değerlendirmelerin yapıldığı, küresel çözümlerin geliştirildiği bir etkinlik olması itibariyle ayrı bir önem taşıyor. Gerek uluslararası platformlarda gerek kamu nezdinde mesleki ve sektörel girişimlerimizin yanı sıra Türkiye’de lojistik kültürünün oluşturulması ve geliştirilmesi için de yoğun çaba sarf ediyoruz. FIATA Diploma Eğitimi programımız, ikinci mezunlarını Haziran ayında verecek. Türk lojistik sektörüne dünya çapında geçerli bir diploma sunmanın gururunu bir kez daha yaşayacağız. 150 ülkede geçerliliği olan FIATA Diploması, sektörümüzün deneyimli isimleri kadar genç meslektaşlarımızın da ilgisini çekmeye devam ediyor. Özellikle genç meslektaşlarımıza sektörün deneyimli isimlerinin tecrübelerini anlama ve dinleme şansı vermesi bakımından da akademik master programlarından ayrılan FIATA Diploma Eğitimi Programı’nı 2017-2018 Eğitim-Öğretim döneminde üçüncü kez düzenlemeyi planladığımızı da sizlerle paylaşmak isterim. Bununla birlikte üniversiteler ile iş birliklerimiz de sürüyor. Üniversitelerin lojistik bölümlerinin ve lojistik kulüplerinin etkinliklerine elimizden geldiğince katılmaya, bilgi ve tecrübelerimizi gençlerle paylaşmaya çalışıyoruz. Yeni nesli doğru yönlendirebilmek adına bu platformlarda bulunmaya da ayrı bir önem veriyoruz. Aynı zamanda geçtiğimiz aylarda Piri Reis Üniversitesi ile imzaladığımız iş birliği protokolü ile sektöre kalifiye eleman yetiştirilmesi ve yeni mezun lojistikçilerin istihdamına yönelik sağlam adımlar attığımıza inanıyorum. Yine geçtiğimiz aylarda Beykoz Lojistik Üniversitesi ile ortak bir çalışmayı da tekrar başlattık. İş birliğimiz sonucunda tekrar gündeme gelen Lojistik Sektöründe Eğilimler Araştırması’nın sektörümüz adına faydalı bilgiler sağlayacağını düşünüyoruz. Her yıl Kasım ayında düzenlenen Genel Kurulumuz’da üniversitelerin lojistik bölümlerinden birincilikle mezun olan öğrencilere verdiğimiz Ahmet Kartal Başarı Ödülleri için belirlediğimiz üç üniversiteyi de sizlerle geçtiğimiz sayımızda paylaşmıştık. UTİKAD olarak büyük önem verdiğimiz Ahmet Kartal Başarı Ödülleri’ni bu yıl Bahçeşehir Üniversitesi, Samsun On Dokuz Mayıs Üniversitesi ve Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi lojistik bölümleri birincilerine vereceğiz. Ödüllerimiz ile meslektaş adaylarımızın geleceğine ışık tutacağımızı umarken, siz değerli üyelerimizden de bu öğrencilerin istihdamı ile ilgili olarak desteklerinizi rica ediyoruz. Emre ELDENER UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Kaynak: UTİKAD Dergi
2017 yılının ilk çeyreğini geride bırakırken sektörümüz adına yüzümüzü güldüren gelişmeler yaşanıyor. Bunlardan ilki tabii ki Üçüncü Havalimanı’nın inşasındaki hız olarak karşımıza çıkıyor. Kargo şehri uygulaması ile lojistik sektörü özelinde büyük önem taşıyan Üçüncü Havalimanı, lojistik üs olma konumumuzu güçlendirerek bölgesel rekabette bizi bir adım öne geçirecektir diye düşünüyorum. Hava Kargo Taşımacılığı alanında da yatırımlar göz önüne alındığında UTİKAD olarak burada da aktif rol alıyoruz. Önümüzdeki dönem THY Kargo ile ortaklaşa düzenleyeceğimiz çalıştay ile sektör sorunlarına çözümler aramaya ve üretmeye devam edeceğiz.
Geçtiğimiz aylarda yaşanan bir diğer önemli gelişme ise kuşkusuz Dünya Ticaret Örgütü tarafından hazırlanan Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması’nın yeterli sayıda üye devlet tarafından imzalanarak yürürlüğe girmesi oldu. Bunun akabinde ülkemizde Ticareti Kolaylaştırma Kurulu 11 Bakanlık ve STK temsilcilerinin katılımıyla kuruldu ve ilk toplantısını Mart ayında gerçekleştirdi. UTİKAD olarak bu kurulda yer aldığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Uzun yıllardır dış ticaretimizin iyileştirilmesi adına gümrüklerimizde yapılması gereken modernizasyon ve uluslararası entegrasyon için sunduğumuz çözümlerin ve önerilerin Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu’nda dile getirilebilecek olması bizim için büyük önem taşıyor. Rekabetin hız ve maliyet ekseninde belirlendiği bir sektörün temsilcileri olarak tabii ki bu önemli adımların atılmasını heyecanla bekliyoruz.
Türk lojistik sektörünü uluslararası platformlarda da temsil etmeyi sürdürüyoruz tabii ki. Geçtiğimiz günlerde Zürih’te düzenlenen FIATA Merkez Toplantısı’nda uluslararası paydaşlarımızla bir araya geldik, sektörün sorunlarına global ölçekte bir perspektiften bakma şansı yakaladık. Bu toplantılar lojistik sektörünün bugünü ve geleceği adına değerlendirmelerin yapıldığı, küresel çözümlerin geliştirildiği bir etkinlik olması itibariyle ayrı bir önem taşıyor.
Gerek uluslararası platformlarda gerek kamu nezdinde mesleki ve sektörel girişimlerimizin yanı sıra Türkiye’de lojistik kültürünün oluşturulması ve geliştirilmesi için de yoğun çaba sarf ediyoruz.
FIATA Diploma Eğitimi programımız, ikinci mezunlarını Haziran ayında verecek. Türk lojistik sektörüne dünya çapında geçerli bir diploma sunmanın gururunu bir kez daha yaşayacağız. 150 ülkede geçerliliği olan FIATA Diploması, sektörümüzün deneyimli isimleri kadar genç meslektaşlarımızın da ilgisini çekmeye devam ediyor. Özellikle genç meslektaşlarımıza sektörün deneyimli isimlerinin tecrübelerini anlama ve dinleme şansı vermesi bakımından da akademik master programlarından ayrılan FIATA Diploma Eğitimi Programı’nı 2017-2018 Eğitim-Öğretim döneminde üçüncü kez düzenlemeyi planladığımızı da sizlerle paylaşmak isterim.
Bununla birlikte üniversiteler ile iş birliklerimiz de sürüyor. Üniversitelerin lojistik bölümlerinin ve lojistik kulüplerinin etkinliklerine elimizden geldiğince katılmaya, bilgi ve tecrübelerimizi gençlerle paylaşmaya çalışıyoruz. Yeni nesli doğru yönlendirebilmek adına bu platformlarda bulunmaya da ayrı bir önem veriyoruz.
Aynı zamanda geçtiğimiz aylarda Piri Reis Üniversitesi ile imzaladığımız iş birliği protokolü ile sektöre kalifiye eleman yetiştirilmesi ve yeni mezun lojistikçilerin istihdamına yönelik sağlam adımlar attığımıza inanıyorum.
Yine geçtiğimiz aylarda Beykoz Lojistik Üniversitesi ile ortak bir çalışmayı da tekrar başlattık. İş birliğimiz sonucunda tekrar gündeme gelen Lojistik Sektöründe Eğilimler Araştırması’nın sektörümüz adına faydalı bilgiler sağlayacağını düşünüyoruz.
Her yıl Kasım ayında düzenlenen Genel Kurulumuz’da üniversitelerin lojistik bölümlerinden birincilikle mezun olan öğrencilere verdiğimiz Ahmet Kartal Başarı Ödülleri için belirlediğimiz üç üniversiteyi de sizlerle geçtiğimiz sayımızda paylaşmıştık. UTİKAD olarak büyük önem verdiğimiz Ahmet Kartal Başarı Ödülleri’ni bu yıl Bahçeşehir Üniversitesi, Samsun On Dokuz Mayıs Üniversitesi ve Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi lojistik bölümleri birincilerine vereceğiz. Ödüllerimiz ile meslektaş adaylarımızın geleceğine ışık tutacağımızı umarken, siz değerli üyelerimizden de bu öğrencilerin istihdamı ile ilgili olarak desteklerinizi rica ediyoruz.
Emre ELDENER
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı
Kaynak: UTİKAD Dergi
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2qiPgyv
via IFTTT
“HER ALANDA DAHA AKTİF ROL ALIYORUZ”

HAVAYOLUYLA İHRACAT ARTIYOR Türkiye’de 2002-2016 döneminde havayoluyla yapılan ihracat 2,3 milyar dolardan 17,7 milyar dolara çıktı. Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden derlediği bilgilere göre, 2002 yılından sonraki ulaştırma politikalarıyla tüm vatandaşların kullanma imkanına kavuştuğu havayolu, ihracat için de önemli bir kanal oldu. Türkiye, son 15 yılda ihracatını 36 milyar 60 milyon dolardan yaklaşık 4 katına çıkararak 142,5 milyar dolara yükseltti. Havayoluyla ihracat tutarı son 15 yılda 7,5 katına çıktı. 2002 yılında 2,3 milyar dolar olan havayolu ile ihracat tutarı, geçen yıl sonunda 17,7 milyar doları aştı. Söz konusu dönemde karayoluyla gerçekleştirilen ihracat ise 16,4 milyar dolardan 44,8 milyar dolara yükseldi. Denizyoluyla ihracat tutarı da 2002 yılında 17 milyar dolarken, geçen yıl sonu itibarıyla 78 milyar doları aştı. Demiryolu ile ihracat tutarı ise aynı dönemde dalgalı bir seyir izledi. 2002’de ihracatın 249,4 milyon dolarını demiryolları üzerinden gerçekleştirilirken, bu tutar 2008’de 1,3 milyar dolara kadar yükseldi, ancak geçen yıl sonu itibarıyla 641 milyon dolara kadar geriledi. ‘Hava kargo vazgeçilmez’ Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, özellikle Türk Hava Yollarının sefer ve destinasyon sayısındaki artışın hava kargo kapasitesine pozitif etki ettiğine işaret etti. Eldener, havayolu yolcu sayısındaki artışa paralel olarak yolcu uçaklarındaki taşıma kapasitesinin de arttığını belirterek, havayollarının, kargo kapasitelerini doldurabilmek için ihracatçılara fırsatlar sunduğunu söyledi. Eldener, şunları kaydetti: “Havayolunun halkın yolu olması sürecinde navlun maliyetleri çok düştü. Bu ihracatçının hava kargo bedellerinden ürkmemesini sağladı. Sol şeritte giden bir ekonomide hava kargo vazgeçilmez taşıma modu haline geldi. Türkiye’de geçen yılki ihracatın yaklaşık yüzde 11’i havayoluyla gerçekleştirildi. Türkiye’nin çevresindeki bazı ülkelerde yaşanan güvenlik sorunları da kara, demir ve denizyoluyla ihracata olumsuz etki etti. Suriye ve Irak’taki problemler nedeniyle Suudi Arabistan, Katar ve Dubai gibi ülkelere ihracatın önemli bir kısmı havayoluyla gerçekleştirilir oldu.” Eldener, elektronik ticarette de hızlı teslimat nedeniyle havayoluyla taşımacılığın tercih edildiğini vurgulayarak, “Türkiye Afrika’nın iç kısımlarında dahi çok büyük anlaşmalara imza attı. Söz konusu coğrafyaya deniz, demir veya karayolu ile ulaşmak çok fazla mümkün değil. Bu sebeple Afrika’ya havayoluyla ihracat gelecekte artacaktır.” değerlendirmelerinde bulundu. Kaynak: dunya.com
Türkiye’de 2002-2016 döneminde havayoluyla yapılan ihracat 2,3 milyar dolardan 17,7 milyar dolara çıktı.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden derlediği bilgilere göre, 2002 yılından sonraki ulaştırma politikalarıyla tüm vatandaşların kullanma imkanına kavuştuğu havayolu, ihracat için de önemli bir kanal oldu.
Türkiye, son 15 yılda ihracatını 36 milyar 60 milyon dolardan yaklaşık 4 katına çıkararak 142,5 milyar dolara yükseltti. Havayoluyla ihracat tutarı son 15 yılda 7,5 katına çıktı. 2002 yılında 2,3 milyar dolar olan havayolu ile ihracat tutarı, geçen yıl sonunda 17,7 milyar doları aştı. Söz konusu dönemde karayoluyla gerçekleştirilen ihracat ise 16,4 milyar dolardan 44,8 milyar dolara yükseldi.
Denizyoluyla ihracat tutarı da 2002 yılında 17 milyar dolarken, geçen yıl sonu itibarıyla 78 milyar doları aştı. Demiryolu ile ihracat tutarı ise aynı dönemde dalgalı bir seyir izledi. 2002’de ihracatın 249,4 milyon dolarını demiryolları üzerinden gerçekleştirilirken, bu tutar 2008’de 1,3 milyar dolara kadar yükseldi, ancak geçen yıl sonu itibarıyla 641 milyon dolara kadar geriledi.
‘Hava kargo vazgeçilmez’
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, özellikle Türk Hava Yollarının sefer ve destinasyon sayısındaki artışın hava kargo kapasitesine pozitif etki ettiğine işaret etti.
Eldener, havayolu yolcu sayısındaki artışa paralel olarak yolcu uçaklarındaki taşıma kapasitesinin de arttığını belirterek, havayollarının, kargo kapasitelerini doldurabilmek için ihracatçılara fırsatlar sunduğunu söyledi. Eldener, şunları kaydetti:
“Havayolunun halkın yolu olması sürecinde navlun maliyetleri çok düştü. Bu ihracatçının hava kargo bedellerinden ürkmemesini sağladı. Sol şeritte giden bir ekonomide hava kargo vazgeçilmez taşıma modu haline geldi. Türkiye’de geçen yılki ihracatın yaklaşık yüzde 11’i havayoluyla gerçekleştirildi. Türkiye’nin çevresindeki bazı ülkelerde yaşanan güvenlik sorunları da kara, demir ve denizyoluyla ihracata olumsuz etki etti. Suriye ve Irak’taki problemler nedeniyle Suudi Arabistan, Katar ve Dubai gibi ülkelere ihracatın önemli bir kısmı havayoluyla gerçekleştirilir oldu.”
Eldener, elektronik ticarette de hızlı teslimat nedeniyle havayoluyla taşımacılığın tercih edildiğini vurgulayarak, “Türkiye Afrika’nın iç kısımlarında dahi çok büyük anlaşmalara imza attı. Söz konusu coğrafyaya deniz, demir veya karayolu ile ulaşmak çok fazla mümkün değil. Bu sebeple Afrika’ya havayoluyla ihracat gelecekte artacaktır.” değerlendirmelerinde bulundu.
Kaynak: dunya.com
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2pCPRyx
via IFTTT
POSTA VE KARGO TAŞIMACILIĞINDA DÖNÜŞÜM HIZLANDI Değişen ekonomik dengeler ve sosyal alışkanlıklar posta, kargo taşımacılığını da hızla dönüştürüyor. E-ticaretin cirosu tahminlerin üzerinde büyürken, kargo sistemlerindeki teknoloji ve hizmet kalitesi de gelişiyor. İnternetten sipariş edilen bir ürünün el değmeden depodan çıkmasına ve dronelarla teslim edilmesine galiba az kaldı. Dijital iletişim olanaklarının gelişmesi ile birlikte mektup, fatura başta olmak üzere posta dağıtımlarında bir dönüşüm oldu. Mektuplar, faturalar e-mail ile gönderilmeye başlanırken, özellikle e-ticaretin gelişimi ile birlikte kargo taşımaları da gelişti. Son zamanlarda ise özel hizmetler sunan teslimat firmalarının sayısında ciddi bir artış görünüyor. Sektör içerisinden en güncel anketin sonuçları Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bünyesinde uzman yardımcısı olarak görev yapan Derya Akbulut’un kargo taşımacılığı hakkında hazırladığı bir tez çalışması geçtiğimiz aylarda yayınlandı. Bu çalışmada sektörün üst düzey yöneticileri ile yapılan anketlerin sonuçları önemli fikirler ortaya koydu. Türkiye’de kargo taşımacılığı alanında faaliyet gösteren firmalarla yapılan anket sonuçlarına göre elde edilen bilgiler doğrultusunda Türkiye’deki kargo firmalarının en çok taşıdıkları ürünler; E- ticaret ürünleri (kişisel bakım ürünleri, elektronik cihazlar), Paket gönderiler (tekstil ürünleri, makine parçası vb.), Stand taşımacılığı, Pazarlama ürünleri, Özel ve hassas ürünler, Bireysel gönderimler (giyecek, yiyecek, kitap, hediyelik eşya), Banka kartları olarak sıralandı. Anket sonuçlarına göre ülkemizde kargo sektörünün büyümesini engelleyen ya da yavaşlatan unsurlar ise şöyle sıralandı; Altyapı yetersizlikleri, Gümrük yönetmelikleri, Komşu ülkelerdeki siyasi belirsizlik, Evrensel hizmet fonu kesintisi (%2) ve artan maliyetler, Kargo firmalarının uyguladıkları fiyat politikaları, Firmalara uygulanan cezalar. Kargo firmalarının beklentileri neler? Posta ve Kargo Taşımacılığında Dönüşüm Hızlandı Tez çalışmasında öne çıkan bir soru da gelişmiş ülkelerde olan ve ülkemizde olmayan özellikler ile firmaların yaşadıkları en temel sorunlar oldu. Katılımcılar aşağıdaki sorunları, eksiklikleri ön plana çıkardılar; Elektronik altyapı ve otomasyon teknolojileri eksikliği, Posta kodunun etkin kullanılamaması, adres standartlarının ve adres devamlılığının bulunmaması (Avrupa’da etkin kullanılan posta kodu sistemiyle varış yerlerinin bulunması kolay olmaktadır. Türkiye’de değişen adres bilgilerinden dolayı adres bulmada problemler yaşanmaktadır.), Teslim koşulları farklılığı (yurtdışında faaliyet gösteren firmalarda alıcıya teslim şartı olmadığından kapıya bırakma gibi bir adres teslim seçeneği bulunmaktadır. Bu durumunun sonucu olarak yurtdışında aktif olarak kullanılan kargomatik gibi sistemler Türkiye’de uygulanamamaktadır.), Varış noktasındaki adreslerin adres kayıt sisteminin karışık yapısından ve sürekli değişmesinden dolayı kolay bulunamaması, Kalifiye iş gücünün azlığı, Kargoları ambarların ve lojistik firmaların da taşıması, yetki belgesi faaliyet alanlarının kesin çizgilerle ayrılmamış olması ve bu nedenle sektörün pazardan pay kaybetmesi, Adres alım veya teslim esnasında müşterilerin belirtilen adreslerde bulunamaması, ihbar notu bırakılarak şubeden alınması beklenen kargoların, müşteriler tarafından tekrar dağıtıma çıkarılmasının istenmesi, E-ticaret üzerinden satın alınan ürünlerin ayıplı mal olması veya kargoda hasar görmesi durumlarında yapılacak olan prosedürlerin net bir şekilde belli olmaması, Yeni Posta Hizmetleri Kanunu’yla ilgili yapılan düzenlemelerin sektör tarafından tam anlaşılamaması, Yetki belgesine kaydedilen sözleşmeli araç sayısının sahip olunan özmal taşıt sayısının 10 katı iken daha sonra 4 katına düşürülmesi, Ortak taşıma için yayınlanan genelgenin kalıcı olmaması ve yıllar bazında yenilenmesi, Bakanlığa yapılan kargo şikayetleri sonucunda kargo firmalarına hem idari para cezası kesilip hem de uyarı verilmesi, kişinin zararının tazmin edildiği, müşteriyle uzlaşıldığı durumlarda da bu cezaların uygulanması, Yurtiçi kargo taşımacılığı alanında acentelik yapan G3 yetki belgesine araç kaydı yapma yetkisinin tanınmaması, Bakanlıkça belirlenen teslim süreleri gün olarak geçmesi; söz konusu sürenin iş günü mü yoksa takvim günü mü belli olmadığından tatil günlerinde teslimatta gecikmeler yaşandığında müşterilerle sıkıntı yaşanması, Teslimatı sağlanamayıp elde kalan gönderilere yapılacak işlem ve ayıplı mal gönderenlere yapılacak işlemler hakkında mevzuata hüküm konulması. Kaynak: kargohaber.com
Değişen ekonomik dengeler ve sosyal alışkanlıklar posta, kargo taşımacılığını da hızla dönüştürüyor.
E-ticaretin cirosu tahminlerin üzerinde büyürken, kargo sistemlerindeki teknoloji ve hizmet kalitesi de gelişiyor. İnternetten sipariş edilen bir ürünün el değmeden depodan çıkmasına ve dronelarla teslim edilmesine galiba az kaldı.
Dijital iletişim olanaklarının gelişmesi ile birlikte mektup, fatura başta olmak üzere posta dağıtımlarında bir dönüşüm oldu. Mektuplar, faturalar e-mail ile gönderilmeye başlanırken, özellikle e-ticaretin gelişimi ile birlikte kargo taşımaları da gelişti. Son zamanlarda ise özel hizmetler sunan teslimat firmalarının sayısında ciddi bir artış görünüyor.
Sektör içerisinden en güncel anketin sonuçları
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bünyesinde uzman yardımcısı olarak görev yapan Derya Akbulut’un kargo taşımacılığı hakkında hazırladığı bir tez çalışması geçtiğimiz aylarda yayınlandı. Bu çalışmada sektörün üst düzey yöneticileri ile yapılan anketlerin sonuçları önemli fikirler ortaya koydu.
Türkiye’de kargo taşımacılığı alanında faaliyet gösteren firmalarla yapılan anket sonuçlarına göre elde edilen bilgiler doğrultusunda Türkiye’deki kargo firmalarının en çok taşıdıkları ürünler; E- ticaret ürünleri (kişisel bakım ürünleri, elektronik cihazlar), Paket gönderiler (tekstil ürünleri, makine parçası vb.), Stand taşımacılığı, Pazarlama ürünleri, Özel ve hassas ürünler, Bireysel gönderimler (giyecek, yiyecek, kitap, hediyelik eşya), Banka kartları olarak sıralandı.
Anket sonuçlarına göre ülkemizde kargo sektörünün büyümesini engelleyen ya da yavaşlatan unsurlar ise şöyle sıralandı; Altyapı yetersizlikleri, Gümrük yönetmelikleri, Komşu ülkelerdeki siyasi belirsizlik, Evrensel hizmet fonu kesintisi (%2) ve artan maliyetler, Kargo firmalarının uyguladıkları fiyat politikaları, Firmalara uygulanan cezalar.
Kargo firmalarının beklentileri neler?
Posta ve Kargo Taşımacılığında Dönüşüm Hızlandı
Tez çalışmasında öne çıkan bir soru da gelişmiş ülkelerde olan ve ülkemizde olmayan özellikler ile firmaların yaşadıkları en temel sorunlar oldu. Katılımcılar aşağıdaki sorunları, eksiklikleri ön plana çıkardılar; Elektronik altyapı ve otomasyon teknolojileri eksikliği, Posta kodunun etkin kullanılamaması, adres standartlarının ve adres devamlılığının bulunmaması (Avrupa’da etkin kullanılan posta kodu sistemiyle varış yerlerinin bulunması kolay olmaktadır. Türkiye’de değişen adres bilgilerinden dolayı adres bulmada problemler yaşanmaktadır.), Teslim koşulları farklılığı (yurtdışında faaliyet gösteren firmalarda alıcıya teslim şartı olmadığından kapıya bırakma gibi bir adres teslim seçeneği bulunmaktadır. Bu durumunun sonucu olarak yurtdışında aktif olarak kullanılan kargomatik gibi sistemler Türkiye’de uygulanamamaktadır.), Varış noktasındaki adreslerin adres kayıt sisteminin karışık yapısından ve sürekli değişmesinden dolayı kolay bulunamaması, Kalifiye iş gücünün azlığı, Kargoları ambarların ve lojistik firmaların da taşıması, yetki belgesi faaliyet alanlarının kesin çizgilerle ayrılmamış olması ve bu nedenle sektörün pazardan pay kaybetmesi, Adres alım veya teslim esnasında müşterilerin belirtilen adreslerde bulunamaması, ihbar notu bırakılarak şubeden alınması beklenen kargoların, müşteriler tarafından tekrar dağıtıma çıkarılmasının istenmesi, E-ticaret üzerinden satın alınan ürünlerin ayıplı mal olması veya kargoda hasar görmesi durumlarında yapılacak olan prosedürlerin net bir şekilde belli olmaması, Yeni Posta Hizmetleri Kanunu’yla ilgili yapılan düzenlemelerin sektör tarafından tam anlaşılamaması, Yetki belgesine kaydedilen sözleşmeli araç sayısının sahip olunan özmal taşıt sayısının 10 katı iken daha sonra 4 katına düşürülmesi, Ortak taşıma için yayınlanan genelgenin kalıcı olmaması ve yıllar bazında yenilenmesi, Bakanlığa yapılan kargo şikayetleri sonucunda kargo firmalarına hem idari para cezası kesilip hem de uyarı verilmesi, kişinin zararının tazmin edildiği, müşteriyle uzlaşıldığı durumlarda da bu cezaların uygulanması, Yurtiçi kargo taşımacılığı alanında acentelik yapan G3 yetki belgesine araç kaydı yapma yetkisinin tanınmaması, Bakanlıkça belirlenen teslim süreleri gün olarak geçmesi; söz konusu sürenin iş günü mü yoksa takvim günü mü belli olmadığından tatil günlerinde teslimatta gecikmeler yaşandığında müşterilerle sıkıntı yaşanması, Teslimatı sağlanamayıp elde kalan gönderilere yapılacak işlem ve ayıplı mal gönderenlere yapılacak işlemler hakkında mevzuata hüküm konulması.
Kaynak: kargohaber.com
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2plG2lt
via IFTTT
POSTA VE KARGO TAŞIMACILIĞINDA DÖNÜŞÜM HIZLANDI

