havacılık haberleri, havayolu şirketleri ve sivil havacılık ile ilgili meraklarınızı gidermeye, bilgilerinizi güncellemeye davet ediyoruz.
5 Şubat 2020 Çarşamba
SABİHA GÖKÇEN UÇUŞLARA KAPATILDI
4 Şubat 2020 Salı
KADIN VE DÜNYA HAVACILIĞI SEMPOZYUMU KADIN VE DÜNYA HAVACILIĞI SEMPOZYUMU 8 MART 2020 Sivrihisar Havacılık Merkezi, Necati Artan Tesisleri 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yapılacak olan “Kadın ve Dünya Havacılığı Sempozyumu” havacılık alanında kadınların yerini vurgulamak ve bu konuda farkındalığı arttırmak amacıyla Sivrihisar Havacılık Merkezi‘nde düzenleniyor. Yurt içi ve yurt dışından birbirinden değerli hanım pilotların yer alacağı bu organizasyonda dinleyiciler, onların tecrübelerini ve anılarını dinleyerek havacılık alanında yaşadıkları eşsiz deneyimlerin tadına varacaklar. “Kadın ve Dünya Havacılığı Sempozyumu” nda yer alacak konuşmacılar alfabetik sırayla: Didem Işıkalan: UPL Pilotu / Eğitimci Hem öğretmen, hem anne, hem pilot, hem de uçak sahibi olan Didem Işıkalan kadınların her alanda başarılı olabileceklerinin bir örneği. Svetlana Kapanina: Dünya Şampiyonu Akrobasi Pilotu Akrobasi alanında 7 kez Dünya Şampiyonu olan ünlü Rus Akrobasi Pilotu Svetlana Kapanina, yaşadığı deneyimler ve verdiği mücadele ile sadece kadınlara değil tüm havacılık tutkunlarına örnek oluyor. Judy Leden: Dünya Şampiyonu Glider Pilotu Dünya Hang Gliding yükseklik rekorunu kıran İngiliz Glider Pilotu Judy Leden, 3 kez Dünya Şampiyonu olmuş ve alanında birçok başarıya imza atmaya devam ediyor. Elvan Odabaşı: Asuman Aşığı/Diyetisyen Başarılı bir diyetisyen ve asuman aşığı Elvan Odabaşı, havacılık ve beslenme konularında deneyimlerini dinleyiciler ile paylaşacak. Semin Öztürk Şener: Türkiye’nin İlk Kadın Profesyonel Akrobasi Pilotu Azmi ve tutkusuyla gençlere ilham kaynağı olan Semin Öztürk Şener, yurtiçi ve yurtdışındaki hava gösterilerinde ülkesini başarıyla temsil etmeye devam ediyor. Milli Akrobasi Pilotu deneyimlerini dinleyiciler ile paylaşacak. Berna Şen Şenol: Türkiye’nin İlk Kadın F16 Pilotu / Eğitimci Kadınların asker olarak da başarıda sınır tanımadığını gösteren Türkiye’nin İlk Kadın F16 Pilotu Berna Şen Şenol, deneyimleri ile havacılık tarihimizde yerini anlatıyor. Rabia Gönül Sezer Yamanel: UPL Pilotu / Tıp Doktoru Hem doktor, hem pilot, hem de uçak sahibi olan Rabia Gönül Sezer Yamanel de başarılı kadınlara örnek olduğu gibi bir çoklarına yol gösterici nitelikte. Ve, bu anlamlı günde, sempozyuma katılan hanımlara “EFSANE UÇAKLARLA” uçuş şansı verilecek.
KADIN VE DÜNYA HAVACILIĞI SEMPOZYUMU
8 MART 2020
Sivrihisar Havacılık Merkezi, Necati Artan Tesisleri
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yapılacak olan “Kadın ve Dünya Havacılığı Sempozyumu” havacılık alanında kadınların yerini vurgulamak ve bu konuda farkındalığı arttırmak amacıyla Sivrihisar Havacılık Merkezi‘nde düzenleniyor. Yurt içi ve yurt dışından birbirinden değerli hanım pilotların yer alacağı bu organizasyonda dinleyiciler, onların tecrübelerini ve anılarını dinleyerek havacılık alanında yaşadıkları eşsiz deneyimlerin tadına varacaklar.
“Kadın ve Dünya Havacılığı Sempozyumu” nda yer alacak konuşmacılar alfabetik sırayla:
- Didem Işıkalan: UPL Pilotu / Eğitimci
Hem öğretmen, hem anne, hem pilot, hem de uçak sahibi olan Didem Işıkalan kadınların her alanda başarılı olabileceklerinin bir örneği.
- Svetlana Kapanina: Dünya Şampiyonu Akrobasi Pilotu
Akrobasi alanında 7 kez Dünya Şampiyonu olan ünlü Rus Akrobasi Pilotu Svetlana Kapanina, yaşadığı deneyimler ve verdiği mücadele ile sadece kadınlara değil tüm havacılık tutkunlarına örnek oluyor.
- Judy Leden: Dünya Şampiyonu Glider Pilotu
Dünya Hang Gliding yükseklik rekorunu kıran İngiliz Glider Pilotu Judy Leden, 3 kez Dünya Şampiyonu olmuş ve alanında birçok başarıya imza atmaya devam ediyor.
- Elvan Odabaşı: Asuman Aşığı/Diyetisyen
Başarılı bir diyetisyen ve asuman aşığı Elvan Odabaşı, havacılık ve beslenme konularında deneyimlerini dinleyiciler ile paylaşacak.
- Semin Öztürk Şener: Türkiye’nin İlk Kadın Profesyonel Akrobasi Pilotu
Azmi ve tutkusuyla gençlere ilham kaynağı olan Semin Öztürk Şener, yurtiçi ve yurtdışındaki hava gösterilerinde ülkesini başarıyla temsil etmeye devam ediyor. Milli Akrobasi Pilotu deneyimlerini dinleyiciler ile paylaşacak.
- Berna Şen Şenol: Türkiye’nin İlk Kadın F16 Pilotu / Eğitimci
Kadınların asker olarak da başarıda sınır tanımadığını gösteren Türkiye’nin İlk Kadın F16 Pilotu Berna Şen Şenol, deneyimleri ile havacılık tarihimizde yerini anlatıyor.
- Rabia Gönül Sezer Yamanel: UPL Pilotu / Tıp Doktoru
Hem doktor, hem pilot, hem de uçak sahibi olan Rabia Gönül Sezer Yamanel de başarılı kadınlara örnek olduğu gibi bir çoklarına yol gösterici nitelikte.
Ve, bu anlamlı günde, sempozyuma katılan hanımlara “EFSANE UÇAKLARLA” uçuş şansı verilecek.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/31ntlK8
via IFTTT
Türk Hava Yolları, Namağlup Çeyrek Finalde! Türk Hava Yolları, Namağlup Çeyrek Finalde! Ülkemizi Avrupa’da temsil eden Türk Hava Yolları Spor Kulübü Kadın Voleybol Takımı, 2020 CEV Challenge Kupası 8’li Finaller ikinci maçında, bugün (4 Şubat 2020) TVF Burhan Felek Voleybol Salonu’nda Romanya temsilcisi C.S.M. Lugoj takımını 3-0 mağlup etti. Avrupa serüveninin ilk yılında Balkan Kupası’nı namağlup kazanarak yoluna devam eden Türk Hava Yolları, 2020 CEV Challenge Kupası 8’li Finaller birinci maçında deplasmanda 3-0 mağlup ettiği rakibi C.S.M. Lugoj ile turun ikinci maçında yeniden karşılaştı. Türk Hava Yolları rakibini 25-15, 25-12 ve 25-17’lik set skorlarıyla 3-0 mağlup etmeyi başararak adını 2020 CEV Challenge Kupası’nda Çeyrek Finale (Son 8 takım) yazdırdı. Maç sonu açıklamalarda bulunan Özge Kırdar: ”Karşılaşmaya çok iyi hazırlandık ve rakibimizi oynatmadık. Şampiyonaya adım adım gitmekte fayda görüyorum. Umarım turnuva sonunda da şampiyon oluruz” dedi Karşılaşmanın en skorer ismi Freya Aelbrecht ise, ”Maçtan önce bize verilen taktikler doğrultusunda oynadık ve kazandık. Takımdaki enerji çok iyiydi ve bir üst tura çıktığımız için de ayrıca mutluyuz.” ifadelerini kullandı Türk Hava Yolları’nın çeyrek finalde rakibi Avusturya temsilcisi Askö LINZ-STEG takımı olacak.
Türk Hava Yolları, Namağlup Çeyrek Finalde!
Ülkemizi Avrupa’da temsil eden Türk Hava Yolları Spor Kulübü Kadın Voleybol Takımı, 2020 CEV Challenge Kupası 8’li Finaller ikinci maçında, bugün (4 Şubat 2020) TVF Burhan Felek Voleybol Salonu’nda Romanya temsilcisi C.S.M. Lugoj takımını 3-0 mağlup etti.
Avrupa serüveninin ilk yılında Balkan Kupası’nı namağlup kazanarak yoluna devam eden Türk Hava Yolları, 2020 CEV Challenge Kupası 8’li Finaller birinci maçında deplasmanda 3-0 mağlup ettiği rakibi C.S.M. Lugoj ile turun ikinci maçında yeniden karşılaştı.
Türk Hava Yolları rakibini 25-15, 25-12 ve 25-17’lik set skorlarıyla 3-0 mağlup etmeyi başararak adını 2020 CEV Challenge Kupası’nda Çeyrek Finale (Son 8 takım) yazdırdı.
Maç sonu açıklamalarda bulunan Özge Kırdar: ”Karşılaşmaya çok iyi hazırlandık ve rakibimizi oynatmadık. Şampiyonaya adım adım gitmekte fayda görüyorum. Umarım turnuva sonunda da şampiyon oluruz” dedi
Karşılaşmanın en skorer ismi Freya Aelbrecht ise, ”Maçtan önce bize verilen taktikler doğrultusunda oynadık ve kazandık. Takımdaki enerji çok iyiydi ve bir üst tura çıktığımız için de ayrıca mutluyuz.” ifadelerini kullandı
Türk Hava Yolları’nın çeyrek finalde rakibi Avusturya temsilcisi Askö LINZ-STEG takımı olacak.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2Uq50le
via IFTTT
KADIN VE DÜNYA HAVACILIĞI SEMPOZYUMU
Türk Hava Yolları, Namağlup Çeyrek Finalde!
Turkish Cargo’da Organizasyon Değişikliği Turkish Cargo yaptığı yazılı duyuru ile iş ortaklarına organizasyon değişikliğini duyurdu. Değerli İş Ortaklarımız, Turkish Cargo Satış Başkan Yardımcılığı (Türkiye) görevine, daha önce Müşteri İlişkileri Başkan Yardımcılığı görevini başarıyla yürüten Sn. Ahmet KAYA getirilmiştir. Değerli iş ortaklığımızda ve mevcut iş yapış biçimlerinde herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Türkiye’nin global hava kargo markası Turkish Cargo olarak, müşterilerimize ve iş ortaklarımıza en iyi hizmeti sunmaya devam edeceğiz. Saygılarımızla
Turkish Cargo yaptığı yazılı duyuru ile iş ortaklarına organizasyon değişikliğini duyurdu.
Değerli İş Ortaklarımız,
Turkish Cargo Satış Başkan Yardımcılığı (Türkiye) görevine, daha önce Müşteri İlişkileri Başkan Yardımcılığı görevini başarıyla yürüten Sn. Ahmet KAYA getirilmiştir.
Değerli iş ortaklığımızda ve mevcut iş yapış biçimlerinde herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Türkiye’nin global hava kargo markası Turkish Cargo olarak, müşterilerimize ve iş ortaklarımıza en iyi hizmeti sunmaya devam edeceğiz.
Saygılarımızla
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2GWNL3f
via IFTTT
KUŞAK VE YOL PROJESİ TÜRKİYE ÜZERİNDEN AFRİKA’YA YAPILAN İHRACATI ARTIRACAK Kuşak ve Yol Projesi, 2013 yılından bu yana hem Türk lojistik sektörünün hem de UTİKAD’ın gündeminde önemli bir yer tutuyor. Yıllar içinde söz aldığımız hemen her platformda Bir Kuşak Bir Yol Projesi’nin ülkemiz için önemine dikkat çekmeye çalıştık. Çünkü bu projenin bir parçası olabilmenin ülkemizin dış ticareti ve lojistik sektörünün uluslararası aktarma merkezi olma hedefi açısından önemi büyüktür. Bilindiği üzere projede Çin ile Avrupa bağlantısı çoğunlukla Rusya üzerinden sağlanmaktadır. Ancak o hat üzerinde zaman içinde yoğun bir trafik oluşmuş bulunmaktadır; özellikle de varış terminallerinde trenlerin çok ciddi bekleme durumu söz konusudur. Bu sebeplerden dolayı Çin’in, bu operasyonun Türkiye üzerinden yapılıp yapılamayacağı noktasında bir arayış içinde olduğunu söylemek mümkündür. Bunun yapılabilirliği de geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen test treniyle de ortaya konmuş oldu. 15 Ekim 2019 tarihinde Çin’in Şian şehrinden yola çıkan yük treni 5 Kasım’da Kars’tan Türkiye’ye giriş yaptı. Yaklaşık 42 TIR’a eşdeğer elektronik ürün yükünü taşıyan China Railway Ekspress, toplam uzunluğu 820 metre olan 42 adet konteyner yüklü vagonla; 2 kıta, 10 ülke, 2 denizi aşarak, 12 günde 11 bin 483 kilometre yol kat etti. Bu taşıma ile Çin’den Avrupa’ya Demir İpek Yolu Orta Koridor ve Türkiye üzerinden yapılan ilk tren seferi düzenlenmiş ve ayrıca Marmaray tüp geçitten Avrupa yakasına geçen ilk uluslararası yük treni deneyimlenmiş oldu. Projenin Türkiye ekonomisini nasıl etkileyeceğine dair çok ciddi tartışmalar da yapılmaktadır. Piyasalarda “Kuşak-Yol, Çin malının Avrupa’ya Türkiye üzerinden ucuza gitmesine imkan vereceği için Türkiye Avrupa’daki rekabetçiliğinde zarara uğrayacak” endişesi yaşandığını da biliyoruz. Bu noktada “Kuşak ve Yol’un ekonomik ve kültürel açıdan ülkemize yapacağı olumlu ve olumsuz etkileri incelemek için DEİK tarafından “Türkiye’nin Kuşak ve Yol Girişimi’ndeki Konumlandırılması Raporu” hazırlanmıştır. Bu raporun sonucunda Kuşak ve Yol Projesi’nin ülkemize birçok anlamda yarar sağlayacağı ortaya konulmaktadır. Bir Kuşak Bir Yol Projesi öncelikle ekonomik olarak ülkemize büyük bir yatırım potansiyeli sağlamaktadır. Çin son zamanlarda klasik mal üretiminden yüksek teknolojili üretime geçiş yapmıştır ancak bunun yanında dünyada özellikle de Afrika’da klasik yöntemlerle üretilen ürünlere hala büyük ihtiyaç bulunmaktadır. Bu açıdan Çin, ülkemizi Afrika ve Güneydoğu Avrupa’ya yönelik bir üretim üssü olarak değerlendirmektedir. Rapordan çıkarılan tespitlerden birine göre Kuşak ve Yol, Türkiye’nin Afrika’ya yapacağı ihracatını da artıracaktır. Çin dünyanın değişik coğrafyalarına gerçekleştirdiği ihracatı artırırken, Afrika yüzde 3’lük oranıyla en az ihracat artışının yaşandığı kıta olmuştur. Tahminlerin tam tersine Afrika’ya olan ihracatın düşük olmasında Çin ile Afrika kültürlerinin uyuşmaması ve buna bağlı olarak Çin ürünlerine gösterilen direnç etkili olmuştur. Bu durum ise Türkiye’ye büyük bir potansiyel sunmaktadır. Projenin, lojistik sektörü özelinde de çok büyük avantajları bulunmaktadır. Güzergaha baktığımızda Türkiye ile Çin arasında Kafkasya bölgesi dikkat çekmektedir. Kafkasya, ülkemizin ihracatını artırmak istediği bir yer olup ancak şu ana kadar yalnızca karayoluyla ulaştığımız bir bölgedir. Karayolu da bilindiği üzere çok maliyetli bir süreçtir. Tren hatlarının çalışmaya başlamasıyla karşılıklı taşımaların artması ve navlunların düşmesi öngörülmektedir. UTİKAD olarak ülkemizin bu önemli projeden maksimum düzeyde yararlanabilmesi ve rekabetçi olabilmesine ilişkin görüş ve önerilerimizi de önümüzdeki dönemde kamu ile paylaşacağız. Bu noktada tüm hatların sinyalizasyon ve elektrifikasyonunun tamamlanması büyük önem arz etmektedir. Ayrıca yük trenlerinin İstanbul Boğaz geçişinin Marmaray ve/veya Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden demiryoluyla kesintisiz ve düzenli yapılmasının sağlanması, İpekyolu güzergahında yeterli sayıda ve hızlı işlem yapılabilen aktarma merkezlerinin oluşturulması ile limanlarımız, istasyonlarımız ve lojistik merkezlerimizin vagon ve yük aktarma operasyonlarına cevap verecek şekilde kurgulanması gerekmektedir. Karadeniz limanlarının kapasitelerinin artması ve konteyner gemi hatlarının güçlenmesiyle birlikte Karadeniz Hattı hem daha ucuz hem de yüksek adetler ile taşıma yapabilecektir. Böylece Rusya’dan geçen Kuzey Koridor ve Türkiye üzerinden geçecek Orta Koridor’a çok ciddi bir alternatif oluşturacaktır. Türkiye bu rekabeti aşabilmek için mutlaka kendi üzerinden geçen güzergahtaki transit hızını arttırmalı ve aktarma merkezlerindeki operasyon hızını ve servis kalitesini yükseltmelidir. Eğer İran üzerindeki ambargo kalkar ise BTK hattına ciddi bir rakip de İran üzerinden geçen Güney Koridoru olacaktır. Çok önemli bir kapasiteye sahip olacak bu koridor Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan yüklerinin Kazakistan üstünden daha uzun yoldan taşınması yerine, daha hızlı ve ucuz olan İran güzergahından taşınmasını sağlayacaktır. Türkiye ambargo nedeniyle henüz etkin olmayan bu hat için şimdiden hazırlıklı olmalı, Van geçişleri, İstanbul Boğaz/Marmara geçişleri hızlandırılmalı ve güçlendirilmelidir. Ayrıca bu hatlarla Türkiye’ye ulaşan Asya yüklerinin Samsun, Mersin, İskenderun, İzmir, Aliağa, Gemlik, İzmir ve İstanbul limanları üzerinden bölge ülkelerine aktarılması için gerek mevzuat gerekse altyapı hazırlıklarının yapılması gerekmektedir. Emre ELDENER UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı DTO Şubat 2020
Kuşak ve Yol Projesi, 2013 yılından bu yana hem Türk lojistik sektörünün hem de UTİKAD’ın gündeminde önemli bir yer tutuyor. Yıllar içinde söz aldığımız hemen her platformda Bir Kuşak Bir Yol Projesi’nin ülkemiz için önemine dikkat çekmeye çalıştık. Çünkü bu projenin bir parçası olabilmenin ülkemizin dış ticareti ve lojistik sektörünün uluslararası aktarma merkezi olma hedefi açısından önemi büyüktür.
Bilindiği üzere projede Çin ile Avrupa bağlantısı çoğunlukla Rusya üzerinden sağlanmaktadır. Ancak o hat üzerinde zaman içinde yoğun bir trafik oluşmuş bulunmaktadır; özellikle de varış terminallerinde trenlerin çok ciddi bekleme durumu söz konusudur. Bu sebeplerden dolayı Çin’in, bu operasyonun Türkiye üzerinden yapılıp yapılamayacağı noktasında bir arayış içinde olduğunu söylemek mümkündür. Bunun yapılabilirliği de geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen test treniyle de ortaya konmuş oldu. 15 Ekim 2019 tarihinde Çin’in Şian şehrinden yola çıkan yük treni 5 Kasım’da Kars’tan Türkiye’ye giriş yaptı. Yaklaşık 42 TIR’a eşdeğer elektronik ürün yükünü taşıyan China Railway Ekspress, toplam uzunluğu 820 metre olan 42 adet konteyner yüklü vagonla; 2 kıta, 10 ülke, 2 denizi aşarak, 12 günde 11 bin 483 kilometre yol kat etti. Bu taşıma ile Çin’den Avrupa’ya Demir İpek Yolu Orta Koridor ve Türkiye üzerinden yapılan ilk tren seferi düzenlenmiş ve ayrıca Marmaray tüp geçitten Avrupa yakasına geçen ilk uluslararası yük treni deneyimlenmiş oldu.
Projenin Türkiye ekonomisini nasıl etkileyeceğine dair çok ciddi tartışmalar da yapılmaktadır. Piyasalarda “Kuşak-Yol, Çin malının Avrupa’ya Türkiye üzerinden ucuza gitmesine imkan vereceği için Türkiye Avrupa’daki rekabetçiliğinde zarara uğrayacak” endişesi yaşandığını da biliyoruz. Bu noktada “Kuşak ve Yol’un ekonomik ve kültürel açıdan ülkemize yapacağı olumlu ve olumsuz etkileri incelemek için DEİK tarafından “Türkiye’nin Kuşak ve Yol Girişimi’ndeki Konumlandırılması Raporu” hazırlanmıştır. Bu raporun sonucunda Kuşak ve Yol Projesi’nin ülkemize birçok anlamda yarar sağlayacağı ortaya konulmaktadır.
Bir Kuşak Bir Yol Projesi öncelikle ekonomik olarak ülkemize büyük bir yatırım potansiyeli sağlamaktadır. Çin son zamanlarda klasik mal üretiminden yüksek teknolojili üretime geçiş yapmıştır ancak bunun yanında dünyada özellikle de Afrika’da klasik yöntemlerle üretilen ürünlere hala büyük ihtiyaç bulunmaktadır. Bu açıdan Çin, ülkemizi Afrika ve Güneydoğu Avrupa’ya yönelik bir üretim üssü olarak değerlendirmektedir.
Rapordan çıkarılan tespitlerden birine göre Kuşak ve Yol, Türkiye’nin Afrika’ya yapacağı ihracatını da artıracaktır. Çin dünyanın değişik coğrafyalarına gerçekleştirdiği ihracatı artırırken, Afrika yüzde 3’lük oranıyla en az ihracat artışının yaşandığı kıta olmuştur. Tahminlerin tam tersine Afrika’ya olan ihracatın düşük olmasında Çin ile Afrika kültürlerinin uyuşmaması ve buna bağlı olarak Çin ürünlerine gösterilen direnç etkili olmuştur. Bu durum ise Türkiye’ye büyük bir potansiyel sunmaktadır.
Projenin, lojistik sektörü özelinde de çok büyük avantajları bulunmaktadır. Güzergaha baktığımızda Türkiye ile Çin arasında Kafkasya bölgesi dikkat çekmektedir. Kafkasya, ülkemizin ihracatını artırmak istediği bir yer olup ancak şu ana kadar yalnızca karayoluyla ulaştığımız bir bölgedir. Karayolu da bilindiği üzere çok maliyetli bir süreçtir. Tren hatlarının çalışmaya başlamasıyla karşılıklı taşımaların artması ve navlunların düşmesi öngörülmektedir.
UTİKAD olarak ülkemizin bu önemli projeden maksimum düzeyde yararlanabilmesi ve rekabetçi olabilmesine ilişkin görüş ve önerilerimizi de önümüzdeki dönemde kamu ile paylaşacağız. Bu noktada tüm hatların sinyalizasyon ve elektrifikasyonunun tamamlanması büyük önem arz etmektedir. Ayrıca yük trenlerinin İstanbul Boğaz geçişinin Marmaray ve/veya Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden demiryoluyla kesintisiz ve düzenli yapılmasının sağlanması, İpekyolu güzergahında yeterli sayıda ve hızlı işlem yapılabilen aktarma merkezlerinin oluşturulması ile limanlarımız, istasyonlarımız ve lojistik merkezlerimizin vagon ve yük aktarma operasyonlarına cevap verecek şekilde kurgulanması gerekmektedir.
Karadeniz limanlarının kapasitelerinin artması ve konteyner gemi hatlarının güçlenmesiyle birlikte Karadeniz Hattı hem daha ucuz hem de yüksek adetler ile taşıma yapabilecektir. Böylece Rusya’dan geçen Kuzey Koridor ve Türkiye üzerinden geçecek Orta Koridor’a çok ciddi bir alternatif oluşturacaktır. Türkiye bu rekabeti aşabilmek için mutlaka kendi üzerinden geçen güzergahtaki transit hızını arttırmalı ve aktarma merkezlerindeki operasyon hızını ve servis kalitesini yükseltmelidir.
Eğer İran üzerindeki ambargo kalkar ise BTK hattına ciddi bir rakip de İran üzerinden geçen Güney Koridoru olacaktır. Çok önemli bir kapasiteye sahip olacak bu koridor Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan yüklerinin Kazakistan üstünden daha uzun yoldan taşınması yerine, daha hızlı ve ucuz olan İran güzergahından taşınmasını sağlayacaktır. Türkiye ambargo nedeniyle henüz etkin olmayan bu hat için şimdiden hazırlıklı olmalı, Van geçişleri, İstanbul Boğaz/Marmara geçişleri hızlandırılmalı ve güçlendirilmelidir. Ayrıca bu hatlarla Türkiye’ye ulaşan Asya yüklerinin Samsun, Mersin, İskenderun, İzmir, Aliağa, Gemlik, İzmir ve İstanbul limanları üzerinden bölge ülkelerine aktarılması için gerek mevzuat gerekse altyapı hazırlıklarının yapılması gerekmektedir.
Emre ELDENER
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı
DTO Şubat 2020
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/31rGjGL
via IFTTT